Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 9.11.2010 Nosu : 319-460 - K A R A R - Uyuşmazlık haksız haciz nedeni ile uğranılan maddi manevi tazminat istemine ilişkin bulunduğundan dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 03.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı vekili 13.08.2021 tarihli dilekçesi ile; 12/08/2021 tarihli tensip zaptının 12 numaralı ara kararı ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiğini, yerleşik Yargıtay içtihatlarının trafik kazasından kaynaklanan ölüm ve cismani zarar nedeni ile manevi tazminat isteminin haksız fiil niteliğinde olması sebebiyle olay tarihi itibariyle muaccel hale geldiğini, bu sebeple ihtiyati haczin reddi yönünde ara karardan rücu edilerek davalıların taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, 12/08/2021 tarihli tensip tutanağının 12 nolu ara kararın ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin 13.08.2021 tarihli dilekçesi yönünden 16.08.2021 tarihli ara karar ile davacı vekilinin talebinin reddine karar verilmiştir....

    İcra Ceza Mahkemesini 2018/88 Esas 2018/346 Karar sayılı dosyası ile, borçlunun davalı 3.kişi ile devam eden bir sözleşme ilişkisinin bulunduğu haciz müzekkeresi tebliğ tarihlerinden önce ve sonra borçlunun bu sebeple 3.kişiden alacaklı olduğunu, buna rağmen gerçeğe aykırı beyanda bulunarak sözleşme ilişkisi ve alacağı inkar ettiğini oysa daha sonra borçluya ödeme yapıldığı gerekçeleri ile İİK'nın 89/4 maddesi gereğince davalı 3.kişinin cezalandırılması ve tazminata hükmedilmesi için dava açıldığını, İcra Ceza Mahkemesince gönderilen müzekkerinin 89/1 haciz ihbarnamesi olmayıp, haciz müzekkeresi olması nedeni ile usulden davanın reddine karar verdiğini, bu karar üzerine haksız fiile dayalı olarak genel hükümlere göre huzurdaki davayı açtıklarını ancak Asliye Ticaret Mahkemesinin verdiği görevsizlik kararına yönelik istinaf taleplerinin reddi ile İcra Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna kesin olarak karar verdiğini, bu karar nedeni ile davanın İcra Hukuk Mahkemesine gönderildiğini, bu hususta...

    Kararında, haksız fiil nedeniyle tazminat davasının Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğuna, davanın konusunu oluşturan haksız olduğu iddia edilen ihtiyati haciz kararını veren mahkemede görülmesi gerektiğinden gönderme kararı vermiştir. Bursa 2. Asliye ticaret mahkemesince de, görevsizliğin usulsüz olduğu ileri sürülmeksizin usul hükümleri uygulanarak dosyanın devri talep edilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, İİK 259/son madde gereğince, dava konusu haksız ihtiyati haciz nedeniyle manevi tazminat talebinde mahal mahkemece görevsizlik kararı verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf isteminin reddine karar vermek gerekmiştir....

      İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa alacaklı kusurlu olmasa dahi zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Dava, haksız haciz iddiasına dayanmaktadır. Haciz isteminin dayanağının bir hak veya alacak olması ve haciz tarihinde mevcut bulunması gerekir. Aksi halde, haksız bir haciz ve buna bağlı olarak da sorumluluk söz konusudur.---- arasında uygun nedensellik bağının bulunması gerek ve yeterlidir....

        Manevi tazminat miktarının belirli hale gelmesi yargılamayı gerektirir olması nedeniyle, manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz taleplerinin REDDİNE, dair karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tazminat taleplerinin haksız eylemden kaynaklandığını, haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale geldiğini, bu durumun mahkemece de kabul edildiğini ve maddi tazminat yönünden ihtiyati haczin kabul edildiğini, buna karşılık manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz talebinin reddedilmesinin yerinde olmadığını, yerel mahkeme ara kararının manevi tazminat talebine yönelik reddedilen kısımları yönünden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı tarafça istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır....

        Mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm her iki tarafça da temyiz edilmiştir.Davalının temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak Borçlar Kanununun 49. maddesi gereğince “Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namı ile bir miktar para ödenmesini dava edebilir.”Yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, davacı kat malikinin diğer kat malikleri ile birlikte, takip konusu aidat borcunu ödediği ve bu konuda her hangi bir borcunun kalmadığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla da, davacı aleyhine yapılan icra takibinin haksız olduğu anlaşılmıştır.Haksız icra takibi ve haksız haciz yapılması işlemleri sorumluluk hukuku ilke ve kuralları gereğince haksız eylem niteliğin de olup, maddi ve manevi tazminatı gerektirdiği kabul edilmektedir. Haksız haczin, takibin kişilik hakkına saldırı oluşturduğu da belirgindir....

          Ancak, Borçlar Kanununun 49. maddesi gereğince “Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namı ile bir miktar para ödenmesini dava edebilir.”Yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, davacı kat malikinin diğer kat malikleri ile birlikte, takip konusu aidat borcunu ödediği ve bu konuda her hangi bir borcunun kalmadığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla da, davacı aleyhine yapılan icra takibinin haksız olduğu anlaşılmıştır.Haksız icra takibi ve haksız haciz yapılması işlemleri sorumluluk hukuku ilke ve kuralları gereğince haksız eylem niteliğin de olup, maddi ve manevi tazminatı gerektirdiği kabul edilmektedir. Haksız haczin, takibin kişilik hakkına saldırı oluşturduğu da belirgindir....

            Dava, haciz ihbarnamesine itiraz nedeni ile açılmış tazminat davasına ilişkindir. İİK 89/4 maddesinde belirtilen tazminatın konusu haciz ihbarnamesine karşı 3. kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması nedeni ile takip alacaklısının uğradığı zarar olup, 3. kişinin beyanının aksi İİK 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. İİK 89/4 maddesine göre tazminata hükmedilebilmesi için borçlunun haciz ihbarnamesinin 3. kişiye tebliğ tarihi itibariyle 3. kişi nezdinde kesinleşmiş İİK 89/1 maddesi kapsamında haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur....

            Davalı vekilinin incelenen vekaletnamesinde davayı kabul yetkisinin olduğu, sunduğu cevap dilekçesi ile davayı kabul ettiği ve kabulün karşı tarafın ya da mahkemenin muvafakatine bağlı olmadığı anlaşıldığından davacının istirdat isteminin kabul nedeni ile kabulüne karar verilmiştir. Davacının manevi tazminat istemine gelince; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Burada ki sorumluluk türü kusura dayanan sorumluluk olduğundan haciz yaptıran kişinin takipte veya haciz işleminde kötüniyetli ve ağır kusurlu olması aynı zamanda haksız haciz nedeni ile borçlunun ağır zararının doğması gerekir. Yukarıda yapılan açıklamalara göre somut olay dikkate alındığında haksız haciz nedeni ile davacının ağır bir zararının olduğu iddia edilmediğinden davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu