"İçtihat Metni" Asıl davanın davacısı ... ile Davalı ... ve birleşen davanın davacısı ... ile davalı ... aralarındaki enfi tespit /itirazın iptali davasına dair İstanbul ....Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen ....02.2012 günlü ve 2007/297 E.- 2012/... K. sayılı hükmün Bozulması hakkında dairece verilen ....02.2013 günlü ve 2013/188 E.- 2013/1936 K. sayılı ilama karşı davacı ... ve birleşen davanın davalısı ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Asıl davada davacı vekili dilekçesinde; davalının harici araç satış sözleşmesine dayanarak icra takibi yaptığını, davacının sözleşmede imzasının olmadığını, kimseye de yetki vermediğini belirterek, davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık;harici araç satışından kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkindir. 2918 Sayılı Yasanın 20/2-d maddesi uyarınca; trafik sicilinde kayıtlı bulunan araçların devir ve satışına yönelik sözleşmelerin resmi şekilde yapılması zorunludur. Resmi şekilde yapılmayan satış sözleşmeleri geçersizdir. Geçersiz sözleşmeler taraflarına geçerli sözleşmelerde olduğu gibi hak ve borç doğurmaz. Taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri isteyebilir....
Bu sebeple resmi memur önünde yapılmayan harici satış senetlerine değer verilemez ve buna dayalı olarak iptal ve tescil isteğinde bulunulamaz. Bu durumda, harici satış sözleşmelerinin akdedildiği tarihte tapuda kayıtlı bulunan dava konusu taşınmazlar için düzenlenen harici satış sözleşmelerinin haricen satın ve devralan kişiye herhangi bir hak bahşetmeyeceği açıktır. Öte yandan; taraflar arasında harici satış sözleşmesinin mevcut olduğunun davalı tarafından kabul edilmiş olması vakıayı ikrar olup, davanın kabulü anlamına gelmeyeceği kuşkusuzdur. Kural olarak, 10.07.1940 tarihli ve 2/77 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre harici satışın hüküm ifade etmemesi durumunda taraflar verdiklerini geri alabilirler. Bilindiği üzere geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır....
Harici satış senedinde yer alan satış bedeli denkleştirici adalet ilkesi gözönünde tutularak satış tarihinden dava tarihine kadar güncelleştirilmek suretiyle hüküm altına alınması olanaklıdır. Her ne kadar davalı tarafça dosyada birbiri ile çelişkili raporlar bulunduğu ileri sürülmüş ise de, hükme esas alınan raporda da açıklandığı üzere önceki raporların farklı değişkenler ve miktarın dikkate alınması karşısında birbiri ile çelişkili raporlardan sözetme imkanı bulunmamaktadır....
Dava taraflar arasındaki harici araç satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik yapılan icra takibine ilişkin itirazın iptali istemidir. Davacı alacağın dayanağı olarak taraflar arasında imzalandığını beyan ettiği 18/01/2012 tarihli harici satış sözleşmesine dayanmaktadır. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/10101 Esas ve 2017/3112 Karar sayılı ve 18/04/2017 tarihli ilamı ile bozulmuştur. Bozma ilamının son paragrafında “ Bu durumda imzanın davalıya ait olup olmadığı konusunda kesin bir kanaat elde edilemediğinden Güzel Sanatlar Fakültesi Grafoloji Bölümünden seçilecek bilirkişilerden oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi heyetiyle imzanın incelenerek alınacak rapor tüm delillerle birlikte değerlendirilerek uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” denilmiştir....
Şti ile davalı şirket arasında akdedilen 15.02.2010 tarihli harici taşınmaz satım protokolu gereğince, satıcı dava dışı şirket tarafından taşınmazın tapuda resmi satışının alıcı davalı şirkete yapıldığını, satış bedeli olan 960.000,00 TL'ye mahsuben satış protokolündeki şartlar çercevesinde 865.000,00 TL'nin ödendiğini, bakiye 95.000,00 TL'nin ödenmesi için keşide edilen ihtarnameden sonuç alınamadığını, alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu, dava dışı şirketin takip dosya alacağını müvekkillerine noter huzurunda temlik ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki karşılıklı itirazın iptali-menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı kredi borçlusu şirket arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde diğer davalıların kefil sıfatı ile imzalarının bulunduğunu asıl kredi borçlusunun yurt dışındaki ... şirketi lehine açılan 200.000 DEM tutarlı ithalat akreditifine ilişkin harici garanti kredisi kullandırıldığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalılar aleyhinde takibe geçildiğini ancak itiraz nedeniyle takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı,12.07.2003 tarihli belgeye dayanarak davalı aleyhine icra takibi başlattığını,davalının herhangi bir belge sunmadan takibe itiraz ettiğini ileri sürerek,itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirket ile 14.03.2009 tarihinde içeriği devremülk sözleşmesi olan harici hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi imzaladıklarını, davalı şirkete farklı tarihlerde toplam 7.025,00 TL ödeme yaptığını, sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunu, ayrıca sözleşmeden kaynaklanan haklarından yararlanmadığını, ödemiş olduğu 7.025,00 TL'nin iadesi amacıyla yapmış olduğu takibin davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile aralarında yaptıkları harici taşınmaz satış sözleşmesine istinaden kapora bedeli olarak davalıya 20.000,00 TL ödediğini; ancak, taşınmaz satışının gerçekleşmediğini ve davalının aldığı bedeli iade etmediğini, davalı aleyhine icra takibi başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın % 20'si oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....