Davalı cevap dilekçesinde; sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı talep ve dava hakkının 1 yıllık zamanaşımı süresine tabi olup, bu sürenin dolmuş olduğunu, davacı tarafın kalan satış bedelini ödemediği için tapuda devir işlemini gerçekleştirmediğini, davacı tarafça ödenen 12.000 TL'nin kaparo olarak ödendiğini ve hiçbir sebep göstermeksizin sözleşmeden vazgeçen davacının bu bedeli talep etme hakkı bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kabulü ile; 12.000,00 TL alacağın 06.11.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hükmün davalı tarafça temyizi üzerine Dairemizin 26.05.2015 tarih ve 2014/17191 Esas-2015/9544 Karar sayılı ilamı ile ".....Taraflar arasında yürütülen harici taşınmaz satımına dayalı sebebsiz zenginleşme davasında davalı taraf süresinde sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile zamanaşımı definde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hüküm, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Emlakçı olan sanıklar ... ve ...’in katılanlarla ev satışı konusunda anlaşıp kaparo olarak 25.000 TL almalarına rağmen satışı bir türlü gerçekleştirmedikleri ve parayı iade etmedikleri iddia edilen olayda; sanık ...’ın kaparo olarak aldıkları bedelin bir kısmını mal sahibi olan ...’e verdiğini ancak evi satmaktan vazgeçtiği halde parayı iade etmediğini belirtmesi ve soruşturma aşamasında beyanı alınan ...,...,... ve ...’nin beyanlarının dosya kapsamında önemli olduğunun anlaşılması karşısında, gerçeğin hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi açısından; sanığın tanığa parayı hangi bankadan ne zaman gönderdiği, sanığa satımdan vazgeçildikten sonra geri ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılıp ...,...,..., ve ...’nin tanık sıfatıyla beyanları...
Somut olayda;davacı ile davalı arasında 04.04.2011 tarihli “gayrimenkul satış sözleşmesi” imzalandığı ve aynı zamanda satın alınacak dava konusu taşınmazın gösterildiği,dava konusu taşınmazın 115.000,00 TL. bedelle satışı ve %3 komisyon bedeli ödenmesi hususunda anlaşıldığı, davalının 2.000,00 TL kaparo ödediği, sözleşmede kredi çıkmadığı takdirde kaparo bedeli olan 2000,00 TL.nin iade edileceğinin kararlaştırıldığı, 18.04.2011 tarihinde de davalının,ödediği 2.000,00 TL kaparo bedelini geri aldığı,bilahare taşınmazı 26.04.2011 tarihinde satın aldığı anlaşılmıştır. BK 404. maddesinde belirtildiği üzere, tellallık bir akittir ki, onunla tellal ücret mukabilinde bir akdin yapılması imkanını hazırlamayı veya akdin icrasına tavassut etmeyi üstlenir. BK' nun 405. maddesi gereğince de yaptığı hazırlık veya icra eylediği tavassut akdin icrasına müncer olunca da tellal ücrete müstahak olur....
Mahkemece, davalının ... plaklı traktörün satışı için 16/06/2009 tarihinde vekaketname verdiği, dolayısıyla davacının edimini yerine getirmediği iddiasının ise uzunca bir süre sonra traktörün satışı için vekaletname vermesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de,bizzat davacının mahkemeye gönderdiği 13.3.2013 tarihli yazıda,traktörün fatura edilmediği ve tescil işleminin yapılmadığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki hukuki ilişki harici araç alım satımından kaynaklanmaktadır.Satış, 2918 sayılı yasanın 20/d maddesine göre resmi şekilde yapılmadığından geçersizdir. Geçersiz satışlarda herkes aldığını sebepsiz iktisap kurallarına göre iade ile mükelleftir. Bu nedenle davacı satış parasını değil ancak verdiği aracın iadesini isteyebilir. Mahkemenin kabul şekli geçersiz sözleşmeyi geçerli hale getireceğinden karar az yukarıda açıklanan yasa hükümlerine aykırı olup, hükmün açıklanan nedenle bozulması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava konusu taşınmaz davalı şirket adına kayıtlıdır. Davacı, harici sözleşme ile davalıdan taşınmaz satın aldığını,ancak taşınmazın tapuda devrinin verilmediğini ileri sürerek ödediği kaparo bedelinin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....
No:2/2 Sarıyer-lstanbul adresinde bulunan ve 107 palla, 706 ada, 61 parsel sayılı ve 107 pafta 531 ada 4 ve 5 parsel sayısında kayıtlı taşınmazların satışı konusunda hissedarlar ve vekilleri ile 02.05.2008 tarihinde satış anlaşması imzalandığını, bu anlaşmaya istinaden, gayrimenkullerin borçlarının ödenmesi için kaparo mahiyetinde müvekkili tarafından 05.05.2008 tarihli makbuz ile davalıya 50.000.USD elden nakit olarak verildiğini, ancak daha sonra hissedarlar tarafından gerekli işlemlerin yapılarak gayrimenkullerin satışa hazır hale getirilerek müvekkilime satış yapılması yerine hissedarlar satıştan vazgeçerek tapuya satış için gelmediklerini, akabinde müvekkilim tüm hissedarları müteaddit defalar satış için çağırmış ancak hissedarlar buna yanaşmayarak satışı yapmadıklarını, müvekkilin da bahsi geçen ödeme ile birlikte sözleşme gereği talep hakkı olan diğer ödemelerin de kendisine yapılmasını talep etmiş , ancak davalı yapılan ödemeye ve diğer ödemelere ilişkin olarak müvekkiline ödeme...
a ait taşınmazın satın alınması konusunda anlaşarak davalıya 10.000 TL Kaparo ödediğini ancak taşınmazın başkasına satıldığını ödediği kaporanın tahsili için başlattığı icra takibine de davalının itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, taşınmazı kayınpederi adına sattığını, pasif dava ehliyetinin olmadığını, para da almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dışı ... ...'a ait aşınmazı onu temsilen damadı olan davalıdan satın alarak 10.000 TL Kaparo verdiği halde, taşınmazın üçüncü kişiye satışı nedeniyle ödediği kaporanın tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı husumet itirazında bulunmuştur. Dava dışı ... ...'...
Somut olayda; davacı ile davalının 01.02 .2012 tarihli harici alım-satım sözleşmesi ile, davalıya ait aracın 61.000 TL'ye davacıya satışı konusunda sözleşme yapıldığı, davacının davalıya 8.000 TL peşinat verdiği, sözleşmeden davacının cayması halinde davacının harici satım sözleşmesinin 4. maddesi uyarınca kaporadan hiç bir hak talep edemeyeceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır . Kartal 2. İcra Dairesinin 2012/4729 sayılı takip dosyası incelendiğinde, davacı tarafça davalı aleyhine yukarıda incelenen sözleşme gereğince ödenmiş olan 8.000 TL kaparo bedelinin tahsili için takipte bulunulduğu ve davalının yasal sürede borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğu saptanmıştır. Taraflar arasında imzalanan 01.02.2012 tarihli araç alım satımına ilişkin sözleşme KTK'nun 20/d md gereğince; noterde yapılmaması nedeniyle geçersizdir. Taraflar arasında 8.000 TL peşinat bedelinin ödendiği noktasında uyuşmazlık bulunmamaktadır....
'na ait taşınmazın, diğer davalı (aracı) ile yaptıkları “ Alım – Satım Aracılık Sözleşmesi “ gereğince 182.000 TL ye satılması konusunda harici sözleşme ile anlaştıkları, davacının 3.000 TL Kaparo verdiği, tanık beyanına göre binanın yapım aşamasında ruhsat ile ilgili problemin olması nedeniyle davacının kredi alamaması sonucunda satım akdinin gerçekleşmediği, sözleşmenin 4.maddesinde ise satım işleminden vazgeçen tarafın 10.000 TL cezai şart (cayma akçesi) ödeyeceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Davada, harici satım akdine dayalı olarak ödenen bedelin iadesi ve sözleşme gereğince cezai şartın tahsili talep edilmektedir. Taşınmaz satış sözleşmesinin devri M.K.'nun 705, BK.'nın 213. (TBK nın 237.), Tapu Kanununun 26., Noterlik Kanununun 60.maddesi ve HGK.nın 15.11.2000 tarih, 2000/13-1612 Esas, 2000/1704 Karar sayılı kararı gereğince resmi şekilde yapılmadıkça geçerli değildir....
Davalının sunduğu taşınmaz alım sözleşmesinde davacının taraf olmadığı,davacının babası Murat Yıldız ve davalı şirket arasında düzenlendiği,dolayısıyla davanın tarafları arasında yazılı sözleşme bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle davacı ve davalı şirket arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı,ancak davacının davalıya Ataşehir'deki daire alım bedeli olarak toplamda 50.000 TL gönderildiği açıklığa kavuşmuştur. Bu durumda taraflar arasında hiç yazılı sözleşme olmadığı kabul edilmeli ve taşınmaz satışı nedeniyle yapılan sözlü anlaşma sonrası taşınmazın resmi olarak davalıya tapuda satış işleminin gerçekleştirilmediği gözetilerek,resmi şekilde yapılmayan taşınmaz satışı nedeniyle davalının sebepsiz zenginleştiği değerlendirilmelidir. Davalı tarafça komisyon bedeli yada cezai şart talebi de yerinde değildir.Davalının istinaf talebinin reddi gerekir....