Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında 06.02.2013 tarihli satış sözleşmesi başlıklı sözleşme akdedildiğini, sözleşmedeki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığını, sözleşmenin feshi ve kaporanın teminatı olarak verilen, takip konusu yapılan 20.000 USD. bedelli senedin iadesi için davalı şirkete ihtarname keşide edildiğini, ancak iade olunmadığını ileri sürerek davacıların borçlu olmadıklarının tespitine, %40'tan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesi talep ve dava etmiştir....

    Mal bedeli tahsil edildiğine göre malın fatura satış bedeli üzerinden hüküm kurulması gerekirken, satıma konu malın güncel rayiç değerine göre hüküm oluşturulması doğru görülmemiştir. Zira bir taraf malı kullandığı ve bundan yarar sağladığı gibi,diğer tarafta satıma konu malın bedeli olan parayı kullandığından mal bedelsiz para faizsiz ilkesinin gözetilmesi gerekir. Davalı mal bedelini tahsil ettiğine göre, birlikte ifa kuralı gereğince malın davacıya iadesine ve faizin malın iadesi tarihinden itibaren yürütülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir. Söz konusu malın satış bedeli 4.999,50 TL' dir. Malın gizli ayıplı olduğu sabit olup, bu durumda ayıplı malın ve fatura konusu malın bedelinin mal faizsiz olarak iadesi istenebilir. Ancak mal iade edildiği tarihten itibaren malın bedeli ödenmediği takdirde faiz isteminde bulunulabilir....

      Davalılar vekili, yapılan taksim ve harici satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmadığını, dolayısıyla geçersiz olduğunu belirterek davanın reddini savumuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazın tarafların ortak miras bırakanından kaldığı, muristen kalan taşınmazların daha önce tüm mirasçıların katılımıyla paylaşıldığı, paylaşım doğrultusunda 20.10.2005 tarihinde taksim ve satış sözleşmesi yapıldığı, sözleşmeye göre davalıların yakın mirasbırakanı ... adına kayıtlı payın davacıya devredilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, ... parselde ... adına kayıtlı 1/5 payın iptaliyle davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmaza ilişkin yapılan harici taksim ve satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

        İcra Müdürlüğü'nün 21017/5227 Esas sayılı dosyasında yapılan takip nedeni ile borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptali ve ipotek sözleşmesinin geçersizliği nedeni ile ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/58 KARAR NO : 2023/50 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 19/09/02022 (Ara Karar) NUMARASI : 2022/96 Esas, DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sırasında; mahkemece 19/09/2022 tarihli ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin itirazı neticesinde 25/10/2022 tarihli ara karar ile itirazın reddine karar verildiği, karara karşı ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ................ Tük. Mal. Mob. İnş. Taah. Gıd. Mad. Ve Pet. Ür. İth. İhr. San ve Tic. Ltd. Şti yetkilisi olan .................'...

          Mahkemece, satışa konu taşınmaz tapuda kayıtlı olmayıp, tapusuz taşınmazların haricen satışının geçerli olduğu, taraflar arasında düzenlenen satış sözleşmesindeki satıcının bu yerden feragat ettiğine ilişkin beyanının zilyetliğin devri anlamına geldiği, taraflar arasındaki harici satış sözleşmesinin geçerli olduğu, bu nedenle satış bedelinin geri verilmesinin istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş;hüküm,,davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında taşınmaz satışı hususunda 12.4.2009 tarihinde harici sözleşme düzenlendiği çekişmesizdir....

            Tüm dosya kapsamından; taraflar arasında tapuda kayıtlı taşınmazın satışına ilişkin haricen sözleşme düzenlenmiş olup anılan sözleşme kapsamında davacı alıcı tarafından davalı satıcıya taşınmazın kredisinin kapatılması amacıyla 55.000 TL nin banka havalesi yoluyla gönderildiği, sonrasında davacı tarafça ödenen bedelin iadesi amacıyla eldeki dava açılmış olup, resmi şekilde yapılmayan tapulu taşınmazların harici satım sözleşmelerinin geçersiz olduğu ve bu durumda taraflarca geçersiz sözleşmeye dayanılarak menfi ve müspet zararın talep edilemeyip sadece, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak birbirlerine verdiklerinin talep edilebileceğinden, mahkemece davanın kabulü kararı yerinde olduğu gibi takibe konu alacak likit nitelikte olduğundan icra inkar tazminatına da hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

            Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; açılan davada alacak miktarının belli olması sebebiyle kısmı alacak olarak açılan davanın usulden reddi gerektiğini dava konusu 539786 tesisatta 06/04/2015 tarihinde yapılan kontrolde harici hat çekmek suretiyle kaçak elektrik kullanımının tespit edildiğini, tutanaktaki hesaplamanın zabıt tarihinde yürürlükte olan yönetmelik çerçevesinde 180 günlük kaçak ek tahakkuku yapılarak hesaplandığını ve 13.695,40 TL ve kaçak bedeli 8.725,10 kaçak ek tahakkuku olmak üzere toplam 22.420,50 TL bedel tahakkuk ettirildiğini, sayaç harici hat üzerinde yapılan hesaplamalarda 0,6 diversite kat sayısının dikkate alınmadığını ayrıca 539786 nolu tesisatta davacı adına abonelik sözleşmesinin 01/07/2015 tarihinde feshedildiğini, sözleşme iptalinden sonra 05/08/2015 tarihinde yapılan kontrolde abonelik sözleşmesi olmadan enerji kullanımı yapıldığı tespit edildiği için kaçak kullanım bildirimi ile 3.139,80 bedel tahakkuk ettirildiğini davacının ödemelerini yaparken...

            marka 70 KVA otomatik kabinli bir adet jeneratör satın aldığını, jeneratörü bir müddet kullandıktan sonra jeneratörün arızalandığını ve durumun davalı satıcı firmaya derhal bildirildiğini, Adana’dan gelen servis elemanlarının tespitleri sonucu jeneratörün gizli ayıplı olduğunun anlaşıldığını, satılan malın iadesi ile ödenen bedelin talebini içeren ihtarnamenin davalılara tebliğine rağmen bir sonuç alınamadığını, ayıplı malın randımanlı çalışmasının mümkün olmadığını iddia ederek satış sözleşmesinin feshine, ayıplı malın davalılara iadesine, mal bedeline karşılık ödenen 11.000.00 YTL’nin ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen istirdadına, ayıplı mal için verilen üç adet her biri 3.500.00 YTL bedelli toplam 10.500.00 YTL’lik çekten dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile iptallerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ......

              vekil ile görüşüldüğünde kendisinin azledildiğini, satış bedelini sözleşmenin yapıldığı gün satıcıya gönderdiğini söylediğini, davalı vekili Gülbahar Enerji Ltd Şti 28/11/2016 tarihinde davalı tarafından azledildiğini, davanın kabulü ile 10677 ada no:3 parsel numarasında kayıtlı bulunan taşınmazın 100 m² sinin davalı adına tapudaki kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline, bu talepleri uygun görülmez ise davaya konu taşınmazının rayiç bedelleri tespit edilerek dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte, rayiç bedeli belli olmadığı takdirde satış bedelinin harici satış sözleşmesinin düzenlenme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte günümüz değerine güncellenerek ve değiştirilerek davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu