Şti.’nin asaleten ve kefaleten borçlarının teminatı olarak tesis edildiğini, müvekkilinin ipoteğe konu taşınmazı 19/02/2009 tarih ve 1193 yevmiye no ile dava dışı ...dan satın alarak tapuya tescilini yaptırdığını, herhangi bir borç ve riskin kalmadığını ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasına (fekkine) karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin dava dışı... tarafından dava dışı ... Ltd. Şti’nin asaleten ve kefaleten doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olarak tesis edildiğini, dava dışı şirketin müvekkili nezdinde başkaca borcu ve riskinin bulunup bulunmadığı araştırılmadan ipoteğin kaldırılmasının mümkün olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir....
, ipoteğin fekki işlemlerinin yapılmadığını, müvekkili tarafından Ankara ......
tan üzerinde... lehine ipotek bulunan taşınmazı satın aldığını, ipoteğin kaldırılması için banka müdürü davalı ... ile Müdür Yardımcısı ...'nin belirttiği bedelin anılan davalılara bırakıldığını, ancak ipoteğin kaldırılmadığı gibi bu süreçte davalı ... lehine kredi çalışmaları yapıldığını belirterek, ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili; davacının elden ödeme yaptığı iddiasının doğru olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Davalı ...; davanın reddini istemiştir. Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; yargılama aşamasında dava konusu ipotekli taşınmazın ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan icra takibi nedeniyle ihale sonucu davadışı 3. kişiye satıldığı, ipoteğin fekki yönünden davanın konusuz kaldığı, davacı yargılama aşamasında davasını bedel davasına dönüştürdüğünü beyan etmiş ise de usulüne uygun olarak açılmış bir eda davasının bulunmadığı, ...'...
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davası hakkında Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen davanın kabulüne yönelik 2016/753 esas ve 2017/122 karar sayılı ve 21.02.2017 tarihli hükme karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda Ankara BAM 21....
nun müvekkili şirketteki ortaklığının 20.06.2016 tarihinde ipotek senedinin imzalandığı 22.11.2016 tarihinden yaklaşık beş ay önce sona erdiğini, dolayısıyla davalı bankanın haksız, hukuka aykırı ve keyfi olarak ipoteği kaldırmaması nedeniyle müvekkillerinin maddi olarak büyük zarara uğradığını, bu nedenlerle fazlaya dair talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla görevini yapmayan sorumlular hakkındaki her türlü şikayet hakları saklı kalmak kaydı ile davalının haksız, hukuka aykırı ve keyfi hareketi nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu maddi zarara karşılık olmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10,000,00-TL'nin ihtarname tarihi olan 07.03.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı ------------- cevap dilekçesinde, usul ve yasaya aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. --------------------- görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gönderilmiştir. Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davada istem, davacı ile davalı ---------------- arasında yapılan anlaşma gereğince mülkiyeti tapuda davacı adına devir ve tescil edilen dava konusu konut niteliğindeki taşınmazların üzerindeki iddiaya göre hukuka aykırı tesis edilen ipoteklerin fekki yani hukuki ayıbın giderilmesi istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut dava konusu taşınmazlara ait tapu senetleri ve tapu kayıtlarının incelenmesinde; dava konusu taşınmazların davacı adına tescil edildikleri anlaşılmaktadır. Bu haliyle davalı yüklenici vaad ettiği şekilde hukuki ayıpsız bir taşınmaz devir etmemiş, ayıpsız teslim ve devir yükümlülüğünü yerine getirmemiştir....
Dava ipoteğin fekki davası olup, dava açıldıktan sonra davalı banka tarafından ipotek fek edildiği için konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına davalının yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 58. maddesine göre ipoteğin fekki için ödenmesi gereken harcın mükellefi ipoteğin fekkinden yarar sağlayacak olan taşınmaz sahibidir. Davacı taşınmaz sahibi davalı bankaya ipoteğin fekki gerektiğini belirterek yazılı olarak fek talebinde bulunmuş davalı banka makul sürede ipoteği fek etmediğinden işbu dava açılmıştır. Davalı banka, davacıya ipotek fek harcını yatırması halinde ipoteğin fek edileceğini bildirdiğini savunmuş ise de bu savunmasını ispatlayamamıştır. Bu durumda davalı banka davanın açılmasına sebebiyet vermiş ve dava devam ederken fek harcı davacı tarafından yatırılmak suretiyle ipotek davalı banka tarafından fek edilmiştir....
e kullandırdığı her bir kredi için ayrı ayrı ipotek işlemi yapmış olduğu halde sonradan bu kredi işlemlerinden müvekkilini sorumlu tutmasının kabul edilemez olduğunu, davalı bankanın haksız kazanç peşinde olduğunu belirterek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili banka ile... arasında kredi ilişkisi bulunduğunu, dava konusu ipoteğin adı geçenin müvekkili bankaya olan doğmuş ve doğacak tüm kredi borçlarının 65.000 TL'sine kadar teminat olması için verildiğini, ...'in halen müvekkili bankaya çeşitli kredilerden dolayı borçlu olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, dava konusu taşınmazı davacının 08.11.2007 tarihinde ipotek borcu ile dava dışı...'...
Mahkemece açılan davanın 3.kişinin borcu için verilmiş ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipte satış sonucu elde edilecek paranın davalılara ödenmemesi istemine dayandığı yani bir anlamda menfi tespit davası olduğu Yargıtay ilamında da belirtildiği üzere ipotek taşınmaz üzerinde bir hak doğurduğundan , bu hakkın ortadan kaldırılmasını amaçlayan ipoteğin fekki davasının HUMK.nun 13.maddesinde düzenlenmiş bulunan kesin yetki kuralına göre taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerektiği, bu hususun kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle mahkemece re’sen gözetileceğini, bu durumda ipoteğin fekki niteliğindeki davada İzmir İli Karşıyaka İlçesinde bulunan taşınmazdaki ipotek nedeniyle dava açılmış olduğundan, mahkemenin yetkisizliğine, dava dilekçesinin HUMK.nun13.maddesi gereğince yetki yönünden reddine, karar kesinleştiğinde ve istek halinde dosyanın yetkili Karşıyaka Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ipoteğin fekki isteğine ilişkin olup; Dosya içeriği ve toplanan deliller incelendiğinde uyuşmazlığın esasını çözmeye yeter araştırma ve inceleme yapılmadığı anlaşılmakla; Öncelikle, Serik Tapu Müdürlüğünden 24.09.2019 saat: 14.00 deki randevuya dayanak 24490 nolu başvuru istem belgesi, buna dayanak bilgi ve belgeler ile işlem sonucunun istenilmesi; Davacı vekiline, Serik 4....