Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının tapuda 844 nolu parselde kayıtlı taşınmazdaki muris ... hissesini murisin oğlundan 25.7.1989 tarihli sözleşme ile haricen bedelini ödeyerek 2009/2813-4963 satın aldığı ve tapu devrinin verilmediği, açılan dava sonucu da önce tescil kararı verildiği ancak davalılar yönünden bu kararın yargılamanın iadesi yolu ile iptal edilerek davalılar adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Tapulu taşınmazların haricen satışı T.M.K. 706.,B.K. 213 ve T.K. 26. maddelerine göre geçersiz olup, geçersiz satışlarda herkes aldığını iade ile mükelleftir. Somut olayda davacı taşınmaza ödediği bedelin tahsilini talep etmiştir. Burada söz konusu olan zamanaşımı süresi, satış bedelinin iadesi taahhüdünden kaynaklandığından Borçlar Kanunu 125. maddesine göre 10 yıldır (1936/31 esas, 1939/47 karar sayılı ve 7.6.1939 tarihli Yargıtay Tevhidi İçtihadı Kararı) Delil olarak sunulan tescil dava dosyasına göre satıcı diğer davalıların satışından sonra zilyetliğin davacıya devredildiği anlaşılmaktadır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, harici satın almaya dayalı tapu iptali tescil, olmadığı taktirde ödenen bedelin tazminen tahsiline ilişkindir. Mahkemece bedelin tazminen tahsiline karar verilmiş ve bu hüküm, taraflarca temyiz edilmiş olduğundan, hükmü veren mahkemenin sıfatına göre temyiz incelemesi Yüksek Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Açıklanan nedenle dosyanın adı geçen Daire Başkanlığına gönderilmesine, 08.05.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Asliye Hukuk Mahkemesi 2018/254 E. sayılı kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini, vekalet ücreti ve masrafların karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, harici satıma dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin imar uygulamasından önce 15/06/1997 tarihinde 300 m²'sini 600.000,00....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili, haricen satın alma ve TMK'nun 713/2 maddesinde yer alan "ölüm" hukuki nedenlerine dayalı olarak dava konusu 435 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı .... vekili ile diğer bir kısım davalılar davanın reddine karar verilmesini savunmuşlar, diğer davalılar savunmada bulunmamışlardır. Mahkemece, harici satım sözleşmesine dayalı talebin kadastrodan önceki hukuki sebebe dayanması nedeniyle hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu, TMK 713/2 maddesindeki olağanüstü kazanma koşullarının oluşmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Mahkemece yapılan yargılama sonucu; davacının tapu iptal ve tescil talebi değerlendirildiğinde, taşınmazın 1979 tarihinde tapuya kayıtlı bir taşınmaz olduğu, TMK.nun 706, BK.nun 213, Tapu K. 26 ve Noterlik K. 60. maddelerinde, tapulu taşınmazların satışına ilişkin sözleşmenin resmi biçimde yapılması gerektiğinin düzenlendiği, resmi biçimde yapılmayan taşınmaz satım sözleşmesi hukuken geçersiz olup, geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmayacağı bildirilerek bu nedenle davacının tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, davacının terditli talebi ödenen bedelin iadesine ilişkin olduğu, davacının davalıların murisine bu taşınmazın geçersiz satışı için ödediği bedeli sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre isteyebileceği, davacının 1979 yılında ödediği 50.000,00 ETL bedelin ifanın imkansız hale geldiği dava tarihi itibariyle güncellenmiş değerinin kabul ve takdir edilen bilirkişi raporunda belirtildiği üzere 24.174,20 TL olduğu bildirilerek bu miktarın davalılardan müteselsilen...

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının davalı yüklenici aleyhine temlik (satış) sözleşmesi gereğince ödenen bedelin iadesi için ilamsız icra takibi yaptığı, takibin kesinleştiği, yapılan bu icra takibi dikkate alındığında, artık davacının seçimlik hakkını sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesi yönünde kullandığının kabulü gerektiği, bu aşamadan sonra davacının kullanmış olduğu seçimlik haktan dönerek bir diğer seçimlik hak olan tapu iptâl ve tescil talebinde bulunmasının mümkün olmaması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

          KARAR Davacı, davalıdan .... ili ...ilçesi ...köyü..... mevkiinde bulunan 322 ada, 4 parselde bulunan davalı hissesini 25/07/2005 tarihinde 50.000 TL bedel karşılığı satın aldığını, daha sonra söz konusu hisseye ilişkin olarak dava dışı... tarafından davalıya karşı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açıldığını, dava dışı...'ün davayı kazanarak 28/01/2009 tarihinde payı üzerine tescil ettirdiğini, davalıya ... olduğu bedelin satım tarihindeki alım gücüne eriştirilerek hesaplanacak değerin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 50.000 TL 'nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte geri verilmesini istemiştir. Davalı, zamanaşımı def'inde bulunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

            Mahkemece, dava konusu 5 ve 6 nolu bağımsız bölümlerin harici satın almaya dayalı davalıların muvazaalı işlemleri gerekçe gösterilerek davacı tarafından tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığında alacak istemine ilişkin dava açıldığı, bu davada tapu iptal ve tescil talebinin reddine, sözleşmenin tarafı davalı ...'dan ödenen bedelin tahsiline karar verildiği, anılan mahkeme dosyasında da tarafların tüm delilleri toplanarak davalılar arasında muvazaalı işlem iddialarının da değerlendirildiği ve muvazaalı işlem bulunmadığına ilişkin tespitlerin yapıldığı, bu kararın Yargıtay denetiminde geçerek kesinleştiği, bu nedenle davacının alacağının tahsilinin önlenmesine yönelik muvazaalı işlemler yapıldığının tüm dosya kapsamı dikkate alındığında tespit edilemediği, davacı tarafça muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25/12/2009 gününde verilen dilekçe ile harici satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil talebinin reddine, ödenen bedelin iadesine ilişkin talebin bir kısım davalılar yönünden kabulüne; cayma tazminatı talebinin reddine dair verilen 23/12/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil; ikinci kademede dava konusu payların rayiç değerinin tespiti ile davalılardan tahsili ve cayma tazminatı istemine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu