İade edilirken, ödenen paranın ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması gerekmektedir. Bu şekilde, denkleştirici adalet ilkesi gereğince, tam bir eski hale getirme yükümlülüğü yerine getirilmiş olmaktadır. Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ödenen paranın denkleştirici adalet ilkesi gereğince iade edilmesi suretiyle haksız değer kaymalarının önlenmesi amaç edilmiştir. Davada, geçersiz satış sözleşmesi gereğince ödenen bedelin sözleşme tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili talepli itirazın iptali istemine ilişkindir. Ancak, davacı tarafından davalı aleyhine yaptığı icra takibinde geçersiz sözleşme ile ödenen paranın sözleşme tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili talep edildiğine göre; bu talebin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince ve denkleştirici adalet ilkesinin esas alınması suretiyle tahsili talebine ilişkin olduğu kabul edilmelidir....
Davalı ...; aracını diğer davalıya harici satım sözleşmesi ile sattığını, bundan dolayı sorumlu olmadığını, kusur oranını kabul etmediğini kusurun yeniden tespit edilmesini davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere, benimsenen bilirkişi raporuna ve kusur durumuna göre, davanın kısmen kabulü ile, 3488,54 TL tazminatın 17/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranlarının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, davalı ...'in işleten sıfatının bulunmadığına ilişkin savunmanın yeterli ve 2013/10550 2013/13057 inandırıcı delillerle kanıtlanamamış olmasına göre, davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacılar, 1707 parsel numarasında kayıtlı olan taşınmazın satış bedeline mahsuben davalılara toplam 15.000,00 YTL ödeyip, ödenen paralara karşılıkda davalılardan 15.000,00 YTL bedelli teminat bonosu aldıklarını ancak davalıların iştirak halindeki mülkiyeti müşterek mülkiyete çevirmemeleri nedeniyle satıştan vazgeçtiklerini ve ödenen bedelin tahsili için davalılar aleyhine icra takibi yaptıklarını, ancak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatının tahsilini istemişlerdir....
Dava, harici taşınmaz satış sözleşmesi sebebiyle ödenen bedelin geri tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir....
şeklinde davanın harici taşınmaz satımı nedeni ile ödenen bedelin istirdatı istemine ilişkin olup sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanacağı açık şekilde belirtilmiş olup uzun yıllardır yapılan işbölümü uyarınca uygulama bu yöndedir. Konusunda uzman daire olan Yargıtay 3.HDnin süregelen kararları doğrultusunda resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersiz olan taşınmaz satım sözleşmesinden kaynaklı davalar TBK 77 vd maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca çözümlenecektir. Paralel düzenleme olan HSK Birinci Dairesinin 13/02/2018 tarihli ve 208 sayılı BAM'nin iş bölümlerine ilişkin kararının Antalya BAM 7. Hukuk Dairesinin görev alanının düzenlendiği kısmın "8" numaralı bendine göre Sebepsiz zenginleşmeye dayalı davalara ilişkin istinaf incelemesinin Antalya BAM 7.Hukuk dairesince yapılacağında hiç bir tereddüt yoktur....
Uyuşmazlık, geçersiz satış sözleşmesi gereğince davacı tarafından ödenen bedelin ne olduğu noktasında toplanmaktadır. Dosya kapsamından; davacı ile davalı arasında 01.01.1995 tarihinde harici taşınmaz satış sözleşmesi imzalandığı, kararlaştırılan satış bedelinin davalıya ödenmesini müteakip taşınmazın zilyetliğinin davacı tarafa devredildiği, zilyetliği kendisine devredilen taşınmaz üzerine davacı tarafından ağaç vs. muhtesat yapıldığı ve taşınmazın dava tarihi itibariyle halen davacının kullanımında olduğu ancak harici satış sözleşmesine konu taşınmazın tapuda ferağının verilmemesi üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşıldığından, davacının, harici satış sözleşmesi gereğince davalı tarafa ödemiş olduğu satış bedelini davalıdan talep etme hususunda hukuki yararının bulunduğu sabittir. Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan 01.01.1995 tarihli satış sözleşmesinin incelenmesinde; bedelin davalı satıcıya ödendiği yazılıdır. Ancak, bu sözleşmede alınan bedelin miktarı gösterilmemiştir....
Davacı eldeki dava ile, davalı ile aralarında akdedilen harici satım sözleşmesi nedeniyle daire satmayı taahhüt eden davalının, satmayı taahhüt ettiği daireye ilişkin inşaatı yapmayıp, tapuyu vermediğini, bu nedenle, geçersiz olan harici satım sözleşmesinin iptali ile davalıya borçlu olmadığının tespitini, dava konusu senetlerin iptali ve iadesine karar verilmesini istemiş, davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece feragat nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de; vekaletnamesinde davadan feragat etme yetkisi bulunan davacı vekilinin 07.01.2015 tarihinde davadan feragat ettiğini bildiren dilekçe verdiği anlaşıldığından mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken feragat nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, tapu kaydına bağlı taşınmazın harici satım senedi ile satın alınması nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde ödenen bedelin iadesi istemi ile açıldığından, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 12.05.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında yapılan satım sözleşmesinden kaynaklı olarak ödenen bedelin, jeneratör teslim edilmediği için iadesi amacıyla yapılan takibe itiraz üzerine iş bu itirazın iptali davasının açıldığı, iadesi talep edilen bedelin davalıya banka kanalıyla 2 adet EFT işlemi ile gerçekleştirildiği görülmüştür. Taraflar arasında satım sözleşmesi kapsamında kararlaştırılan bedelin ödendiği olgusu çekişmesiz olup taraflar arasında uyuşmazlık jeneratörün teslim edilip edilmediği, teslim edilmeme durumunun davacıdan kaynaklanıp kaynaklanmadığı noktasında toplanmaktadır. Bu doğrultuda; eldeki dosyada ispat yükü kendisine düşen ve satıcı konumunda olan davalı Şirket, davacıya fatura ve ödeme konusu jeneratörü teslim ettiğini ve bu nedenle ödeme konusu alacağa ilişkin edimini ifa ettiğini usulüne uygun şekilde kanıtlamakla yükümlüdür....
G E R E K Ç E Uyuşmazlık, harici Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi gereğince ödenen bedelin istirdatına ilişkin yapılan ilamsız icra takibine itirazın iptali isteminden kaynaklanmaktadır. İDM'ce yukarıda özetlenen gerekçelerle itirazın iptali isteminin kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir. (I) Bodrum 1....