WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, şirketin haklı nedenle fesih ve tasfiyesi talebine ilişkindir. Mahkemece 6102 sayılı ... 531/1 maddesi uyarınca şirketin feshi yerine davacıya ayrılma akçesi ödenmesi suretiyle ortalıktan çıkarılmasına karar verilmiştir. Ancak, davacı 12.03.2014 havale tarihli dava dilekçesinde ve yargılama aşamalarında, davalı şirket yönetim ve denetim kurulu üyelerinin yüksek ücretler aldıkları, adı geçen üyelere ve diğer ortaklara usule uygun olmayacak şekilde araç tahsisi yapıldığı, bu suretlerle şirket net karının düştüğü, yönetim ve denetim kurulu üyelerinin kötü niyetli olarak kendisinin yönetim ve denetime katılmasını engelledikleri iddiasına dayalı olarak şirketin haklı neden ile feshini istemiş ise de, ileri sürülen iddialar 6102 sayılı ... 553. madde ve devamında belirlenen sorumluluk davasının konusunu oluşturacağından, şirketin feshi için haklı neden olarak değerlendirilemez....

    almak istediğinde tehdit ve cebirle karşılaştığını, davalı tarafından darp edildiğini ve ceza dosyasında davalının sanık sıfatıyla yargılandığını, taraflar arasında davalının tutumları sonucu husumet ve anlaşmazlığın hat safhada olduğunu, ortak malların idaresinde anlaşmazlık sonucu da Bodrum Sulh Hukuk Mahkemesi' nde 2011/628 E. sayılı ortaklığın giderilmesi davası açıldığını ve derdest olduğunu belirterek, şirketin haklı nedenlerle feshine, fesih kararıyla birlikte şirket tüzel kişiliğinin tasfiyesi için tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    San. ve Tic. A.Ş.'nin de var olduğunu, bu şirkette de ortaklar arasında ihtilafların yaşandığını ve davaların açıldığını (bilgi edinme davası, icra dosyası, itirazın iptali davası ve şirketin feshi davası), ortaklar arasında uzun süredir devam eden ihtilaflar nedeniyle haklı sebeple şirketin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP Davalı tarafa dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya karşı cevap verilmediği, davalı vekili duruşmadaki beyanlarında özetle; haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, müvekkili şirket ve dava dışı şirket hem okul işleri yönünden hem de inşaat işleri yönünden maddi olarak zor bir dönemden geçtiğini, bu nedenle tedbir kararına karar verilmesi halinde bu hususun dikkate alınarak değerlendirme yapılmasını, rapora itirazlarını tekrar ettiklerini, bu nedenlerle davanın reddini istemiştir....

    DAVA : Ticari Şirketin fesih ve tasfiyesi DAVA TARİHİ : 31/12/2021 KARAR TARİHİ : 20/04/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 25/04/2022 Mahkememize açılan Ticari Şirketin fesih ve tasfiyesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda; İDDİA Davacı vekili, ...olarak açmış olduğu iş bu dava ile müvekkili ... ile dava dışı...'ın Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün 8064 sayılı 09 Mayıs 2012 tarihli ticaret sicil gazetesinde yayımlanan ilana göre Eraz Bilişim Teknolojileri İnternet Danışmanlık Pazarlama ve Ticaret Limited Şirketi'ni kurdukları, ilk 10 yıl süre ile ... ve...'...

      Asliye Ticaret Mahkemesinin ... esas sayılı dosyası yönünden sınırlı olmak kaydıyla ve TTK'nun 547/1-2 maddesi uyarınca ek tasfiye işlemleri sonuçlandırılıncaya kadar ihyasına karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce ihya edilen davalı şirkete ve atanan kayyıma yeniden tebligat yapılmış, davayı takip etmedikleri gibi herhangi bir cevap da vermemişlerdir. Dava, TTK'nun 636/3 madde gereğince açılmış haklı sebeplerle limited şirketin feshi ve tasfiyesi davasıdır. TTK'nun 636/3 maddesi haklı sebeplerin varlığında her ortağın mahkemeden şirketin feshini talep edebileceğini düzenlemiş olup, TTK'nun 245 maddesinde örnekleme yolu ile haklı sebepler düzenlenmiştir....

        Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafın “Şirketin haklı nedenlerle feshi ve tasfiyesi mümkün olmadığında davacı payının bedelinin ödenerek ortaklıktan çıkarılması ve şirkete kayyum atanması” taleplerinin hukuk düzeninin koruduğu değerlere uygun olmayıp, hakkın kötüye kullanımını içermesi nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, bir sermaye şirketi olan anonim şirketin devamlılığı ve faaliyetlerini sürdürmesi esas olup, bir ekonomik değeri olan şirketin feshi yerine şirketi ayakta tutacak diğer alternatif yolların hâkim tarafından değerlendirilmesinin TTK’nın öngördüğü bir zorunluluk olduğunu, anonim şirketlerin feshi, istisnai bir çözüm yolu olup, şirket tüzel kişiliğini sona erdirmesi nedeniyle son çare olarak uygulanması gerektiğini, nitekim TTK md. 531’in, mahkemenin fesih yerine duruma uygun düşen başka bir karar verebileceğini ifade etmekte olduğunu, haklı sebeple fesih hakkının, anonim şirketten çıkma ve çıkarılmanın söz konusu olmadığı da dikkate alındığında azınlık pay sahiplerine...

          de bulunulmadığı tespit edilmiş olmakla davalı şirketin dava tarihi itibariyle haklı nedenle fesih ve tasfiyesi talebinin kanıtlandığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. 6102 sayılı TTK 531. maddesi gereğince haklı sebeplerin gerçekleşmesi halinde mahkeme tarafından fesih yerine, davacı pay sahiplerine, paylarının karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerlerinin ödenip davacı pay sahiplerinin şirketten çıkarılmalarına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme karar verilebileceği ön görülmüş ve davacı tarafça bu yönde talepte bulunulmuş ise de davalı şirketin aktifinde yer alan taşınmaz dışında davacı azınlığın çıkma payını ödeyebileceği başkaca bir mal varlığı bulunmadığı, bir başka ifade ile davacıların çıkma payının ödenebilmesi davalı şirkete ait tek mal varlığı olan taşınmazın satışı yapılmaksızın mümkün görülmediğinden bu durumun şirketin fiilen tasfiyesi sonucunu doğuracağı hususu gözetilerek şirketin haklı nedenlerle feshine ilişkin kanıtlanan davanın kabulüne...

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, 6102 sayılı Kanun'un 636 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca şirketin feshi, bu talep kabul edilmediği taktirde ortaklıktan çıkarılma istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6102 sayılı Kanun'un 636 ncı maddesinin üçüncü fıkrası. 3. Değerlendirme 1. Davacı ... şirket ortağı ve müşterek temsile yetkili müdür sıfatıyla davalı şirketin haklı nedenlerle feshi ve tasfiyesi isteminde bulunmuş, mahkemece yazılı şekilde şirketin feshi ve tasfiyesine, tasfiye memuru atanmasına ve tasfiye memuru ücretinin davacı tarafça karşılanmasına karar verilmiştir. Davası kabul edilen davacının yargılama giderlerinden ve şirkete atanan tasfiye memuru ücretinden sorumluluğu bulunmamaktadır. Tasfiye masraflarından davalı şirket sorumlu olup Mahkemece bu husus gözetilmeden davacının tasfiye memuru ücretinden sorumlu tutulması doğru olmamış kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir. 2....

              bittiğini, ancak adlarına tescillenen davalı şirketin ----- tescil işlemleri gerçekleşmiş olsa da ----- yaptığı yoklamalarda şirketin aktif olmadığının tespit edildiğini ve resen terk olarak yoklama tutulduğunu, kurulduğu tarihten bu güne kadar şirket üzerinden herhangi bir alış/satış veya banka, beyanname veya bildirimde bulunulmadığını, şirketin devamının ve amacının gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığını, bu durumun şirketin haklı nedenle feshine sebep oluşturduğunu, ayrıca ortağı ile de şirketin feshi ve tasfiyesi konusunda anlaştıklarını, şirketin herhangi bir vergi, ---- üçüncü kişilere bir borcu olmadığını, bu nedenlerle şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, limited şirketin haklı sebeplerle feshi talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 6102 sayılı Kanun'un 636 ncı maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....

                  UYAP Entegrasyonu