WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında satım sözleşmesine konu taşınmazın tapulu olduğu yönünde de bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir (MK.706, BK.213, Tapu K.26 ve Noterlik K.60 maddeleri). O nedenle geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz. Bu durumda taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler. Davalı her ne kadar, geçersiz satış sözleşmesine konu taşınmazın bedeli için yaptığı icra takibi sonucunda, davacıya ait bir taşınmaz üzerine haciz konularak ihale ile satışı sonucunda kendisinin aldığını sonradan ihale ile aldığı bu taşınmazı iade edip, geçersiz 2006/16009-2007-3526 satışa konu kendi taşınmazını geri aldığını, geçersiz satış nedeniyle kendisine ödenen bir bedel bulunmadığını savunmuş ise de, bu savunmasını yazılı delillerle ispat edememiştir....

    tan 7.000 TL ödeyerek satın aldığını, davalıların murisinin 1992 tarihli harici satış senedine göre satış bedelini tamamen aldığının yazılı olduğunu, müvekkilinin TMK'nin 724. madde hükmü gereğince iyi niyetli olarak maliki olduğunu düşündüğü arsaya kendi malzemesiyle inşaat yaptığını, dolayısıyla taşınmazın müvekkili adına öncelikle tapuda tescilini talep ettiklerini, tescilin mümkün olmaması halinde müvekkilinin ödemiş olduğu satış bedelini arsanın bugünkü değeri ve inşaat değeriyle birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının çekişmeli taşınmazı haricen tapu kayıt maliki olmayan ...'tan satın aldığı, tapulu yerin harici satışının geçerli olmadığı, bedel iadesi talebinin de sözleşme tarafının davalılar olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı temliken tescil istemiştir....

      327.000-Tl olarak tespit edildiğini belirterek öncelikle satış bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle satış aktinin feshi ve tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini, olmadığı taktirde hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkeleri gereğince taşınmazın rayiç bedeli de nazara alınmak suretiyle ipotek bedelinin günümüz şartlarına uyarlanarak bakiye 307.000-Tl’nin faiziyle birlikte tahsilini istemişlerdir....

        Her ne kadar davacı ve davalı arasında yapılan harici taşınmaz satış sözleşmesi resmi şekilde yapılmaması nedeniyle geçersiz ise de, harici satış sözleşmesine konu taşınmazın davalıya tapuda devir ve tescil edilmesi nedeniyle geçerli hale gelmiştir. Kaldı ki davaya konu uyuşmazlık da aslında tapuda devir ve tescil yapıldıktan sonra taraflar arasında düzenlenen ve geçerli olan 04/05/2017 tarihli protokolden kaynaklanmaktadır....

        Dava resmi biçimde yapılan satış vaadi sözleşmesi ile harici satım sözleşmelerinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. ve Noterlik Kanununun 89.maddeleri uyarınca taşınmaz mülkiyetini nakleden sözleşmeler resmi şekil şartına tabi olup, resmi şekilde yapılmayan taşınmaz mülkiyetini aktaran sözleşmeler geçersizdir. Bu açıklamalar doğrultusunda davacılar, davalı ... ile yapılan 12.6.1984 tarihli noter satış vaadi sözleşmesine dayandıklarından ...’nın 541 sayılı parseldeki payının davacılar adına tesciline ilişkin kararda yasaya aykırılık yoktur. Ne var ki davacıların tescil için dayandığı harici satım sözleşmeleri mülkiyet aktarımı için yeterli olmamakla birlikte davalılar ... mirasçıları kararı temyiz etmediklerinden bu kişiler yönünden inceleme yapılmamıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında Daylı Köyü çalışma alanında bulunan 604,06 ve 316,93 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tepe olması nedeniyle tescil harici bırakılmıştır. Davacı ... ve arkadaşları, kadastro sonrası kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve fen bilirkişisi raporunda (536-1) ile gösterilen 604,06 ve (536-2) ile gösterilen 316,93 metrekare yüzölçümündeki taşınmazların davacılar ... ve arkadaşları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ: Tapu iptali ve tescil KARAR Davada, davacı, tapuda kayıtlı taşınmazın 12.02.2008 tarihli harici satış sözleşmesine dayanarak tapu kaydının iptaliyle tescilini istediğine, diğer bir deyişle taraflar arasındaki uyuşmazlık, harici satın almadan kaynaklanan şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescil talebine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2012 tarih 1 sayılı kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2012 tarih 1 nolu kararı ile kabul edilen ve 26.01.2012 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'ne ait olması icap eder....

              a devredildiğini belirterek Türk Medeni Kanununun 724.maddesi gereğince tapu kaydının iptali ile adına tescilini olmadığı takdirde harici satış sözleşmesi ile ödemiş olduğu bedel ile taşınmaz üzerinde bulunan bina ve ağaçların bedelinin davalılardan tahsilini ve bu bedel ödeninceye kadar da taşınmaz üzerinde hapis hakkı tanınmasını istemiştir. Davalı ... iyiniyetli kayıt maliki olduğunu dava konusu taşınmazı 07.08.2007 tarihinde tapudan satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuş, diğer davalılar... mirasçıları savunmada bulunmamışlardır. Mahkemece davalı ... aleyhine açılan davanın reddine, diğer davalılar... mirasçıları hakkında açılan davanın kabulü ile 79.064,52 TL'nin bu davalılardan tahsiline, davalılar tarafından bedel ödeninceye kadar taşınmaz üzerinde davacıya hapis hakkı tanınmasına karar verilmiştir....

                Bu kesinleşen karardan sonra davacı ... bu kez aynı satış sözleşmesine dayanarak 16.12.1996 tarihinde Kuşadası Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/866 Esas sayılı dosyası ile ... varislerine karşı satışı vaat edilen iki adet villanın eksik olarak kaba inşaat seviyesinden teslim edildiği ve kendisinin inşaatı tamamladığını halen zilyetliğinde olduğunu belirterek tapu kaydının iptali ile iki adet bağımsız bölümün adına tescilini talep etmiş, yargılama sırasında taşınmazın üçüncü bir şahsa satılması nedeniyle davacının seçimlik hakkını davalılara karşı mülkiyet yönünde kullanması ve adi nitelikte satış sözleşmesine dayanması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu dosyada yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda, keşif günü itibariyle davacı tarafından yapıldığı belirtilen inşaatın %60 oranında tamamlanmış olduğu da tespit edilmiştir....

                  Dava konusu 164 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağının yapılan incelenmesinde; kadastro tespitinin 28/05/1999 tarihinde yapıldığı, bu tespit ile eski tapu kaydı olan 14/10/1981 tarih ve 3 sıra nolu tapu kaydında davacının kayınpederi olan T8 Niyazi oğlu Erdal Saykılı ve Şefik Çelebi'nin 1/3'er hisseli olarak tescilli olmaları nedeniyle işbu eski tapu kaydındaki malik bilgilerinin aynen yeni kadastro tutanağında da yer aldığı ve kadastrosunun 02/12/1999 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Dosya arasında yer alan 14/10/1981 tarihli gayrimenkul satış ve zilyetliğin devri başlıklı harici satış senedinin yapılan incelemesinde; Şefik Çelebi, T8 ve Erdal Saykılı isimli şahısların Mehmet Şahin isimli şahıstan taşınmazını müsavi hisselerle satın aldıkları ve zilyetliğin devredildiği bilgisinin yer aldığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak hakime aittir....

                  UYAP Entegrasyonu