Muğla 2.İcra Müdürlüğünün 2018/5523 Esas sayılı takip dosyası ile davacı T1 tarafından davalı T3 hakkında, 23/05/2018 tarihinde 30.870,00 TL asıl alacak ve 3.080,00 TL işlemiş faizin tahsili hususunda ilamsız icra takibinde bulunulduğu, ödeme emrinin davalıya 30/05/2018 tarihinde Bodrum adresinde tebliğ edildiği, davalının 05/06/2018 tarihli itiraz dilekçesi, kendi ikametgâhının bulunduğu Bodrum İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu, 34 XX 990 plaka numaralı araç satışı ya da başka bir hususta araç alışveriş sözleşmesi ve sözlü talep söz konusu olmadığını belirterek yetkiye, borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, davacı alacaklının bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde eldeki itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d bendi gereğince; tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri (...) araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın ve birleşen davanın pasif husumet yokluğundan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı sigorta vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı sigorta vekili, davalı ..ürücüsü olduğu .. plakalı araç ile dava dışı sürücü .. idaresinde bulunan ve dava dışı .'...
Dava, "araç satış sözleşmesinden" kaynaklı ödenmeyen araç bedelinin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir. Büyükçekmece 3. İcra Müdürlüğü’nün 2018/824 E. sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklı şirketin "30.11.2015 tanzim ve 30.11.2015 vade tarihli araç satış sözleşmesi" açıklamasıyla 14.579,79 TL’si işlemiş faiz olmak üzere toplam 129.579,79 TL üzerinden davalı borçlu T3 hakkında ilamsız takip başlattığı; davalı borçlunun 23.01.2018 tarihli dilekçesi ile takibe ve borca itiraz ettiği; eldeki davanın 1 yıllık süresi içerisinde itirazın iptali istekli olarak açıldığı anlaşılmaktadır. 30.11.2015 Tarih 59647 yevmiye sayılı Bakırköy 24.Noterliği’ne ait Araç Satış Sözleşmesi ile davacı şirkete ait 34 XX 532 plaka sayılı dava konusu aracın 80.000,00 TL bedelle davalı T3’ya satışı yapılmıştır. Satış işlemi davacı şirketi temsilen vekili Sedat Sazaklı tarafından, davalı tarafı temsilen de vekili Oğuzhan Güler tarafından gerçekleştirilmiştir....
. … İSTEMİN KONUSU : Hatay ili, … ilçesi, … Caddesi, No:… adresinde bulunan minibüs yazıhanesi faaliyet konulu işyerinin işyeri açma ve çalışma ruhsatının iptal edilmesine ilişkin İskenderun Belediye Encümeninin … gün ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada; dava konusu işlemin iptali yolunda … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, davacı tarafından işletilen işyerinin işyeri açma ve çalışma ruhsatının iptali hususunun, belediye başkanı ya da görevlendireceği yetkili tarafından değerlendirilerek işlem tesis edilmesi gerekirken, yetkisiz olan Belediye Encümenince tesis edildiği, bu haliyle dava konusu işlemde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı ve dava konusu işlemin iptali yolunda verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında sonucu itibariyle hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle onanmasına ilişkin Danıştay Onyedinci Dairesi'nin 08/03/2016 günlü, E:2015/6794, K:2016/1558 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici...
ın vefat ettiğini, davacı tarafından 19/04/2013 tarihinde hak sahiplerine 121.434,12 TL tazminat ödendiğini, ödenen bedelin tahsili için icra takibi başlattıklarını ve davalının itirazı ile icra takibinin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; araç trafikte adına kayıtlı görünse de 01/04/2005 tarihinde harici olarak ... isimli şahsa sattığını, ...'ün de bu aracı emaneten ...'a verdiğini, davalının işleten sıfatı kalmadığını ve rücuen tazminattan sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın öncelikle husumet yönünden, olmadığı takdirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacı ...'nın davalı ... aleyhine açtığı itirazın iptali talebini içerir davasının kısmen kabulü ile davalı ...'ın icra takibine yaptığı itirazın kısmen iptaline, Küçükçekmece 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde; taraflar arasında tanzim edilen 10.01.2012 tarihli harici satış sözleşmesine göre, davacıya satılan Isuzu aracın kendisine teslim edildiğini, davacıya ait ... ise 11.500 TL sayılarak davalıya teslim edildiğini, 3.000 TL'nin sözleşme tarihinde, daha sonra 1.500 TL elden, 1500 TL kredi kartından çekilerek, böylece araç bedeli olarak davacının toplam 17.500 TL ödediğini, daha sonra ise davalının kredi çekebilmesi için davacının, Reno-Kango aracını dava dışı ...'...
