Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacı, harici sözleşme ile davalıdan taşınmaz satın aldığını, ancak taşınmazın tapuda devrinin verilmediğini ileri sürerek ödediği kaparo bedelinin iadesi ile cezai şart bedelinin tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece dava, sözleşme geçersiz kabul edilerek sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan uyuşmazlık olarak nitelendirilip, buna göre uygulama yapılmıştır. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. Her ne kadar, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulunun 20.12.2016 tarih, 2016/48675 Esas, 2016/48566 Karar sayılı ilamı ile dosya Dairemize gönderilmiş ise de, maddi hatanın giderilerek görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

    K A R A R Davacı, davalıdan harici sözleşme ile daire satın aldığını ve karşılığında 10.000 TL kaparo verdiğini, tapuda devir yapılmadığını ileri sürerek ödediği 10.000 TL’nin tahsilini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce; “ Davalı’ 19.2.2010 tarihli dilekçesinde dairenin satış bedeli olarak 10.000 TL kaparo bedelini davacıdan aldığını kabul ettiğine göre bu parayı dava dışı şirket yetkilisi olarak şirket adına aldığını ispat yükü davalıdadır. Davalı, bu savunmasını ispatlayamamıştır. Davanın kabulü gerekirken, yazılı şekilde husumetten reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.^” gerekçesiyle bozulmuştur....

      e satışı için kızı ve vekili olan diğer davalı ... ile 18.03.2008 tarihli harici bir sözleşme yaptıklarını, sözleşme uyarınca 10.000,00 TL kaparo aldığını, kalan miktar için de 17.04.2008 ve 01.09.2008 tarihli iki adet bonoyu davalı ...'nın babasına vekaleten imzalayıp kendisine verdiğini, resmi temlik işleminin 16.04.2008 tarihinde tapuda gerçekleştirildiğini, bu aşamada da davalı ...'nın babası adına vekil sıfatıyla hareket ettiğini, ancak 01.09.2008 tarihli ve 30.500 EURO bedelli bono bedelinin vadesinde ödenmediğini, tahsili için ihtiyati haciz kararı alınmış ise de borçlu asil ...'...

        Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesi ile; taraflar arasında 13.10.2010 tarihli taşınmaz satış sözleşmesi yapıldığını, süresi içinde, davalı, sözleşmenin 3.ncü maddesinde yer alan edimlerini yerine getirmediğinden sözleşmenin feshedildiğini; sözleşmenin feshedilmiş olması nedeniyle, ödenen 2000 TL kaparo parasının ve sözleşmenin 6.maddesinde öngörülen ceza-i şart bedelinin (100.000 TL'nin) faziyle tahsili gerektiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hak saklı kalmak üzere, cezai şart tazminatı olarak 20.000 TL'nin ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre 2.000 TL'nin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; resmi şekilde yapılmayan sözleşme geçersiz olduğundan, cezai şartın da geçersiz olduğunu; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, "...Davacının dayandığı 13.10.2010 tarihli harici satış...

          İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; " ... davalı taraf her ne kadar davaya konu bedeli dava dışı Ümit'e davacıya ödemesi için verdiğini beyan etmiş ise de bu savunma yönüyle dava dışı kişi ile davalı arasında ayrı bir dava konusu olabileceği ve davacının kendisine 20.000,00 TL yi ödemediğini kabul ettiği anlaşılmakla; taraflar arasında taşınmaz satışı resmi şekilde yapılmadığından geçerli bir sözleşme bulunmadığı, bu sebeple taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme kuralları gereğince her zaman geri isteyebileceği, taşınmaz satışı için 20.000,00 TL kaporanın davalıya gönderildiğinin banka dekontu ile sabit olduğu ve davacı tarafından 20.000,00- TL'nin ödenmesi için Küçükçekmece 2. İcra Müdürlüğünün 2017/6098 esas sayılı dosyasıyla takip başlattığı, davalının borçlu olduğunu ve miktarını bildiği halde takibe itiraz ettiğinden davanın kabulü ile davalının Küçükçekmece 2....

          KARAR Davacı, davalı ile bir adet daire alımı hususunda harici sözleşme yaptıklarını, 1.000,00 YTl kaparo verdiğini, kredi başvurusu yaptığını kredisinin çıktığını, bu aşamada davalının taşınmazın satışından vazgeçmesine rağmen aldığı kaparoyu iade etmediğini ileri sürerek, kaparo cezai şart ve komisyon bedeli toplamı 18.400,00 YTLnin tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı 4.9.2005 tarihli alım-satım komisyon sözleşmesi gereğince satıcıya ödemek zorunda kaldığı kaparo, cezai şart ve komisyon ücreti için eldeki davayı açmıştır....

            Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin kaparo alarak aldığı paranın sadece 5.000,00- TL olup diğer 10.000,00- TL'nin borç olarak alınıp geri ödendiğini, kaparo olarak alınan paranın ise davacı satım sözleşmesini ifa etmediği için iade edilmediğini belirterek davanın reddini istemiştir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2019 NUMARASI : 2019/46 ESAS-2019/269 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Harici Taşınmaz Satış Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Niğde 2....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hüküm, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Emlakçı olan sanıklar ... ve ...’in katılanlarla ev satışı konusunda anlaşıp kaparo olarak 25.000 TL almalarına rağmen satışı bir türlü gerçekleştirmedikleri ve parayı iade etmedikleri iddia edilen olayda; sanık ...’ın kaparo olarak aldıkları bedelin bir kısmını mal sahibi olan ...’e verdiğini ancak evi satmaktan vazgeçtiği halde parayı iade etmediğini belirtmesi ve soruşturma aşamasında beyanı alınan ...,...,... ve ...’nin beyanlarının dosya kapsamında önemli olduğunun anlaşılması karşısında, gerçeğin hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi açısından; sanığın tanığa parayı hangi bankadan ne zaman gönderdiği, sanığa satımdan vazgeçildikten sonra geri ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılıp ...,...,..., ve ...’nin tanık sıfatıyla beyanları...

              Somut olayda;davacı ile davalı arasında 04.04.2011 tarihli “gayrimenkul satış sözleşmesi” imzalandığı ve aynı zamanda satın alınacak dava konusu taşınmazın gösterildiği,dava konusu taşınmazın 115.000,00 TL. bedelle satışı ve %3 komisyon bedeli ödenmesi hususunda anlaşıldığı, davalının 2.000,00 TL kaparo ödediği, sözleşmede kredi çıkmadığı takdirde kaparo bedeli olan 2000,00 TL.nin iade edileceğinin kararlaştırıldığı, 18.04.2011 tarihinde de davalının,ödediği 2.000,00 TL kaparo bedelini geri aldığı,bilahare taşınmazı 26.04.2011 tarihinde satın aldığı anlaşılmıştır. BK 404. maddesinde belirtildiği üzere, tellallık bir akittir ki, onunla tellal ücret mukabilinde bir akdin yapılması imkanını hazırlamayı veya akdin icrasına tavassut etmeyi üstlenir. BK' nun 405. maddesi gereğince de yaptığı hazırlık veya icra eylediği tavassut akdin icrasına müncer olunca da tellal ücrete müstahak olur....

                UYAP Entegrasyonu