ne olduğunun, somut bir şekilde ortaya konulmadığını, uyuşmazlık ile ilgili olarak arabuluculuk yoluna başvurulmadan dava açıldığından; 6325 Sayılı Kanun'un 18/a/2 maddesi hükmü gereğince, özel dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi gerektiğini, müvekkili banka tarafından taşınmaz kaydına tesis ve tescil edilen ipoteğin huzurdaki davaya konu taşınmazın adi yazılı şekilde düzenlenen satış vaadi sözleşmesinden önce gerçekleştiğini, adi yazılı yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince müvekkili banka lehine tesis ve tescil edilen ipoteğin fekkine karar verilemeyeceğini, müvekkili banka lehine tesis ve tescil edilen ipoteğin, taşınmazın satışının taahhüt edilmesinden önce veya sonra tesis edilmesinin, ipotek hakkı açısından etkisi bulunmadığını, ipoteğin tesisi anında taşınmazın davacı tarafından kullanıldığına dair delil bulunmadığı gibi, taşınmazın 3.kişi tarafından kullanılıyor olmasının, taşınmazın haricen devredildiğini göstermeyeceğini, davacı, taşınmazı haricen devralmış...
16 ay süreli, 80.000,00- ETL Iik ipotek tesis edildiğini, müvekkillerinden T2 İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, 3109 ada, 192 parselde bulunan 1214,14- m²1ik taşınmazda 1/26 oranında hisse sahibi olduğunu, bu hisse üzerinde davalı lehine 08.12.1975 yılında 12276 yevmiye numaralı sözleşme ile 18 ay süreli, 80.000,00- ETL Iik ipotek tesis edildiğini, üzerinde ipotek tesis edilen arsanın üzerindeki binanın riskli bina olması sebebiyle yıkıldığını ve yerine bine yapılmak istendiğini, taşınmaz üzerinde bulunan bu ipotekler nedeni ile inşaata başlanamadığını, ipoteklerin sürelerinin dolduğunu, ipoteğin, inşaata başlanmasını engellemesi nedeni ile müvekkillerinin ve diğer hisse sahiplerinin mağdur olduğu, süreli ipoteklerin süresinin geçmesi nedeniyle kaldırılması gerektiğini beyan ve dava etmiştir....
kaynaklanan borçların yenilerek sona erdiğini; 06/05/2010 tarihli Sulh Sözleşmelerine bağlı olarak önceki sözleşmelerden bağımsız yeni bir borcun oluştuğunu, Müvekkili tarafından 09/11/2009 tarihinde tesis edilen ve takip konusu yapılan ipoteğe ilişkin resmi senet incelendiğinde, ipoteğin şu koşullarla tesis edildiğinin görülmekte olduğunu;“… ... ve ...’nin ......
kaynaklanan borçların yenilerek sona erdiğini; 06/05/2010 tarihli Sulh Sözleşmelerine bağlı olarak önceki sözleşmelerden bağımsız yeni bir borcun oluştuğunu, Müvekkili tarafından 09/11/2009 tarihinde tesis edilen ve takip konusu yapılan ipoteğe ilişkin resmi senet incelendiğinde, ipoteğin şu koşullarla tesis edildiğinin görülmekte olduğunu;“… T6 T5 Şirketi’nin Karadeniz Emtia Yönetimi İç ve T6 ile arasında TANZİM EDİLMİŞ BULUNAN tüm sözleşmelerden doğan ve doğacak borçları ve bu borçların tüm icra masraflarının ve diğer fer’ilerinin teminatını teşkil etmek üzere, … Karadeniz Emtia Yönetimi İç ve T6 lehine 800.000,00TL miktarında 1. derecede, bila faiz ve F.B.K. süre ile ipotek tesis ettiğini ve ipotek alacaklısı Karadeniz Emtia Yönetimi İç ve T6 adına Süheyla Özel vekaleten hareketle bu ipoteği Karadeniz Emtia Yönetimi İç ve T6 lehine aynı bedel ve şartlarla kabul ettiğini … " Bu koşullarla ipotek tesis edilmiş olmakla, ipotek tesis tarihi itibarı ile mevcut olan sözleşmelerden kaynaklanan...
İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasında bir anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 875.maddesi hükmüne göre de ipotek, ipoteğin kapsamını ana para, takip giderleri ve gecikme faizi ve iflasın açıldığı veya rehnin paraya çevrilmesinin istendiği tarihe kadar muaccel olmuş 3 yıllık faizi ile son vadiden başlayarak işleyen faiz girer. Somut olaya gelince;İpoteğin çerçevesini belirleyen 13.05.1980 tarihli akit tablosunda “… Oktay Dürükoğlu’dan borç almış olduğu birmilyondörtyüzbin lirasına karşılık bila faiz birinci derecede, 1 yıl vadeli olmak üzere …” ipotek tesis edildiği yazılıdır....
