Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile aralarındaki taşınmaz alım-satımına dair harici sözleşme gereği davalıya verilen kaparo bedelinin iadesi amacıyla davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu belirterek davalının icra dosyasına bildirdiği itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; davanın yasal süre içerisinde açılmadığını belirterek zamanaşımı itirazında bulunmuş, esas yönden ise, taraflar arasında herhangi bir alım satım ilişkisi bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....

    Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında irsen intikal, taksim, pay satışı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak birlikte, davacı ... tarafından ayrıca aynı çalışma alanında bulunan başka bir tespit harici bölüm hakkında ise irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak müstakilen tescil istemiyle dava açılmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda; asıl ve birleşen davaların kabulüne, asıl dosya içinde bulunan fen bilirkişisi İbrahim Uzuner'in ....08.2014 tarihli rapor ve ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen ....423,88 metrekarelik bölümün ... hisse kabul edilerek ... hissesinin davacı ... adına, ... hissesinin davacı ... adına tesciline, birleşen dosya içinde bulunan fen bilirkişisi İbrahim Uzuner'in ....08.2014 tarihli rapor ve ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen ....735,... metrekarelik bölümün ise davacı ......

      Davalı vekili davacılar ile taşınmaz alımı için protokol yapıldığını, bononun davacılara ödenen para karşılığı düzenlenip müvekkiline verildiğini, taşınmaz üzerinde davacıların borcu nedeniyle hacizler bulunduğundan taşınmaz alımından vazgeçildiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda bononun taşınmaz satışı için verildiği ancak taşınmaz üzerinde hacizler konulduğu anlaşıldığından davalının taşınmazı almak için zorlanamayacağı, bu nedenle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davanın davacıları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle, tapulu yerlerin harici satışının geçersiz olup herkesin aldığını, iade ile yükümlü olmasına göre davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 02.07.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Sanık hakkında; TCK'nun 157/1, 62/1, 52/2, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, "araba.com " isimli internet sitesinde......adına araç satışı için ilan verdiği, yapılan telefon görüşmesi sonucunda katılan ile anlaştığı ve verdiği banka hesap numarasına kaparo olarak 500 TL para gönderilmesini sağlayarak atılı suçu işlediğinin iddia olunması karşısında; eylemin 5237 sayılı TCK'nın 158/1-f maddesinde düzenlenen bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilip görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın, www.sahibinden.com isimli internet sitesinde play station cihazının satışı için ilan verdiği, müştekinin internetteki ilanı görüp sanığı telefonla aradığı, müşteki ile sanığın cihazın 330 TL bedelle satılması konusunda anlaştıkları, sanığın müştekiden kaparo istediği, müştekinin 140 TL kaparoyu sanığın banka hesabına yatırdığı, ancak sanığın suça konu cihazı müştekiye göndermeyerek üzerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunması karşısında; eylemin suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 158/1-f maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın emlakçılık yaptığı sırada dava konusu 1805 parsel sayılı taşınmazı parselasyon yaparak katılanlara harici satış sözleşmeleri ile sattığı, kaparo olarak bir kısım parayı peşin aldığı, geri kalan kısmını tapu devri sırasında verileceği konusunda anlaşmalar yaptığı, sanığın taşınmazları devredemediği gibi aldığı kaporaları da iade etmediği, bu şekilde katılanlara karşı ayrı ayrı nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda; Sanığın, mülk sahipleri arasındaki hukuki sorunlar nedeniyle taşınmazların devrini yapamadığını savunması karşısında; söz konusu gayrimenkul üzerinde tasarruf yetkisi olmadığı anlaşılan sanığın savunmasının doğruluğunun tespiti bakımından, öncelikle suç tarihi itibariyle tapu kaydında malik olarak isimleri olan şahısların mahkemeye celp edilerek, dinlenilmek suretiyle gayrimenkulü sanığa satıp satmadıkları veya aralarında...

