Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerdir. Bunların zarar ile ilgisi bulunmamaktadır. Özel olarak adam tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderler zarar kapsamına dâhil edilemez. TTK'nun 1472. Maddesine göre, davacı sigorta şirketi, sorumlulara, halefiyet ilkesi gereği, sigortalısının başvurabileceği, talep edebileceği miktarda başvurabilecektir....

    Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile 69.500,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 29/11/2008 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,( davalı ...Ş. açısından sigorta limiti ile sınırlı olarak ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte)davacı tarafın manevi tazminat talebinin kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 29/11/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ... Oto Yedek Parça Tic. Ltd. Şti.'...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 21/03/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14/06/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, kararı davalı temyiz etmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 17/05/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/04/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ve davacı tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Davalının temyiz istemi bakımından; Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, kararı taraflar temyiz etmişlerdir. Davacı, davalının kendisine küfür ve hakaret etmesi nedeniyle 5.000,00 TL manevi tazminat istemiş, yerel mahkeme davanın 1.000,00 TL'lik kısmını kabul etmiştir. Karar yasal süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmişse de, temyize konu miktar, yerel mahkemenin karar tarihi ve HUMK'nun 427. maddesi gereğince 1.690,00 TL'yi geçmediğinden kesindir....

          Dava, davalı küçüğün haksız fiilinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, dosya kapsamından davanın haksız fiil faili olan davalının babası olan davalı ... aleyhine, 4721 sayılı MK'nın 369. maddesine dayanılarak ev başkanı sıfatıyla açılmış olduğu anlaşılmaktadır. Fiil ehliyetine sahip bulunmayan küçükler tarafından haksız fiil işlenmesi durumunda küçük, TBK'nın 47. maddesi uyarınca haksız fiil faili olarak, anne ve babası ise TMK'nın 369. maddesi uyarınca ev başkanı olarak zarar görene karşı sorumludurlar. Taraf ehliyeti, bir davada davacı veya davalı olarak bulunabilme yeteneğidir. HUMK’nun 38. maddesine göre “Davaya ehliyet TMK ile tayin olunmuştur. “ Taraf ehliyeti medeni hukuktaki “hak (medeni haklardan istifade) ehliyeti ile özdeştir ve hak ehliyetine sahip her gerçek ve tüzel kişi, davada taraf olabilme ehliyetine sahiptir. TMK 8. maddesine göre “Her insanın hak ehliyeti vardır....

            Somut olayda uyuşmazlık, haksız fiilden kaynaklanmakta olup, davacı sigorta şirketi tarafından, 6102 sayılı TTK'nın 1472. (6762 sayılı TTK'nın 1301) maddesi uyarınca halefiyet yoluyla, sigortalısına ödediği tazminatın, haksız fiil nedeniyle sorumlu tutulan davalılardan rücuan tahsili talep edilmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı sigorta şirketinin, sigortalısının halefi olarak açtığı davanın 6100 sayılı HMK'nın 2/1. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince, Eskişehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17/12/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

              GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, davacı şirkete ait araçla , davalıya ait aracın trafikte seyir halinde iken karşılıklı kazaya karışması nedeniyle haksız fiil kapsamında talep edilen hasar masrafı, değer kaybı ve kazanç kaybının davalı yandan kusuru oranında tahsili istemidir. Aydın Asliye Ticaret Mahkemesi ile Söke 1.Asliye Hukuk Mahkemesi arasında HSK'nun 7.7.2021 tarihli 608 sayılı kararı ilgi tutularak karşılıklı olarak görevsizlik/gönderme kararları verilmiş, yargı yerinin belirlenmesi için dosya Dairemize gönderilmiştir. Somut olayda; Dava, davacı şirkete ait araçla , davalıya ait aracın trafikte seyir halinde iken karşılıklı kazaya karışması nedeniyle haksız fiil kapsamında talep edilen hasar masrafı, değer kaybı ve kazanç kaybının davalı yandan kusuru oranında tahsili istemidir. Taraflar arasında ticari ilişki yoktur, davacı şirket olup tacir sıfatı bulunuyor ise de davalılar gerçek şahıs olup tacir sıfatı bulunduğuna dair delilde ileri sürülmemiştir....

                vdl. aleyhine 12/12/2007 gününde verilen dilekçe ile asıl ve karşı dava haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 16/07/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı-karşı davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı-karşı davacılar ..., ... ve ...'in tüm, davalı-karşı davacı ...'in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davalı-karşı davacı ...'in diğer temyiz itirazına gelince; Asıl ve karşı dava haksız fiil nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir....

                  Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir BK.nun 41. maddesinde haksız fiil tanımlanmış, 60. maddesinde de haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan zararın tazmini istemi ile açacağı davaların, zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren 1 ve herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi bulunduğu belirtilmiştir....

                    Ayırt etme gücüne sahip küçükler, haksız fiillerinden doğan zarardan sorumludurlar. Fiil ehliyetine sahip bulunmayan küçükler tarafından haksız fiilin işlenmesi durumunda sorumluluk iki çeşittir. Küçük Borçlar Kanunu uyarınca haksız fiilin faili olarak, anne ve babası ise Türk Medeni Kanununun 369. maddesi uyarınca ev başkanı olarak zarar görene karşı sorumludur. Her iki sorumluluk da birbirinden farklı hukuki nedenlere dayalı olup, zarar gören küçüğe ve ev başkanına karşı birlikte veya ayrı ayrı davalar açabilir. Aynı zarardan her ikisi de kendi malvarlıkları ile ayrı ayrı sorumlu olurlar. Davanın hukuki sebebinin belirlenmesi, hakimin görevlerindendir. Davacıların zarara uğramasına yol açan haksız fiilin gerçekleştiği tarihte, haksız fiili geçekleştiren çocukların ergin olmadığı anlaşılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu