Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, hasarlı trafik kazasından kaynaklanan haksız eylem nedeniyle değer kaybı isteğine yönelik açılan maddi tazminat davası ile istenilen ihtiyati haciz isteminin reddinden kaynaklanmaktadır. İlk derece mahkemesince yukarıda özetlenen gerekçelerle, 14/12/2021 tarihli gerekçeli ara karar ile davacının ihtiyati haciz isteminin yasal koşulları gerçekleşmediğinden reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili süresinde istinaf yoluna başvurmuştur. Bilindiği üzere; uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır....

Asliye Ticaret Mahkemelerinden ihtiyati haciz kararı alınarak uygulandığı, uyuşmazlık konusunun, rehinle temin edilen alacak için ihtiyati haciz alınmasının hukuka aykırı olup olmadığına ilişkin bulunduğu, icra dosyalarının incelemesinden, ihtiyati haczin dayanağının kambiyo senetleri olup, icra takiplerinin de aynı yolla yapıldığı, İİK 45. ve İİK 167. maddelerine göre, alacağın rehinle temin edilmesinin kambiyo takibine engel olmadığı, dolayısıyla ortada haksız ve hukuka aykırı bir ihtiyati haciz olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....

Diğer bir anlatımla, maddi ve manevi tazminat istemiyle açılan davada alacağın güvence altına alınması amacıyla kural olarak ihtiyati haciz koruma tedbirine başvurulabilecek, davalıya ait taşınır ve taşınmaz mallar ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakların davanın konusunu oluşturmaması nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilemeyecektir. Bu itibarla uygulamada bu türden açılan davalarda ihtiyati tedbir/ihtiyati tebir mahiyetinde ihtiyati haciz ve buna benzer taleplerin, hukuki nitelendirilmesinin mahkemece ihtiyati haciz olarak yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Dosyada bulunan bilgi ve belgeler de nazara alındığında haksız fiil (yaralanma) tarihi itibarıyla davacıların maddi ve manevi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir....

Dava konusu uyuşmazlık, davalıların gerçekleştirildiği iddia edilen haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde davalılara ait araç ve taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz konulması talebine karşın talep aşılarak davalının tüm malvarlığı üzerine mahkeme ara kararı ile ihtiyati haciz konulmuş olup, davalı tarafça genel olarak bu kararın kaldırılmasına ilişkin istinaf talebinden ibarettir. Geçici hukuki koruma kurumu olan ihtiyati haciz ise İİK'nun 257 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. İİK'nun 257. maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir....

Tarafından 04/02/2021 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddi kararında gerekçe olarak; '' İİK md. 257 Hükmü ile ihtiyati haciz şartlarını düzenlemiş olup yasa hükmü; ''Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.'' şeklindedir. Yargılamanın başında tarafların delilleri toplanmadan ve iddiaları değerlendirilmeden talep edilen ihtiyati haciz talebinin yargılamayı gerektirdiği açıktır....

T5 arasındaki iş sözleşmesinden kaynaklanan yahut herhangi bir sözleşme ilişkisinden kaynaklanan bir alacak davası olmadığını, talep edilen alacak kaleminin haksız fiile dayandığını, ortada hukuki ilişkiden kaynaklanan bir ihtilaf bulunmadığından davalı Mesut'un da bu hukuki ilişki bakımından 3. kişi konumunda bulunduğunun kabulünün hukuken mümkün olmadığını, mahkemenin bu anlamda tarafların iyiniyetli olup olmadığı, kimin haklı olup olmadığı gibi hususlarda inceleme zorunluluğunun da bulunmadığını, Kanunun amir hükmü gereği, mahkemece nihai karar verilinceye kadar mal kaçırmayı önlemeye yönelik hukuki bir müessesenin Kanunda belirtilen şartlarının oluşması ile ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğini, zaten Kanunun, daha sonra haksız çıkılması halinde ihtiyati haciz müessesine maruz kalan taraf yönünden de yasal hakları barındırdığını belirterek, açıklanan bu nedenlerle yerel mahkemenin ihtiyati hacze yönelik gerekçeli ara kararının kaldırılmasına, davalılar yönünden ihtiyati haciz...

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Uyuşmazlık, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası ile istenen ve ihtiyati haciz kararı talebinin reddine yapılan itiraz isteminden kaynaklanmaktadır. İİK 257 maddesi ''Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yerinde veya 3. Şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, borçlu takiplerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizleme, kaçırma veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar yada bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa ihtiyati haciz kararı verilebilir.'' İİK 258. Maddesi "İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur." hükmünü amirdir....

Esas sayılı ara kararı ile; " ...Dilekçe ve dosya içeriğine göre; davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin yargılamayı gerektirdiği, davanın konusunun para olduğu, bu nedenle ihtiyati tedbire konu araçlar ile taşınmazların dava konusu olmadığından reddine, ihtiyati haciz talebinin ise mevcut dosya ve delil durumu, talep edilen miktarın ihtiyati haciz istenilecek nitelikte olmayıp, dava miktarı da göz önüne alındığında ihtiyati hacze konu olmasının hayatın olağan akışına aykırı olması nedeniyle reddine karar verilerek; 1-Davacı tarafın İHTİYATİ HACİZ ve İHTİYATİ TEDBİR taleplerinin REDDİNE, " ara karar kurulduğu anlaşılmıştır....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;dava konusu olan ve müvekkil kurumun dolayısıyla kamunun zararına yol açan somut olayda zararın haksız fiilden kaynaklandığını, zira davalıların illegal yollarla düzenlenen rapor ibraz ederek haksız ve yersiz ödemeye neden olmalarının haksız fiil teşkil edeceğinin izahtan vareste olduğunu, bu bağlamda tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarihte muaccel hale geldiğini, bu bakımdan ihtiyati haciz talep tarihinde vadesi gelmiş yani muaccel bir alacağın söz konusu olduğunu, bu bakımdan başkaca herhangi bir ek koşula bakılmaksızın ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar vermek gerekirken reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, İstanbul Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinden gelen 17/12/2020 tarihli 4245 sayılı yazı ve 06/04/2021 tarihli 1419 sayılı yazı ile sağlık kurulu raporunun hastanelerince verilmediğini, kişinin hastaneye hiç müracaatının bulunmadığını, raporun arkasındaki hekimlerin...

    Dosyada bulunan bilgi ve belgeler de nazara alındığında haksız fiil (yaralanma) tarihi itibarıyla davacının maddi ve manevi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir. Somut uyuşmazlıkta, zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Haksız fiil (ölüm-yaralanma) tarihi itibarıyla davacının tazminat alacağı muaccel hale gelmiştir. İhtiyati haciz talep edilen davanın açıldığı aşamada, zararın miktarının net olarak belirlenmesini beklemek hakkaniyetle bağdaşmaz....

      UYAP Entegrasyonu