              isimli şahsa satmaya karar verdik hatta bu şahıstan 1000euro Kaparo aldık. Ağabeyim ...’in yanına giderek tapu ile ilgili gerekli evrakları aldı geldi. Gerekli işlemleri yapması için ... verdi. ... tapuya gitti. Davalı ... Ağabeyimi yanına çağırarak taşınmazı aynı fiyata alacağını söyledi hatta ... alınan Kaparo nedeniyle 5.Milyar TL verdi. Sıkıntılı da olsa durumu ... vasıtasıyla ... izah ettik...” şeklinde beyanda bulunmuştur. Davalı başından beri savunmasında; inançlı işlemi kabul etmekle beraber sonrasında satış işleminin gerçekleştiğini savunmuştur....

                Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasında 07/10/2020 tarihinde E200D FL Edition 1 Exclusive model Mercedes marka araç için 864.000,00TL bedelli sözleşme imzalandığı, davacı tarafından sözleşme gereği 40.000,00TL kaparo bedeli davalı satıcıya ödendiği, aracın teslim tarihinde davalı şirketin aracın fiyatını artırması üzerine fahiş fiyat farkından kaynaklı davacının siparişi iptal ettiği, davacı siparişin iptali sebebiyle 28/12/2020 tarihinde kaparo parasının iadesini istediği ancak 40.000,00 TL iade edilmesi gerekirken 25.000,00 TL iade edildiğinden kalan 15.000,00 TL'lik miktarın tarafına iadesi için mahkememize dava açıldığı anlaşılmıştır....

                Şti. arasındaki sözleşmesel ilişki ve hukuki ihtilaf olduğunu, davacı ile müvekkil şirket arasındaki sözleşmesel ilişkinin dayanağı ihale ve ihale sürecinde davacı'nın kusuru ve tasfiye heyeti tarafından verilen kararların yanlış anlaşılması nedeniyle ihtilaf yaşandığını, ihale sürecinde yaşanan ilk problem kaparo tarihinin ihale ilkelerine uygun bir şekilde belirlenmemesinden kaynaklandığını, davacı tarafından, sadece ticari nitelikli taşınmazlara ilişkin ödenmesi gereken meblağ müvekkili şirket'e ödendiğini, konut nitelikli taşınmazların satışı için yeterli kaparo müvekkili şirket'e gönderilmediğini, davacı ile müvekkili şirket arasında sözleşme'ye göre belirlenen kaparo bedeli yatırma süresi, ihale şartnamesindeki eksiklik nedeniyle hatalı olarak kararlaştırıldığını, davacı tarafa ihtarname gönderilerek, kendisine bedel iadesi gerçekleştirilebileceği belirtildiğini, ihtarnamenin cevapsız bırakıldığını beyan ederek dava konusu taşınmazların dava tarihindeki değerlerinin tespit edilerek...

                  Davacı senetlerin aldığı borç karşılığı verildiğini ve borcunu ödediğini, senetlerin karşılıksız kaldığını iddia etmekte, davalı ise davacıya sattığı 09 NY 122 plakalı aracın harici satışı için düzenlendiğini savunmaktadır. “kural olarak davacı senedin karşılıksız kaldığını kanıtlamakla yükümlüdür. Davacı ibraz ettiği delillerle iddiasının kanıtlayamamıştır. Ne var ki, davalı(alacaklı) senedin trafiğe tescilli aracın harici satışı nedeniyle kendisine verildiğini ikrar etmiştir. Trafiğe tescilli araçların satışı 2918 sayılı yasanın 20/d maddesi gereğince resmi şekrilde yapılması zorunludur. Bu şekil şartı ispat koşulu olmayıp, geçerli koşulu olduğundan mahkemece resen gözetilmelidir. Şekil şartına uyulmadan yapılan sözleşme taraflar leh ve aleyhine sonuç doğurmaz. Taraflar ancak verdiklerinin iadesini isteyebilir. Bu bağlamda harici araç satış bedeli için verildiği davalı tarafça ikrar edilen bu senede dayalı olarak davalı talepte bulunamaz....

                    UYAP Entegrasyonu