WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

e" ait olduğu, davacının çekin haksız olarak elinden çıktığını kanıtlayamadığı gerekçesiyle menfi tespit ve istirdat davalarının reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davacı tarafından açılan ve birleşen menfi tespit ve istirdat davası yönünden ise; davacı dava dilekçesinde "diğer yasal deliller" diyerek delillerini bildirdiğine göre mahkemece ispat yükü üzerinde bulunan davacıya yemin delilini kullanıp kullanmayacağı sorulup hatırlatılmak suretiyle sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda bononun taşınmaz satışı için verildiği ancak taşınmaz üzerinde hacizler konulduğu anlaşıldığından davalının taşınmazı almak için zorlanamayacağı, bu nedenle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davanın davacıları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle, tapulu yerlerin harici satışının geçersiz olup herkesin aldığını, iade ile yükümlü olmasına göre davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 02.07.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      ESAS SAYILI DOSYASI ASIL DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) BİRLEŞEN DAVA : İstirdat(Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/02/2022 KARAR TARİHİ : 04/07/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit ve İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından takibe konu olan borcun kaynağını teşkil eden senedin müvekkili ile alacaklı arasında imzalanan ... nolu, ... tarihli eser sözleşmesine karşılık teminat olarak verildiğini, davalının eser verilmemesine rağmen kötüniyetle teminat senedini takibe koyduğunu, müvekkilinin işbu senede istinaden icra takibi yapıldıktan sonra danıştığı kişilerden senet olduğu için ödemesi gerektiği yönünde cevap aldığını, bu sebeple hiçbir zaman verilmeyen bir eser ile müvekkilinin borçlandırıldığını ve yıllardır maaşından kesinti yapıldığını, müvekkilinin sözleşmede belirlenen 80m x 80m alanın...

        Dosya kapsamı itibariyle dava konusu satış sözleşmesinin konusu olan taşınmazın tapulu taşınmaz olup olmadığına dair tapu kaydının tüm tedavülleri içerir şekilde dosya içinde bulunmadığı görülmüştür. Tapusuz taşınmazların harici satışı menkul satışı hükmünde olması itibariyle taşınmazın zilyetliğinin de devri halinde harici satış sözleşmeleri geçerli ise de, tapulu bir taşınmaz malın mülkiyetinin başkasına devri ya da devir vaadini öngören sözleşmelerin geçerli sayılması, Borçlar Kanunu 213, Tapu Kanunu 26, Noterlik Kanunu 60 ve Türk Medeni Kanunu’nun 706. maddeleri uyarınca resmi şekilde yapılmasına bağlıdır. Burada öngörülen şekil, sözleşmenin geçerlik koşulu olup, kamu düzenine ilişkindir ve doğrudan gözönünde tutulur. O halde harici satış sözleşmesinin konusu olan taşınmazın satış tarihi olan 26.10.2003 tarihi itibariyle tapulu olup olmadığı kesin olarak anlaşılamadığından, mahkemece öncelikle bu hususta araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmelidir....

          Maddesi uyarınca açılan mefi tespit istemine ilişkindir. Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir (m.72/6); yani menfi tespit davası (kendiliğinden) istirdat davasına dönüşür; bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder (Kuru, Baki: İstinaf Sistemine Göre Yazılmış İcra ve İflâs Hukuku, Ankara, 2017, s. 146)....

          O ...de mahkemece; davacının ....500 TL'nin tahsili talebi yönünden davanın HMK'nun 115/....maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken yukarıdaki şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. ...-) İİK'nun 72/.... maddesi gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış, veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir. ''Bu durumda borçlunun menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek devam edilmesi için bir talepte bulunmasına gerek yoktur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) SAYISI : 2022/244 Esas, 2023/236 Karar HÜKÜM : Menfi tespit talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığı, istirdat talebinin kabulü Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda Mahkemece davanın menfi tespit talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, istirdat talebinin kabulüne karar verilmiştir....

              Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233). Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir (m.72/6); yani menfi tespit davası (kendiliğinden) istirdat davasına dönüşür; bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder (Kuru, Baki: İstinaf Sistemine Göre Yazılmış İcra ve İflâs Hukuku Ders Kitabı, Ankara, 2017, s. 146)....

                DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, menfi tespit talebine ilişkindir. Davacılar vekili, Konya 6. İcra Müdürlüğünün 2011/4717 esas sayılı dosyasında davacıların davalıya borçlu olmadıkları iddiasıyla menfi tespit talebinde bulunmuş, davalı ise davacıların kendisine ait kredi kartını kullandıkları için alacaklı olduğunu savunmuştur. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm red edilen kısım yönünden davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, bonodan kaynaklı icra takibine karşı menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı taraf takibe dayanak kambiyo senedinde borçlu olarak Akif Ergün'ün bulunduğunu, senedi davalıya vermediğini, kimseye kefil de olmadığını, kambiyo senedindeki imzanın da kendisine ait olmadığını ileri sürerek menfi tespit sonrasında istirdat talebinde bulunmuş, davalı taraf davanın reddine karar verilmesini savunmuş, mahkemece alınan rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu