WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı; kat mülkiyeti kurulu, 4269 ada, 15 parselde yer alan 4 nolu bağımsız bölümün kayden maliki iken, 01/05/2007 tarihli sözleşme ile anılan bağımsız bölümün, davalının dava dışı yüklenici-....’den haricen satın aldığı ve inşaatı devam etmekte olan daire ile takas etmeyi kararlaştırdıklarını, sözleşme uyarınca maliki bulunduğu 4 nolu bağımsız bölümü davalıya tapuda satış gibi göstermek suretiyle temlik ettiği halde davalının sözleşmeden doğan yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davalının yükleniciye harici satımdan kaynaklı borcu olduğunu söylemeyerek hileli davranışları ile taşınmazın adına tescilini sağladığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline olmadığı taktirde bedelin tazminine karar verilmesini istemiş, aşamalarda daayı bedele hasretmiştir....

    Davacının dava dilekçesinde yaptığı açıklamalar, 29.5.2006 tarihli protokol birlikte değerlendirildiğinde davacının ilk harici satım sözleşmesi ile davalıya ödediği satış bedelinin istirdadını istediği anlaşılmaktadır. Davacının harici sözleşme ile araç satın alıp, bir bedel ödediği sabit olduğu takdirde bu bedeli davalıdan talep edebilir. Bu durumda yargılamaya gelmeyen davalının davayı inkar ettiği kabul edilerek 29.5.2006 tarihli satış sözleşmesine ilişkin davalı isticvap edilmeli, davacının davalı ile harici satış sözleşmesi yaptığına ve bunun için satış bedeli ödediğine ilişkin tüm delilleri toplanıp, sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 28.2.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Tapuda kayıtlı bulunan bir taşınmazın haricen satışı Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213 ve Tapu Kanununun 26.maddesi hükümleri karşısında geçersizdir. Böyle bir satış haricen satın ve devralan kişiye herhangi bir hak bahşetmez. Bu nedenlerle tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacının buna ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan iptal ve tescil isteğinin reddine ilişkin hükmün ONANMASINA, Geçersiz satış sözleşmesine konu olan bedelin tahsiline yönelik temyiz itirazlarına gelince; az yukarıda da açıklandığı gibi davacı dava konusu taşınmaz bölümünü tapu dışı yolla satın aldığını, satış bedelinin 64.000.000 TL olduğunu, tapuda devri ve ifraz işlemleri için de 70.000.000. TL. harcadığını açıklamıştır. Ekim 1940 tarih ve 10/77 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararına göre harici satışın hüküm ifade etmemesi durumunda taraflar verdiklerini geri alabilirler....

        Mahkemece, davacının, davaya konu taşınmazı harici senet ile dava dışı ...'a sattığını, tapuyu veremediği için ...’ın bu sözleşmeye dayanarak, ... olduğu parayı, davacıdan tahsil ettiğini, davacının, ... olduğu bu paranın rücuen diğer davalılardan tahsilini istediğini, davacı ile dava dışı ... arasında ilişki, bu ikisi arasındaki ... 1.Noterliği'nin 01.03.2002 gün ve 4881 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesine dayandığını, davacı ile kendisinden önceki satıcı ... arasındaki sözleşme 05.10.2001 tarihli harici sözleşmeye dayandığını, davalılar ..., ..., ... ve ... 2009/6392-12976 Yurtsever ile ...'in dava dışı ... ile akdi herhangi bir ilişkisi olmadığını, bu nedenle davacı kendisini akdi ilişki içerisinde bulunduğu ...'a tazminat olarak ödediği miktarı, bu davalılardan isteyemeyeceğini, davacının davalı ... ile aralarında yapmış olduğu harici satış sözleşmesine dayanarak ...'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(TÜKETİCİ) MAHKEMESİ Dava; satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde tazminat istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 14.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 14.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 18.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Davalılar vekili, sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığını, sözleşmenin tarafının tapu kayıt maliki olan davalı ... olmadığını, ...’nin eşi olan davalı ...’e de sözleşme yapma hususunda herhangi bir yetki vermediğini, tescil talebi bakımından her iki davalı yönünden de davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, tazminat talebine ilişkin olarak da alacağın on yıllık zamanaşımına uğradığını, şayet aleyhlerine bir alacağa hükmedilecekse davacı 1998 yılından beri davalı ...’ye ait evde kira vermeden oturduğu için son beş yılın kira alacağının aleyhlerine hükmedilmesi muhtemel alacaktan düşülmesini talep etmiştir. Mahkemece, tapu kaydında malik olarak görünen kişinin ... olduğu, adi yazılı sözleşmenin tarafının davacı ... ile davalı ... olduğu, dolayısıyla harici satış sözleşmesinin tarafının tapu maliki olan ... olmadığından tapu iptali ve ödenen bedelin tazmini davasının davalı ...'...

              Bu durumda,11.03.1982 tarihli harici satış senedinin, satışın belgesi olduğu ve harici satışın ifası amacıyla temlikin yapıldığının saptanması halinde murisin diğer mirasçılardan mal kaçırma kastıyla hareket ettiğinden söz edilemez. Bedeli alınmak suretiyle yapılan gerçek bir satışta (haricen de olsa) mal kaçırmaktan bahsetmek mümkün değildir. Eldeki davanın kabulü için, murisin, mal kaçırmak amacıyla bedelsiz ve muvazaalı olarak temliki yaptığı açıkça belirlenmelidir. Sonuç itibariyle; harici satış senedi tanığı ... dinlenmek suretiyle, harici satışın bedeli karşılığı bir satış olup olmadığı, murisin harici satışla taşınmazın zilyetliğini devredip devretmediği, taşınmazın tapuda devri sırasında yeniden bedel ödendiği savunması doğrultusunda tanık ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil olmadığı takdirde bedel istemine ilişkin olduğu, hükmün bedelin tahsiline yönelik kurulduğu ve hükmü bedele yönelik olarak davalının temyiz ettiği anlaşıldığından, temyiz edenin sıfatı da dikkate alınarak inceleme görevi Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 16.01.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  e satış suretiyle temlik etmesine rağmen davalıların ne kredi başvurusu yapıp, ne de hazır beton göndermek suretiyle bedeli ödemediklerini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı taktirde 45.000,00 TL bedelin davalılardan yasal faizi ile tahsiline karar verilmesi isteğiyle eldeki davayı açmıştır. Davalılar, dava konusu taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldıklarını, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır....

                    Davacının harici satış nedeniyle davalı yana bedel ödediğinin kanıtlanması halinde harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir. Bugüne kadarki Yargıtay uygulaması gözetildiğinde, sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren sözleşmede yer alan bedelin TEFE – ÜFE endekslerindeki artışlar ile altın, döviz fiyat ve kurlarındaki artışlar, işçi ve memur aylıklarındaki artışlar dikkate alınıp denkleştirici adalet kuralları uyarınca, dava tarihine kadar uyarlaması yapılarak, dava tarihinde harici satış senedindeki miktarın ulaştığı değerin (miktarın) hüküm altına alınması esası benimsenmiştir. Davalı ...'un satıcı olarak 120.000 TL'yi davacıdan aldığı, inkar edilmeyen adi yazılı sözleşmeyle sabittir. Tapu dışı satışa rağmen taşınmazın zilyetliğinin fiilen davacıya devredilmiş olmadığı, taşınmazın davalı ... tarafından harici satışlara konu olduğu, dava tarihi itibarıyla davalı ... adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu