"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve ipoteğin fekki davasının mahkemenin yetkisizliği sebebiyle reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin ipotekli taşınmazı satın aldığı eski malik... ile davalı arasında tarafların ileride akdedeceği Bayilik sözleşmesine esas olmak üzere imzalanan 15.05.2007 tarihli ön sözleşmenin Rekabet Kurumu'nun mevzuatı ile 15.05.2012 tarihinden itibaren geçersiz hale geldiği halde taşınmaz üzerindeki teminat ipoteğinin kaldırılmadığını ileri sürerek ipoteğin fekki ile davalı ile eski malik... arasındaki 15.05.2007 tarihli bayilik ön sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu hukuki açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde: Davacının iş bu davadaki talebi, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle ipoteğin fekki istemine ilişkindir. TTK'nın 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Davanın konusu (müddeabih), dava dilekçesindeki talep sonucuna, yani neticei talebe göre belirlenir. Neticei talebin bir para alacağının tahsili veya tazminat olduğu durumlarda, arabulucuya başvuru yapılmış olması dava şartıdır. İpoteğin fekki talebi bu kapsamda değerlendirilemez. Çünkü, ipoteğin fekki talepli davalarda, bir miktar alacağın tahsili talebi yoktur. Yani, ticari dava niteliğindeki ipoteğin fekki davalarının açılabilmesi için arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesinin karar gerekçesi bu nedenle usul ve yasaya aykırıdır....
Dairesinin 14/9570 Esas-18/1194 Karar nolu kararı ile 06/02/2018 tarihinde iptal edildiğini, davacı 20/05/2015 ve 22/06/2015 tarihinde ipoteğin fekki talepli başvurduğunda ilgili yönetmelik maddesi halen yürürlükte idi ve Hesap İşletim Ücreti Kredilerin kullandırılması için zorunlu giderlerden kabul edilirken dolayısı ile o tarihte hesap işletim ücreti adı altında bakiye borcun bulunması sebebiyle davalı banka ipoteği fekketmesi söz konusu olamayacağını, hesap işletim ücreti ile ilgili düzenlemenin iptalinden sonra, ipoteğin fekki talebi ile bankaya başvurabilecekken ipoteğin fekki davası açmasının davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti doğmasına sebep olduğundan davalı bankanın bu davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, bu nedenlerle davalı banka aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığını bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....
Yerel Mahkeme kararında teminat veren acente ve yapılan acentecilik sözleşmesinin tarafı Sınmaz Sigorta Aracılık Hizmetleri Ltd. Şti. olmasına ve yeni ipoteğin bahsi geçen şirketçe verilecek olmasına rağmen pasif husumet nedeniyle reddine dair karar verilmesi kabul edilemez. Her halde ipotek acente lehine kurulmuştur ve ipoteğin fekki davası, dava konusu itibariyle ipotek verilen acente sözleşmesinin tarafları ve ipotekli taşınmazın maliki olacaktır. Acentenin davanın dışında tutulması, bizim davamızın da haklılığını kanıtlamaktadır. İpoteğe konu taşınmazın, bir alacağın teminatı olması karşısında acentenin dava dışında tutulması, ipoteğin de teminat olmaktan çıktığı anlamına gelmekte, ipoteğin terkini gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle Sayın Yüksek Mahkemenize başvurmak gerekmiştir. Sonuç Ve İstem Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle, Yerel Mahkeme tarafından davalı Sınmaz Sigorta Aracılık Hizmetleri Ltd....
Dairesinin 14/9570 E., ve 18/1194 K. sayılı kararı ile 06.02.2018 tarihinde iptal edildiğini, davacının 20.05.2015 ve 22.06.2015 tarihlerinde bankaya ipoteğin fekki talepli başvurduğunu, bu tarihlerde ilgili yönetmelik maddesinin yürürlükte olduğunu, hesap işletim ücretinin kredilerin kullandırılması için zorunlu olan giderlerden kabul edildiğini, dolayısı ile o tarihte hesap işletim ücreti adı altında bakiye borcun bulunması sebebiyle müvekkili bankanın doğal olarak ipoteği fekkinin söz konusu olamayacağını, davacının hesap işletim ücreti ile ilgili düzenlemenin iptalinden sonra ipoteğin fekki talebi ile bankaya başvurabilecekken ipoteğin fekki davası açmasının davalı aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücreti doğmasına sebep olduğunu, müvekkili bankanın bu davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, müvekkil aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. C....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ...’ın çekmiş olduğu krediye kefil olduğunu, bu nedenle taşınmazlarına ipotek konulduğunu, söz konusu kredi borcu kapatılmasına rağmen ipoteğin haksız olarak kaldırılmadığını ileri sürerek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıya ait taşınmazlar üzerine müvekkili banka lehine 19.08.2004 tarihinde 60.000 TL bedelle 1.derecede ve süresiz ipotek tesis edildiğini, bu ipoteğin ...’ın bankaya olan asli ve kefaleten tüm borçlarının teminatını teşkil etmek üzere düzenlendiğini, ...’ın bankaya olan riskinin halen devam ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2016/20510 Esas sayılı icra takip dosyası ve Bafra İcra Müdürlüğü'nün 2016/1254 Talimat sayılı dosyası ile satışa çıkarılmış ve satış günü alınmış bulunduğundan telafisi zor sonuçların önüne geçebilmek için icra takiplerinin dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir konularak durdurulmasına, davacının borçlu olmadığının tespitine, haksız ve hukuka aykırı başlatılan icra takibinden dolayı alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dava konusu taşınmazlar üzerine konulan ipoteğin fekkine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Noterliğinde akdedilen 27.11.2008 tarih 36792 yevmiye nolu finansal kiralama sözleşmesine dayanan ipoteğin geçersiz olduğunu, zira bu sözleşmede Dolar endeksinin baz alındığını, iş bu davaya konu ipoteğin ise Euro üzerinden tescil edildiğini, bu sözleşmenin müvekkiline ait taşınmaz aleyhine dermeyan edilen ipotek hakkının konusunu oluşturmadığını, ayrıca ipotek konusu alacağın muayyen olması gerektiğini, somut olayda dava dışı borçlu ile davalı arasında cari hesap ilişkisinin bulunmadığını, 36792 yevmiye nolu sözleşmenin davacının muvafakati alınmaksızın imzalandığından muayyen olmayan bir borç ilişkisi yarattığını, Mahkeme tarafından haksız bir şekilde itirazlarının reddedildiğini, dosya kapsamında farklı bir bilirkişi heyetinden yeniden rapor alınması gerekmekteyken hatalı bilirkişi raporuna dayalı hüküm kurulması hukuka ve yasaya aykırı olduğundan mahkeme kararının kaldırılmasını,ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. C....
Asliye Ticaret Mahkemesi Davacı vekili tarafından hasımsız olarak açılan ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde alacaklı ... SA vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı ipoteğin fekki talebinde bulunmuştur. İpoteğin fekki talebi kural olarak menfi tespit talebini de içerdiğinden dava konusu meblağ üzerinden harç alındıktan sonra lehine ipotek tesis edilen kişilere, ölmüşse mirasçılarına husumet yönetilerek ipotek verenin sorumluluğunun devam edip etmediği hususu üzerinde de durulup verilecek uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
hakkının fekki için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....