Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Haksız ihtiyatî haciz koyduran tarafın (tazminat davalısının) ödemekle yükümlü olduğu zarar, ihtiyatî haciz kararının icra edildiği tarih ile ihtiyatî haczin kalktığı tarih arasındaki dönemde meydana gelmiş olan zarardır. 2004 sayılı İİK’nın 259/.... maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Haksız ihtiyati hacizden alacaklının tazminata mahkum edilebilmesi için; borçlunun malları için ihtiyati haciz kararı alınmış ve bu karar yerine getirilmiş olmalı, ihtiyati haciz koydurmuş olan alacaklı, haksız çıkmış olmalı, borçlu (veya üçüncü kişi) malları üzerine ihtiyati haciz konulmuş olmasından bir zarar görmüş olmalı ve zarar ile haksız ihtiyati haciz arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır. Burada davalı/alacaklının kusurlu olması şart değildir....

    Haksız ihtiyatî haciz koyduran tarafın (tazminat davalısının) ödemekle yükümlü olduğu zarar, ihtiyatî haciz kararının icra edildiği tarih ile ihtiyatî haczin kalktığı tarih arasındaki dönemde meydana gelmiş olan zarardır. 2004 sayılı İİK’nın 259/.... maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Haksız ihtiyati hacizden alacaklının tazminata mahkum edilebilmesi için; borçlunun malları için ihtiyati haciz kararı alınmış ve bu karar yerine getirilmiş olmalı, ihtiyati haciz koydurmuş olan alacaklı, haksız çıkmış olmalı, borçlu (veya üçüncü kişi) malları üzerine ihtiyati haciz konulmuş olmasından bir zarar görmüş olmalı ve zarar ile haksız ihtiyati haciz arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır. Burada davalı/alacaklının kusurlu olması şart değildir....

      Davacı, davalı şirket tarafından aleyhinde açılan istirdat davası sonucu verilen kararın kesinleşmeden ihtiyati haciz alınarak icraya konulduğunu, istirdat kararlarının İİK 72/5 maddesi uyarınca kesinleşmeden icraya konulamayacağını, bu nedenle karara itiraz ettiğini ve ihtiyati haczin kaldırıldığını ancak bu arada menkul ve gayrimenkullerine haciz konulduğunu bundan dolayı maddi ve manevi zarara uğradığını, davalı şirket ile birlikte ihtiyati haciz kararını veren hakimin kanunun açık hükmüne karşılık böyle bir karar vermiş bulunması nedeni ile doğan zarardan sorumlu tutulması gerektiğini bildirerek ihtiyati haciz kararını alan şirket ile birlikte ... aleyhinde maddi ve manevi tazminat ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar usul ve esas yönlerden davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....

        Haksız ihtiyati hacizden alacaklının tazminata mahkum edilebilmesi için; borçlunun malları için ihtiyati haciz kararı alınmış ve bu karar yerine getirilmiş olmalı, ihtiyati haciz koydurmuş olan alacaklı, haksız çıkmış olmalı, borçlu (veya üçüncü kişi) malları üzerine ihtiyati haciz konulmuş olmasından bir zarar görmüş olmalı ve zarar ile haksız ihtiyati haciz arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır. Burada davalı/alacaklının kusurlu olması şart değildir. Yani ihtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden TBK’nın 49. maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması da gerekmektedir. (Bkz....

        AŞ vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl aleyhine 30/12/2009 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/04/2012 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne ve miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız ve taşkın haciz nedeni ile tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalıların müvekkili aleyhine .... 1. İş Mahkemesi'nin 2008/227 Esas ve 2008/699 Karar sayılı dosyası ile tazminat davası açtıklarını, ..... 3. İş Mahkemesi'nin 2009/17 D....

          tazminat ile 105. 000 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....

          aleyhine 22/10/2014 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine dair verilen 04/02/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız haciz nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, pasif husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı alacaklı banka vekili tarafından .. esas sayılı takip dosyasında dava dışı oğlu .. hakkında icra takibi yapıldığını, anılan icra dosyasında davalı alacaklı banka vekili tarafından borçlu .....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat hukukuna ilişkin davada Rize 2. Asliye Hukuk ve Rize İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, haciz ihbarnamesinden kaynaklanan alacağa ilişkin davalarda görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İcra Hukuk Mahkemesi ise, davacının seçimlik hakkını genel mahkemede dava açmak şeklinde kullandığından söz ederek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

              Davanın haksız fiif sonucunda davacının uğradığı maddi zarardan dolayı maddi tazminat davası olduğu, dosya içerisinde mevcut bilgi ve belgelere göre haksız fiilin bulunduğu, davacının zarara uğradığı, haksız fiil ile maddi zarar arasında illiyet bağı bulunduğu ve haksız fiilden dolayı zararın meydana geldiği, yani haksız fiif tarihi itibari ile tazminat alacağının da muaccel hale gelmekle birlikte davacının davasının dava değerinin 100,00- TL olduğu dikkate alındığında miktar itibariyle ihtiyati haciz istemekte davacının hukuki yararının bulunmadığı anlaşıldığından ihtiyati haciz talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir..." şeklinde belirtilen gerekçeler ile davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine, dair ara karar verilmiştir....

              Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtıklarını ve dava sonunda her iki dosyadan da müvekkilinin alacaklıya karşı sorumluluğunun ipotekli taşınmazla sınırlı olduğunu ve borçtan şahsen sorumlu olmadığının ayrıca ipeteğin paraya çevrilmesi yolu ile gayrimenkulün satılması ile sorumluluğunun sona ereceğinin kabul edildiğini, haksız hacizler nedeni ile bankalardan hiç ihtiyacı olmadığı halde kredi kullanmak mecburiyetinde kaldığı ve bu kredilerin ciddi anlamda maliyetinin söz konusu olduğunu beyan ederek şimdilik 50.000,00 TL maddi taminat ile haksız icra takibi ve haksız haczin haksız eylem ve kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu belirtilerek müvekilinin manevi zararına karşılık 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. ISLAH : Davacı vekili 18.11.2019 tarihli dilekçesi ile dava değerini maddi tazminat yönünden 158.018,06 TL'ye ıslah etmiştir. CEVAP: süresinde cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü....

              UYAP Entegrasyonu