Dava; noterde yapılan araç satış sözleşmesiyle satın alınan aracın, çalıntı olduğunun ortaya çıkması nedeniyle uğranılan maddi zararın, davalı noterden tazmini istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacının aracı davalı tarafından düzenlenen araç satış sözleşmesiyle 18.07.2011 günü satın aldığı, 19.07.2011 günü harici sözleşmeyle Hakan Keskin adlı kişiye sattığı, aracın çalıntı olduğunun saptanması üzerine aracın Hakan Keskin'in elinden alındığı, bunun üzerine ... davacı aleyhine alacak davası açtığı, davacının, hem aracı satın alırken malik olmayan satıcıya ödediği satış bedelini, hem de harici sözleşme ile aracı sattığı Hakan Keskin'in açtığı dava nedeniyle ödemek zorunda kaldığı mahkeme masraflarını, noterin hukuki sorumluluğuna dayalı olarak davalı noterden talep ettiği anlaşılmaktadır. Noterlik Yasası'nın 162.maddesi gereğince noterler, yaptıkları işlemlerden doğan zararlardan dolayı kusursuz sorumludurlar....
Dava harici araç satış sözleşmesi gereğince davacı adına tescil edilmeyen araç nedeniyle güncel bedelin ve araca yapılan aksesuarların tespit edilecek bedelinin faiziyle iadesi talep edilmiştir. Taraflar arasında harici araç satış sözleşmesi bulunduğu ve satış bedeli konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.Dava konusu araç satış sözleşmesinin resmi şekilde düzenlenmemiş olması nedeniyle, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesi uyarınca geçersiz olduğu anlaşılmakta olup, bu tür geçersiz sözleşmelerde taraflar sözleşme uyarınca birbirlerine verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri isteme hakkına sahiptirler. Somut olayda da geçersiz sözleşme sebebiyle herkes aldığını iade ile yükümlüdür. Davalı araç semelerini de ayrıca talep etmiş ise de, sözleşme geçersiz olduğundan davalının semereleri talep hakkının bulunmadığı açıktır....
Davacı dilekçesinde aracın kendi adına kayıt ve tescilini asli talep olarak ileri sürmüş, olmadığı takdirde araç bedeli olan 14.000,00 TL'nin tahsiline karar verilmesini istemiştir. İDM'ce araç kaydının iptal ve tesciline ilişkin talep bakımından olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş ise de aşağıdaki gerekçelerle noter dışında yapılan harici satışların geçersiz olması nedeniyle araç kaydının iptaline karar verilmesi istenemeyeceğinden sadece yapılan yanlışlığa işaret etmekle yetinilmiştir. (II) 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d bendi gereğince; tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri (...) araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından yapılır. Noterler tarafından yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersizdir. Anılan düzenleme gereğince,harici araç satışına ilişkin sözleşme noterde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve satın alana herhangi bir hak bahşetmez....
Davacılar tarafından, dava konusu yerin tescil harici olduğundan bahisle adlarına tescili istemiyle dava açılmış ve mahkemece de dava, tescil davası şeklinde görülüp netice olarak davacılar adına tescil hükmü kurulmuştur. Ne var ki, dosya içerisinde bulunan belgelerden, dava konusu edilen taşınmazın bir bölümünün, dava tarihinden önce 24.01.2006 tarihinde idari yoldan 1319 parsel numarası ve ham toprak vasfı ile Hazine adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, dava konusu taşınmaz bölümünün 1319 parsel sayılı taşınmaza isabet eden kısmı yönünden açılması gereken dava, tapu iptali ve tescil davasıdır. Ancak davacılar tarafından açılan dava tescile ilişkin olup, tapu iptali ve tescil istemine yönelik olarak ıslah da yapılmamıştır....