WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kabulüne, 1487 parselde davalı adına kayıtlı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan 29,34 m²'lik kısmının tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına dair verilen ilk kararın davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece, hükme esas alınan krokide iptal ve tescil harici bırakılmasına karar verilen 29,34 m²'lik yerin gösterilmediği, hükmün bu hali ile infaza elverişli olmadığı, Mahkemece, iptali ile sicilden silinmesine karar verilen miktarın gösterildiği krokinin fen bilirkişi tarafından çizdirilmesinin sağlanmasından sonra karar verilmesi gerektiğine işaret edilerek bozma kararı verilmiş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, 1487 parselde kayıtlı taşınmazın 12.11.2018 tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide A harfi ile gösterilen ve kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan 3.648,43 m²’lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verilmiştir....

    KARAR Davacı, davalı galericiden 11.10.2006 tarihinde harici satış sözleşmesi ile satın aldığı ve bedelini ödediği aracın devrini davalının vermediğini,1.2.2007 tarihinde aracın çalındığını,davalının aldığı bedeli de iade etmediğini ileri sürerek,6.500.00 YTL’nin faizi ile davalıdan alınmasını istemiştir. Davalı harici satış sözleşmesinde araç devrinin bir ... içinde alınacağının belirlendiğini,aracın iadesi halinde paranın talep edilebileceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

      Dava, taraflar arasında imzalanan 25/02/2009 tarihli harici araç satış sözleşmesi ile resmi satış sözleşmesi tarihleri arasında dava konusu araca ilişkin olarak tahakkuk eden ve davacı tarafından ödenen vergi cezalarının davalıdan tahsili talebiyle başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekilinin mahkemece işbu dosyası ile birebir örtüşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/607 E., 2016/711 K. Sayılı kararına taban tabana zıt karar verildiğine yönelik istinaf sebebi incelendiğinde, Dosyaya ibraz edilen taraflar arasında imzalanan 25/02/2009 tarihli harici araç satış sözleşmesi ile; davacı "satıcı", davalı "alıcı" sıfatıyla, ... plaka sayılı aracın satışına ilişkin 25.02.2009 tarihli Araç Satış Sözleşmesini imzalamıştır....

        Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının maliki olduğu 1261 ada 6 parsel sayılı taşınmazın davalı tarafından eski ... ile yapılan harici satış sözleşmesine dayalı olarak kullanıldığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık olmadığı, harici satış sözleşmesinin geçersiz olması nedeniyle harici satış sözleşmesinin davalıya ayni hak bahşetmeyeceği, davalı tarafından mülkiyet hakkına veya şahsi hakka dayalı üstün hakkın varlığının kanıtlanmadığı dikkate alınarak asıl davada el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne, birleştirilen davada tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmesi, birleştirilen davada davacının harici satış sözleşmesine dayalı olarak taşınmazı kullandığı dikkate alınmak suretiyle malzemenin dava tarihindeki değerinin bilirkişiye hesaplattırılarak TMK'nın 723/1 gereğince davacı için uygun bir tazminata hükmedilmesi, davacı tarafından ödenen harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca dava...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kadastro sonucu 112 ada 92 ve 191 parsel sayılı 7.040,97 ve 2.555,30 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan 112 ada 92 sayılı parsel paylı tapu kaydı, hibe, satın alma, harici taksim, harici satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle paylı olarak davacı ... ve davalı ... ile arkadaşları adına, 112 ada 191 sayılı parsel ise aynı nedenle paylı olarak davacı ... ve davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydı, harici taksim ve satın alma iddiasına dayanarak dava açmıştır....

            Dava taraflar arasında düzenlenen harici araç satım sözleşmesinden doğan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. T.B.K.’nun 146. maddesi uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça her alacak 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık da harici satım sözleşmesinden kaynaklanmış olmasına göre 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olup, mahkemece zamanaşımı definin reddine karar verilerek, yargılamaya devam olunarak esas hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 22/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              dan taşınmaz aldığı, tapulu olmadığı için taşınmazın tapusunu o tarihlerde alamadığını ve harici satış bedelini ödediğini ancak tapusunu alamadığı gibi ödemiş olduğu harici satış bedelini de alamadığı, ...mirasçıları aleyhine tapu iptal davasının ve alacağı sebebi ile icra takibinin olduğu, sanık ...'un icra takibini ve katılanın açmış olduğu davaları bertaraf etmek için diğer sanık ... ile ile anlaşarak borçluymuş gibi senet tanzim ederek verdiği, sanık ...'...

                TCK'nın 158/1-d bendinde belirtilen, Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasî parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hâl kabul edilmiştir. Söz konusu kurum yada kuruluşların konumunun suçun işlenmesinde kolaylık sağlayacağı düşüncesi, bu kurum ve kuruluşların bu suçta araç olarak kullanılmasının, ağırlaştırıcı neden olmasını gerektirmiştir. Bu nitelikli halin uygulanabilmesi için,bunların isminin kullanılması yeterli olmayıp maddi varlığının kullanılması gerekmektedir. Araç olarak kullanılma, bu kurum veya kuruluşlara ait yazı veya belgeleri amaç dışı olarak kullanmak şeklinde olabilir.Bu kurumlara ait kimlik belgesinin gösterilmesi, basılı evraklarının, kıyafetlerinin, taşıtlarının kullanılması mağdurda güven oluşumunu sağlayacaktır. Sanık ...'nın, ... ve ... mirasçısı olduğu, katılanın 1974 ve 1982 yılları arasında ... ve ......

                  Mah/Köyü'nde kain 250 parselde kayıtlı taşınmazın, kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan 1180 m2'lik kısmının tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı Hazine vekilinin, dava dilekçesinde, dava konusu 250 parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan 1180 m2 kısmının tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verilmesi talebinde bulunduğu, davacı tarafın yargılama aşamasındaki beyanlarında da davanın kabulüne karar verilmesini istediği ve davalıların davayı kabul ettiği görülmektedir. Tüm bu açıklamalar çerçevesinde Mahkemece yazılı şekilde verilen karara karşı davacı Hazine vekilinin temyizinde hukuki yararı bulunmamaktadır....

                    Ancak böyle bir satış ve devir işlemi araç üzerindeki mülkiyet hakkını devre elverişlidir. Bu devrin yöntemince aracın kayıtlı olduğu, tescil müdürlüğüne bildirilmemesi yüzünden aracın tescil kaydında bir değişiklik yapılmaması satışa konu aracın mülkiyetinin geçişini engellemez ise de, anılan yasa maddesinde belirtilen türden resmi bir satış ve devir işlemi yapılmaksızın, satış işlemine dayalı olarak işleten sıfatının ve araç üzerindeki mülkiyet hakkının devredildiğinin kabulü mümkün değildir. Somut olaya bakıldığında; mahkemece, dava konusu aracın; harici satış yoluyla kayıt maliki olan davalı ... tarafından dava dışı ... 'e satıldığı ve bu nedenle Hüseyin'in araç ile herhangi bir ilgisinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç yukarıda yazılı yasal düzenleme ve dosya içeriğine uygun bulunmamaktadır. Dosya kapsamından, dava dışı ......

                      UYAP Entegrasyonu