Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, harici (tapu dışı) satış satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil talebine, aksi takdirde ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekilinin, satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine ve vekaletnameye dayanarak vekil sıfatıyla yapılan harici satış sözleşmesi nedeniyle tapu iptal ve tescil aksi takdirde ödenen bedelin tahsilini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının tapu kaydının iptali ve tescil talebi ile para iadesine yönelik taleplerinin reddine, yönelik karar verildiği, verilen kararın davacı vekili tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. Tapulu taşınmazların satışına ilişkin sözleşme, resmi şekilde yapılmadığı için TMK'nun 706, TBK'nun 237. (BK.'nun 213), Tapu Kanununun 26. ve Noterlik Kanununun 60. maddeleri uyarınca hukuken geçersizdir....

YANIT : Davalı avukatı tarafından verilen yanıt dilekçesinde özetle; öncelikle köy senedinin 1997 yılında imzalandığını, bu nedenle zaman aşımı süresinin dolduğunu, ayrıca satış bedelinin yarısının müvekkiline ödenmediğini, dava konusu yerin müvekkiline ait 160 parsel sayılı taşınmazda bulunmadığını, tapu iptali ve tescil talebinin bu nedenle reddini, sebepsiz zenginleşme yönünden ise zaman aşımı nedeniyle talebin reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi 26/09/2018 Tarih ve 2016/800 Esas, 2018/644 Karar sayılı kararında özetle; "... açılan davanın harici satış senedine dayalı tapu iptal ve tescil; bu mümkün olmadığı halde ödenen bedelinin karşılığının iadesine ilişkindir....

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: Dava, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkili ile davalı ...'ın 23.08.2001 tarihli sözleşme ile dava konusu " Yeni Mah. ... ... Sok. No:6/4 Eyüp/İstanbul" adresindeki bağımsız bölümün satışını düzenlediklerini, müvekkilinin 2001 yılından beri bu taşınmazda ikâmet ettiğini, sözleşmedeki geri kalan bedelin de ödendiğini, diğer davalı ...'in dava konusu taşınmazı ihale ile satın aldığını belirterek, tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde bedelin tahsilini talep etmiştir....

    Davalı tarafından dava konusu yerin haricen satımına ilişkin vakıanın ikrar edilmiş olması az yukarıda açıklanan geçerlilik şartı olan resmi şekil şartını geçerli hale getirmeyeceğinden davacıların harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, resmi şekil şartına uyulmaksızın adi yazılı şekildeki harici satışa değer verilmek suretiyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davasını öncelikle haricen satın alma ve zilyetlik hukuksal nedeni ile tapu iptali ve tescil, yerinde görülmemesi halinde TMK 724. maddesi gereğince tapu iptali ve tescil, bu isteklerinin de yerinde görülmemesi halinde ödenen bedelin iadesi isteminde bulunmuş, Mahkemece, dayanılan hukuki sebeplerden haricen satın alma ve eklemeli zilyetlik hukuki nedenine değer verilerek davanın kabulü cihetine gidilmiş, diğer hukuki nedenler yönünden değerlendirme yapılmamıştır....

      Kadastro Mahkemesinin 1995/40 Esas, 1997/8 Karar sayılı dosyasında görülen kadastro tespitine itiraz davası sonrası 27.11.1998 tarihinde kadastro tespitinin kesinleştiği, davacının sunduğu 10.10.2002 tarihli adi yazılı harici satım sözleşmesine göre davalı ... ile davacının 4.000.000 ETL bedel karşılığı 20 dönüm tarlanın davacıya satımı konusunda anlaştıkları, 01.03.2001 tarihli harici satım sözleşmesine göre davalı ...’ın dava dışı ... isimli kişiyle aynı yeri adi yazılı harici satım sözleşmesiyle satın aldığı, 15.05.1995 tarihli harici satım sözleşmesiyle, ...’ın dava dışı ... ve ... isimli kişilerden haricen satın aldığı, 13.01.1979 tarihli harici satım sözleşmesiyle ... ve ... isimli kişilerin, dava dışı ... isimli kişiden satın aldıkları, 11.09.1973 tarihli harici satım sözleşmesiyle ...’nın ... mirasçılarından satın aldığı ve 24.03.1951 tarihli noterde düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle dava dışı ...’ün ... dışındaki davalıların murisi olan ... isimli kişiyle...

        Kararı, davacı vekili ve davalı T4 vekili istinaf etmiş, istinaf dilekçelerinde özetle; Kahta 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/493 esas 2018/150 karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemişlerdir. Dava harici satın alıma dayalı tapu iptal tescil veya tazminat isteğinden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır. İlk derece mahkemesi tarafından tapu iptal ve tescil yönünden davanın reddine, tazminat yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de, toplanan deliller karar vermeye elverişli değildir. Davacı dava dilekçesinde harici satım sözleşmesine dayanarak 8,13,91,92,94,402 sayılı taşınmazlar ile dava dışı Osman'a Ramazan ve Hüseyin'den intikalen gelecek taşınmazlar için tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuştur....

        Dava harici satıma dayalı tapu iptal ve tescil, tescile konu olmayan kısımlar için tazminat, taşınmaza yapılan masrafların tazmini ve el atmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. 1) Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2) Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde, Tüm dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 440 parsel sayılı taşınmazın tarla niteliği ile 14.781,82 m2 yüzölçümünde tam hisse şeklinde ifrazen taksim ile 06/05/1996 tarihinde davalı ... adına tapuda kayıtlı olduğu, davacı tarafından dosyaya sunulan harici satım senetlerinin 09/07/1997 tarihli olduğu, satım senetlerinin incelenmesinde; dava dışı Kadir Hasırcı, ... Durmuş, ......

          Somut olayda; davacı ile davalının harici alım-satım sözleşmesi ile, davalıya ait aracın davacıya satışı konusunda sözleşme yapıldığı, davacının davalıya harici satış sözleşmesi kapsamında araç bedelinin ödediği anlaşılmıştır . Takip dosyası incelendiğinde, davacı tarafça davalı aleyhine yukarıda incelenen sözleşme gereğince ödenmiş olan bedelinin tahsili için takipte bulunulduğu ve davalının yasal sürede borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğu saptanmıştır. Taraflar arasında imzalanan araç alım satımına ilişkin sözleşme KTK'nun 20/d md gereğince; noterde yapılmaması nedeniyle geçersizdir. Taraflar arasında bedelinin ödendiği noktasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davacı tarafından ödenen bedelin davalı tarafından davacıya iade edilip edilmeyeceği konusundadır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesinin 01.12.2020 tarih ve 2019/427 Esas, 2020/396 Karar sayılı kararı ile özetle; "...Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, bilirkişi raporları, tanık beyanları bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava konusu taşınmazın harici satış sözleşmesi ile davacıya satıldığı ancak tapulu taşınmazın harici satışının TMK 706 ve TBK 213.maddelerince geçersiz olduğu, TMK 713/2 maddesi yönünden taşınmazın tapu kaydının devredilmesi için yasal koşulların oluşmadığı, davacının iddiasına zilyetlik süresinin 1995 yılında başladığı ve Anayasa Mahkemesinin 17/03/2011 tarihli TMK 713/2 maddesindeki "Ölmüş" sözcüğünün iptal edildiği tarihe kadar 20 yıllık sürenin de dolmadığı anlaşıldığından yasal şartları bulunmayan tapu iptal ve tescil davasının reddine karar verilmesi gerekmiştir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "Dava tapulu taşınmazın harici satımı sebebiyle tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Davacı tarafça dosyaya sunulan 12.05.1998 tarihli tarla satış senedi başlıklı köy senedinden davacının harici satım sözleşmesiyle dava konusu taşınmazın bedelini ödeyerek satın aldığı konusunda Mahkememizde tam bir vicdani kanaat oluşmuştur. ..Tapulu taşınmazların harici satım sözleşmeleri Türk Hukuk Sistemine göre geçersizdir. Bu sebeple bu sözleşmeye dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebini kabule hukuken imkan bulunmamaktadır. Bundan dolayı davacının tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmesi gerekmektedir. Geçersiz sözleşmelerde aslolan tarafların aldıklarını aynen iade etmeleridir. Ancak enflasyon sebebiyle paranın değer kaybederek bir müddet sonra ödenen paranın ekonomik açıdan anlamsız hale gelmesi yaşanılan bir gerçekliktir....

            UYAP Entegrasyonu