Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalı galericiden 11.10.2006 tarihinde harici satış sözleşmesi ile satın aldığı ve bedelini ödediği aracın devrini davalının vermediğini,1.2.2007 tarihinde aracın çalındığını,davalının aldığı bedeli de iade etmediğini ileri sürerek,6.500.00 YTL’nin faizi ile davalıdan alınmasını istemiştir. Davalı harici satış sözleşmesinde araç devrinin bir ... içinde alınacağının belirlendiğini,aracın iadesi halinde paranın talep edilebileceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

    İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, davacı tarafından satın alınan ticari aracın ayıplı olduğu iddiasıyla, ayıplı aracın bedelinin iadesi ve ayıp nedeniyle yapılan harcamaların tazmini talebiyle açılan eda davasıdır. Mahkememizin ------- Sayılı dosyasından davanın reddine dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, ----------- yapılan inceleme sonucu; "Davacı vekili dava dilekçesinde, satış sözleşmesinin feshi ile satış bedelinin, tamir için alınan fatura bedelinin, gelir kaybının, yakıt giderinin, motorlu araçlar vergisinin, ----------- bedelinin ve araç tescili için yapılan müşavirlik hizmetleri ve yol belgesi bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece hükümde davanın reddine denilmiş, ancak gerekçede satış sözleşmesinin feshi ile satış bedelinin tahsili yönündeki talep dışında, diğer talepler yönünden ve özellikle faturaya dayalı talep konusunda herhangi bir gerekçe oluşturulmamıştır....

      Böyle bir satış haricen satın ve devralan kişiye herhangi bir hak bahşetmez.Ancak davacı, iptal ve tescile ilişkin isteğinin kabul edilmemesi halinde ödediği bedel yönünden tazminat talebinde bulunmuştur. Harici satışın hüküm ifade etmemesi durumunda taraflar verdiklerini geri alabilirler. ... sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına göre “Haricen yapılan (tapu memuru huzurunda yapılmayan) taşınmaz mal satışından dönüldüğünde, satış bedelini geri vermeyen taraf, parası geri verilinceye kadar yararlandığı ürünleri ödemek ve ecrimisil vermekle yükümlü değildir.” Şu halde Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına göre geçersiz sözleşmelerde, akdin geçersizliği sebebiyle her iki taraf verdiğini geri alabilir. .//.. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi, denkleştirici adalet düşüncesine dayanır....

        TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/12/2019 NUMARASI : 2019/159 ESAS, 2019/771 KARAR DAVA KONUSU : Menfi Tespit KARAR : Taraflar arasındaki menfi tespit davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Sabiha SAVAŞÇI tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili Nikayil'e 04/11/2017 tarihli gayrimenkul satış ve inşaat yapım sözleşmesi ile tapu dışında harici adi satımla İstanbul ili, Tuzla ilçesi, 21 pafta, 7454 parsel, C blok, 3....

        Hem tespit sırasında alınan bilirkişi raporunda hem de mahkemece keşif sonrası alınan raporda teslim edilen malın düşük kalitede olduğu ve satış tarihi itibariyle değerinin satış bedeli kadar yüksek olmayacağının mütalaa edilmiş olması karşısında, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği kabul edilerek malın davalı ...'a iadesi kaydıyla ödenen satış bedelinin tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup kararın bozulmasını gerektirir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının ikinci bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 18.40 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, rehin ve borç senedinin eki olan aynı tarihte tanzim olunan bono üzerinde malen kaydı bulunduğu, malen kaydının borçlu tarafından malın teslim alındığına karine teşkil ettiği, ancak davacıya teslim edilen herhangi bir malın bulunmadığı, davalı tarafça da taraflar arasında satış sözleşmesinin bulunmadığının beyan edildiği, borç ve rehin sözleşmesi ile eki bononun gerçeği yansıtmadığı, geçerli kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu 28.06.2013 tarihli borç ve rehin sözleşmesinde davacı davalıya bir adet senet bedeli toplam 17.000 TL borcu bulunduğunu, borca karşılık kendisine ait plakalı aracın rehin olarak vermeyi kabul ettiğini belirtmiştir. Davacının, resmi olarak noterde düzenlenen borç ve rehin sözleşmesinden dolayı borçlu bulunmadığının ancak yazılı delille ispatı mümkündür....

            Sonuç itibariyle yerel mahkemenin satış sözleşmesinin davalı Şirket tarafından ifa edilememesi nedeniyle diğer davalı Belediyenin güven sorumluluğu gereğince davada sıfatının bulunduğu yönündeki direnme gerekçesi usul ve yasaya uygun olup yerindedir. " b. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un, "Ayıplı Mal" kenar başlıklı 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası şöyledir: “Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.... ” şeklindedir....

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, davalıdan ... marka 1976 Model hususi otoyu 4.000.-YTL.ye aldığını, davalıya bu harici satış karşılığında 05.08.2006 vade tarihli 1.000.00.-YTL.lik ve 15.01.2007 vade tarihli 3.000.00.-YTL.lik senetler verdiğini, davalı taraf aracı geri aldığı için senet bedellerini ödemediğini, senetlerin haksız olarak icra takibine konu edildiğini ileri sürmüş ve senetlerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, Harici Satış Sözleşmesi’ndeki imzanın kendisine ait olduğunu, davacının borcuna (4.000.00....

                Hukuk Dairesinin 2015/30059 E., 2016/22423 K. sy. 29/11/2016 tarihli kararı da aynı yönde olup, "Davacılar eldeki dava ile, davalı yüklenici şirketten harici satış sözleşmesi ile satın aldıkları bağımsız bölümlerin tapuda devrinin yapılıp kendilerine teslim edilmemesi nedeniyle sözleşme gereğince ödemiş oldukları bedelin tahsilini istemişlerdir. Somut uyuşmazlık, davacı tüketiciler ile davalı satıcı-yüklenici arasındaki konut satışından kaynaklanmakta olup, diğer davalı arsa sahibi yapılan harici satış sözleşmelerinde taraf değildir.... Yüklenici ile arsa sahibi arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre yüklenici kendisine düşen bağımsız bölümleri harici satış sözleşmesi ile satmış olup, yapılan satış sözleşmelerinde davalı arsa sahibi taraf olmadığı gibi arsa sahibinin sorumluluğu yüklendiğine dair delil de ibraz edilmemiştir. Bu durumda; zarardan sözleşmenin tarafı sorumlu olacağından arsa sahibine husumet yöneltilemez....

                -TL.sinin ise noterdeki kesin satış sırasında ödeneceğinin kararlaştırıldığını, noter satışı sırasında 4.000.-TL.nin ödendiğini, ancak diğer 4.000.-TL.lik senet bedeli ödenmediğinden takibe konulduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacı ... ile davalı arasında 16.000.-TL.ye harici araç satışı konusunda anlaşmaya varıldığı, satış bedelinin bakiye 4.000.-TL.si için dava konusu senedin verildiği, daha sonra aracın noter satışının yapıldığı ve bu sırada 4.000.-TL.ödeme yapıldığı ve böylece senet bedelinin ödenmiş olduğu, ancak davalının senedi evde unuttuğunu söyleyerek iade etmediği, davalının satış bedelini 20.000.-TL.ye yükselttikleri yolundaki savunmalarını yazılı delille kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacıların dava ve takip konusu senet nedeniyle borçlu olmadıklarının tespiti ile % 40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu