Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya ve dosya kapsamına göre; bozma ilamı gereğince maddi tazminat yönünden davalı şirket defterlerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde davacı şirketin herhangi bir maddi zararının tespit edilemediği, bu nedenle davacının haksız rekabetten kaynaklı maddi tazminat isteminin yerinde olmadığı gerekçesiyle asıl davada, davalının fiilinin haksız rekabet niteliğinde olduğunun tespitine ve haksız rekabetin men' ine, haksız rekabetten kaynaklı maddi tazminat davasının reddine, haksız rekabetten kaynaklı manevi tazminat davasının kabulü ile 1.500.00 TL manevi tazminatın haksız eylem tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan (karşı davacılar) alınarak davacıya verilmesine, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir....

    Av. ... arasındaki haksız rekabetin tespiti ve meni ile maddi – manevi tazminat davası hakkında ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nden verilen 16/12/2015 gün ve 2010/215 Esas - 2015/ 1079 Karar sayılı hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen, davacı ile ... arasındaki 01.01.2007 tarihli Tek Yetkili Distribütörlük Sözleşmesi aslının eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Haksız rekabetin vuku bulduğu iddia edilen 29.07.2013 tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 54/2. maddesinde rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır denilerek haksız rekabetin tanımı yapıldıktan sonra 55. maddede dürüstlük kuralına aykırı davranışlar ve ticari uygulamalar tahdidi olmaksızın sayılmış, hukuki sorumluluk başlıklı 56. maddede de haksız rekabet nedeniyle açılabilecek çeşitli davalar ve yapılabilecek talepler gösterilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanun’un 56. maddesinde haksız rekabet halinde fiilin haksız olup olmadığının tesbiti, haksız rekabetin meni, haksız rekabet sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılması ve diğer taleplerin yapılabileceği belirdikten sonra, 59. maddesinde kararın ilanının da istenebileceği ve mahkemece hükmün kesinleşmesinden sonra ilanına karar verebileceği...

        Somut olayda, dava, ticaret unvanının kullanımı nedeniyle haksız rekabetin tespiti ve meni ile davalının ticaret unvanında “elektor” sözcüğünün terkini istemine ilişkin olup, markaya dayalı olarak açılan bir dava söz konusu değildir. Anlaşmazlık unvanlar arasındaki iltibasa ilişkindir. Bu durumda uyuşmazlığın İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 29.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, ifade özgürlüğünün mutlak bir hak olmadığını ve belli amaçlarla sınırlandırılmasının mümkün olduğunu, nitekim Anayasa'da da hangi hallerde ifade özgürlüğünün sınırlandırılabileceğinin düzenlendiğini, ifade özgürlüğünün aşılması halinde TBK'nın 58. ve TMK'nın 24. maddesi uyarınca manevi tazminat istenebileceğini, davalı tarafından edilen davaya konu sözlerin de müvekkilinin kişilik haklarına saldırı mahiyetinde bulunduğunu, BK'nın 57. maddesinde haksız rekabetin düzenlendiğini, öte yandan müvekkilinin anonim şirket statüsünde olduğunu, davalının eylemlerinin TTK'nın 55/1. maddesine uyduğunu, dolayısıyla müvekkilinin anılan hükümler kapsamında manevi tazminat talep edebileceğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. GEREKÇE : Dava, haksız rekabetin tespiti ve meni ile manevi tazminat istemlerine ilişkindir....

            HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Haksız rekabetin tespiti ve meni talepli ve yine bundan kaynaklı maddi ve manevi zararların tazminini konu alan işbu davanın her iki davalı yönünden de ayrı ayrı reddine, 2-Alınması gereken 242,10-TL (haksız rekabetin tespiti ve meni ile maddi ve manevi tazminat davası ayrı ayrı 80,70-TL olmak üzere) karar ve ilam harcından, peşin alınan 529,41-TL'nin mahsubu ile artan 287,31 -TL karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iade edilmesine, 3-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, dava değerine göre maddi tazminat yönünden hesaplanan 1.000-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara yarı yarıya olacak şekilde ödenmesine, 4-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, dava değerine göre manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara yarı yarıya olacak şekilde ödenmesine, 5-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, haksız rekabetin tespiti...

              Ancak, reddedilen haksız rekabetin tespit ve meni talebi için davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmolunması gerekirken ve yine manevi tazminat isteminin tamamen reddi nedeniyle karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin .../... maddesine göre aynı tarifenin İkinci Kısım İkinci Bölümü uyarınca davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken .../... maddesi uyarınca eksik vekalet ücretine hükmolunması doğru olmamış ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve mahkeme kararının gerekçesinde maddi ve manevi tazminat miktarlarının kısa karar ve hüküm fıkrasında farklı yazılmasının maddi hataya dayalı olduğunun anlaşılmış olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Asıl dava, marka hakkına vaki tecavüzün tespiti, tecavüzün ve haksız rekabetin meni, ticaret unvanı terkini, davalının alan adlarının iptali ile maddi ve manevi tazminat istemine, birleşen dava, davalı adına tescilli markasının hükümsüzlüğü ile davalı eylemlerinin marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinden, tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve önlenmesi istemine ilişkindir....

                  rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, haksız rekabetin tespitine, men'ine, müvekkilinin uğradığı zararın tespiti ile şimdilik 10.000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti meni ve 556 sayılı KHK'nın 66/c. bendi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti meni ve 100.000 TL maddi 2.500 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. 556 sayılı KHK'nın 66/c. bendinde, marka hakkına tecavüz edenin, markayı bir lisans anlaşması ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeline göre yoksun kalınan kazancın hesaplanmasını usulü düzenlenmiştir. Davacının talebi de bu yönde olup, mahkemece ......

                      UYAP Entegrasyonu