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava konusunun tapu iptal ve tescili olduğunu ve söz konusu davada görevli mercinin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, görevsizlik nedeniyle ve davalı bankanın vekaletnameyi inceleme yükümlülüğü bulunmadığından husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, davacının söz konusu taşınmazın aile konutu ve haline münasip tek evi olduğu ve bu sebeple ipoteğin terkin edilmesi talebini de yersiz olduğunu, açılan davanın kötüniyetli olduğunu beyanla; %20'den az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; " ... DAVANIN REDDİNE ... " karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
- KARAR - Davacı vekili, davacı şirket ile davalı arasında bayilik sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin teminatı olarak da davacı şirket yetkilisine ait taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini ve davalıya çekler verildiğini, davalının haksız olarak sözleşmeyi feshederek davacının mağazasına yakın bir mağazaya bayilik verdiğini ve davacının mağazasında yaptığı dekoratif malzemeleri söküp götürdüğünü, davacının teminat amaçlı tesis edilen ipoteğin kaldırılması, bakiye alacak miktarının hesaplanarak taraflarına ödenmesi için keşide ettiği ihtarnameye rağmen davalının taleplerini yerine getirmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ipoteğin fekkine, cari hesap alacağının ödenmesine ve davacının yeniden tadilat nedeniyle iş kaybı yaşaması, ticari itibarının zedelenmesinden dolayı manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Şubesince söz konusu taşınmaz üzerine 2. derece ipotek tesis edilerek ve davalıya olan kredi borcunun 08/01/2013 tarihinde davalı bankanın personeli Salih Bey'den 59.800 TL kredi borcunun yatırılması halinde ipoteğin kaldırılmasına yönelik 19.12.2012 tarihli taahütnameye ilişkin olarak telefon ile alınan teyit üzerine 59.800,00 TL bedelin 08/01/2013 tarihinde EFT ile gönderilmesi suretiyle ödendiğini, buna rağmen davalı bankanın ipoteği terkin etmediği gibi parayı da iade etmediğini, bu şekilde zarara uğradığını belirterek ilgili taşınmaz üzerine davalı banka lehine tesis edilen 200.000,00 TL bedelli ipotek kaydının terkini, bunun yerinde görülmemesi halinde davalı bankaya ödenen 59.800,00 TL'nin ödeme tarihi olan 08/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile müvekkili bankaya iadesini talep ve dava etmiştir....
Esas sayılı dosyası ile görülmekte olan ipoteğin fekki davasına münhasıran alınan yetki ile huzurda açtıkları dava uyarınca adı geçen şirketin canlandırılmasını, ipotek miktarını ödeyerek müvekkil aleyhine tesis edilmiş olan ipotek şerhini ilgi tapu müdürlüğünden kaldırmak istediklerini belirterek davalarının kabulü ile davalı şirketin sicil kaydının ihyasına karar verilmesini istemiştir. CEVAP / Davalılara dava dilekçesi , duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı gibi duruşmaya da katılmadıkları anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava; Tasfiye sonucu ticaret sicilden terkin edilen ... Ltd Şti nin ... Asliye Hukuk Mahkemesi nin 2020/ ... esas sayılı dosyası ile münhasır olmak üzere TTK 547 gereğince ek tasfiyesinin yapılabilmesi için tescili istemi ne ilişkindir. Davacı delillerini bildirmiş, ...Asliye Hukuk Mahkemesi nin 2020/ ... esas sayılı dosyası dosyası uyap üzerinden celp edilerek incelenmiştir....
Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olaya gelince; Kaldırılması dava konusu yapılan 21.07.1995 günlü ipotek akit tablosunda 5.000.000.000 TL. için tesis edilen ipoteğin davalı (arsa sahibi) ile dava dışı yüklenici Ö… …. İnşaat Ltd. Şti.nin davalının maliki olduğu arsa üzerine yaptığı arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca konulduğu yazılıdır. Dolayasıyla, resmi akit tablosunda gönderme yapılan davalı ile dava dışı yüklenici şirket arasındaki arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesini de resmi senedin ayrılmaz bir parçası olarak kabul etmek gerekir. 20.07.1995 günlü arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinde ise, ipoteğin binanın iskanının alınması, çevre tanziminin yapılması, elektrik mukavelelerinin A… …. Elektrik A.Ş. ile yapılması halinde kaldırılacağı hükme bağlanmıştır....