Belediye Başkanlığı vekili; davacının maliki olduğu 114 ada 3 parsel sayılı taşınmazın hemen bitiminde bir çeşmenin olduğunu bu çeşmenin eskimesi ve kullanım özelliğini yitirmesi sebebiyle yıkılarak yeni çeşmenin yaptırıldığını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kabulüne, davalı ... Belediye Başkanlığının davacı ... Bankası A.Ş’ye ait ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 114 ada 3 parsel sayılı taşınmaza 12.11.2015 havale tarihli teknik bilirkişi ...'a ait raporda sarı renk ile gösterilen 1,89 m²’lik alana yapmış olduğu müdahalenin menine, aynı raporda gösterilen çeşmenin yıkılmasına ve eski hale iadesine, yıkım ve eski hale getirme masrafı olan 606,78 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına, karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; müdahalenin meni, kal, eski hale getirme talebine ilişkindir. 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.02.2002 gününde verilen dilekçe ile tapulu taşınmaza müdahalenin meni ve kal, davalı .... vekili tarafından açılan karşı dava da taşkın inşaat nedeni ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davalı ...... hakkındaki davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, davalı ... .....'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.02.2002 gününde verilen dilekçe ile tapulu taşınmaza müdahalenin meni ve kal, davalı ... ... vekili tarafından açılan karşı dava da ... inşaat nedeni ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davalı ... ... hakkındaki davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, davalı ... ...'...
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. Gerek mülkiyet hakkı sahibi ve gerekse başka bir hakka dayanarak mülkiyet hakkı sahibinden taşınmazı belirli bir süre elinde tutma hakkı kazanmış kişiler, mülkiyet hakkının ve sözleşme ile edindiği hakkın kendisine sağladığı yararlanmalar için üçüncü kişilerin engellemeleri karşısında yargı yolu ile hakkın korunmasını isteyebilirler. Bu hak, mülkiyet ve sözleşmeye dayanan şahsi hakkın varlığı süresince mütecavizi fiilen defetme hakkı biçiminde olabileceği gibi, müdahalenin sürekliliği halinde yargı yolu ile de istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.07.2007 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin men'i ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.11.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, el atmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Davalı kesin hüküm bulunduğunu iddia ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı, kendisine ait 7546 parsel sayılı taşınmaza 6822 parsel sayılı taşınmaz maliki olan davalı tarafından taş yığmak ve garaj yapmak suretiyle yapılan müdahalenin menini ve kal istemiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki müdahalenin meni, kal, eski hale getirme, zararın tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 14. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/139 E. - 2018/43 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, müdahalenin meni, kal, eski hale getirme, zararın tazmini istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın pasif husumet yokluğundan reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Aynı şekilde, masrafları talep bakımından da kötü niyetli haksız zilyet, iyi niyetli haksız zilyede göre daha elverişsiz bir konumda bulunmaktadır (TMK. mad. 994, 995). Ecrimisil gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere hak sahibinin kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı ve birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira bedeli, en fazlası mahrum kalınan gelir kaybı karşılığı zarardır....
Başka bir anlatımla, davacının haksız işgal tazminatı talebi, davacının taşınmazda mülkiyet sahibi olduğu dava tarihinden geriye dönük 5 yıla ilişkin olduğundan yargılama aşamasında mülkiyetin el değiştirmesi, bu talep açısından davacının aktif dava ehliyetini ortadan kaldırmaz. Hal böyle olunca; ecrimisil talebi yönünden işin esasına girilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken aktif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Davacının elatmanın önlenmesi ve kal talebi yönünden ise, Yargıtay ve Dairemizin kökleşmiş uygulamalarına göre HMK'nin 125/2 maddesi gereğince dava konusu taşınmazı devir alan yeni malike resen tebligat çıkartılması gerekmektedir....