Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, ani ve harici bir etki bulunmaksızın, sigortalı araç sürücüsünün araç yüksekliğinden daha az bir yüksekliğe sahip alt geçidin altından geçmesi ve ağır kusuru nedeniyle hasarın teminat dışında kaldığını, tazminat miktarının fahiş olduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kazanın, sürücünün ağır kusuru ile meydana geldiği, kastının söz konusu olmadığı, bu nedenle hasarın teminat kapsamında kaldığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalının takibe itirazının 7.080.00 TL asıl alacak ve 69.83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.149.83 TL üzerinden iptaliyle takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir....

    Davalı vekili, ani ve harici bir etki bulunmaksızın, sigortalı araç sürücüsünün araç yüksekliğinden daha az bir yüksekliğe sahip alt geçidin altından geçmesi ve ağır kusuru nedeniyle hasarın teminat dışında kaldığını, tazminat miktarının fahiş olduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kazanın, sürücünün ağır kusuru ile meydana geldiği, kastının söz konusu olmadığı, bu nedenle hasarın teminat kapsamında kaldığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalının takibe itirazının 7.080.00 TL asıl alacak ve 69.83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.149.83 TL üzerinden iptaliyle takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/246 Esas KARAR NO : 2022/886 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 06/04/2022 KARAR TARİHİ : 23/11/2022 KARARYAZ.TRH: 25/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA: Davacı vekilinin dava dilekçesi ile "... Müvekkili Şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait, dava dilekçesi ve delil listesinde ekinde sunulan listede belirtilen ... plakalı araç ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla Ankara ...İcra Dairesi ......

        Davaya ve harici satıma konu olan aracın davacının elinde iken hasarlandığının sabit olmasına göre, tamirat bedeli olan 10.400 TL’ nin davalılardan tahsiline yönelik talebin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır, bozma nedenidir. 2- Davacı, davalı ...’e araç bedeli olarak 25.500 TL ödediğini ileri sürmüş ise de; dosya içerisinde yer alan belge içeriklerine göre, 500 TL nin sözleşme imzalandığı esnada kaparo olarak verildiği yine 10.000 TL nin ise banka aracılığı ile ödendiği sabit olup, toplam araç bedeli olarak 10.500 TL ödeme yapıldığı kanıtlanmıştır. Davacı bakiye 15.000 TL yi dava dışı...in, davalı ...’den olan alacağına karşılık Şükrü’ye ödediğin ileri sürmüş ise de, bu husus yazılı belge ile ispat edememiştir. Hal böyle olunca davacı tarafından araç bedeline karşılık olarak davalı ...’e 10.500 TL ödediğinin kabulü gerekir....

          KARAR Davacı, davalıdan harici sözleşme ile araç satın aldığını, satış bedeli 85 bin USD olup peşinat olarak 25.000 TL’lik çek verdiğini, geriye kalan kısmı taksitler halinde ödediğini, ödemelerin para birimine göre günlük kurdan dolara çevrildiği takdirde 6.073 dolar fazla ödemesi olduğunu, söz konusu tutarı resmi satış aşamasında araç üzerindeki rehnin kaldırılması için bankaya ödemek durumunda kaldığını belirterek 6.073 doların dava tarihinden itibaren Amerikan Dolarına uygulanan en yüksek mevduat faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir....

            CEVAP: Davalı vekili, taraflar arasındaki yetki sözleşmesi gereği, icra takibinde yetkili icra dairesinin İstanbul icra daireleri olduğunu, müvekkilinin ... isimli internet sitesi üzerinden aracını satmak isteyen satıcılar ile araç alımı yapmak isteyen alacıları buluşturan ve site üzerinden açık arttırma yöntemi ile oto alım satımını sağlayan bunun karşılığında komisyon alarak ticari kazanç sağlayan bir şirket olduğunu, müvekkili şirketin alım satım akdinin tarafı olmadığını, dava konusu araçlara ait bedel iadesi istemi ile icra takibinin başlatılmasının hukuka aykırı olduğunu, alım ve satım akdi araç maliki olan ... ve alıcı/davacı arasında kurulduğunu, davacının, satıcı ...'a ait araç üzerindeki hukuki ve fiili durum bilinerek ihaleye iştirak ettiğini ve yine davacı tarafından alım gerçekleştirildiğini, rehnin kaldırılması ve araç devrinin yapılması yükümünün tamamen satıcı ...'...

              Davacı harici satış sözleşmesi ile satın aldığı aracın noterde satışının yapılarak trafikte devrinin yapılmadığı idddiasıyla harici satış sözleşmesi ile ödenen bedelin iadesi ve sözleşmeye 2011/21169 2012/1582 göre cezai şart bedelinin tahsili için yapılan icra takibine itarızın iptaline ilişkindir.Karayolları Trafik Kanunun 20/d maddesi uyarınca trafikte tescilli araçların mülkiyetini nakledici nitelikte sözleşmelerin noterde yapılması zorunludur. Bu hükme aykırı olarak yapılan sözleşmeler hukuken geçersizdir. Geçersiz sözleşmeler taraflarca hak ve borç tahmil etmeyeceği için,taraflar ancak verdiklerini karşılıklı olarak haksız iktisap hükümleri uyarınca geri alabilirler. Taraflar arasında araç satışına ilişkin yapılan sözleşme KTK 20/d. Maddesi uyarınca resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir. Geçersiz sözleşmede öngörülen ceza koşulunun da geçersiz sayılması gerekir. Çünkü ceza koşulu feri nitelikte bir borçtur ve geçerli bir esas borcu varlığına gerek gösterir....

                Değerlendirme Somut uyuşmazlıkta talep; harici satın almaya dayalı tapu iptali ve tescil, manevi tazminat; ikinci kademede maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olup tapulu taşınmazın harici satışının hüküm ifade etmemesi durumunda, taraflar verdiklerini geri alabilirler. Yerel mahkemece, dava konusu tapulu taşınmazın harici satışının mümkün olmadığı gözetilmeksizin tapu iptal ve tescil istemi konusunda kabul kararı verilmesi doğru değildir. Her ne kadar tapulu bir taşınmazın harici satış sözleşmesiyle satışı geçerli değilse de; geçersiz sözleşmenin varlığı halinde taraflar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre verdiklerini geri alabileceklerinden, davacının terditli tazminat talebi değerlendirilmeli, tazminat istemine ilişkin delilleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tapu iptal ve tescil talebinin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. VI....

                  KARAR Davacı, 22.09.2005 tarihli harici sözleşme ile davalıya ait aracı satın aldığını, davalının aracı kredili almasından dolayı araç üzerinde rehin şerhinin bulunduğunu, satış bedeli olarak aracın kalan kredi borcunun 8 taksidinin ödeneceği ayrıca bakiye satış bedeli olarak davalıya 11.000 TL meblağlı senet vererek borcun ödenmesinin protokolde kararlaştırıldığını, ancak araç üzerinde davalının borçlarından dolayı 4.1.2005 tarihli haciz şerhinin bulunduğunu daha sonra öğrendiğini davalının bu hususu kendisinden gizlediğini, davalıya gerek elden gerek havale ile ödemelerde bulunduğu gibi davalının elnde bulunan senedi takibe koyması nedeni ile icra dosyasına haciz tehdidi ile ödemelerde bulunduğunu, aracın kredi borcu taksitlerini de ilgili bankaya ödediğini ileri sürerek fazla hakları saklı kalmak kaydıyla davalı ile aralarındaki 22.09.2005 tarihli harici satış sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine, araç nedeni ile gerek davalıya gerek davalının borcu için bankaya ödediği toplam 9718...

                    Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; önceki beyanlarını tekrarla, müvekkilinin aracı satın aldıktan sonra araç satışının devrini yapmak istediğinde davalının kendisine araç sahibinin öldüğünü, mirasçılarının hali hazırda yaşadığını, devri onlardan alacağını söylediğini, bunun üzerine müvekkilinin mirasçılarla iletişim kurduğunda mirasçıların mirası reddettiğini öğrenmiş ve aracın mülkiyetini devralamamış olduğunu, akabinde açılan davada aracın mirasçılarının tespiti ile araç satışının devri aksi durumda araç bedelinin iadesi talep edildiğini, dava aşamasında mirasçıların tespit edilmeye çalışıldığını, murisin terekesinin tasfiyesi talep edildiğini, davanın karara çıktığını ve müvekkiline sadece 5.250,00 TL verildiğini, müvekkilinin yaptığı mücadele ve masraf ile kaldığını, davaya konu araç müvekkili kullanımında iken murisin alacaklıları aracın yakalanmasını talep ettikleri için araç Trafik Şube Müdürlüğü tarafından yakalama işlemi yapılarak yediemine teslim edildiğini, araç yakalamaya...

                    UYAP Entegrasyonu