Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Dava, velayet görevinin kötüye kullanılmasından dolayı tapu iptali ve tescili istemine isteğine ilişkin olup Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin bozma ilamı üzerine hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen geçici 14. madde gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görev sorunu giderilmek üzere dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TAZMİNAT -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, asıl ve birleştirilen davalarda vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle tapu iptali ve tescil, karşı dava sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, tapu iptali ve tescil yönünden verilen önceki tarihli hüküm kesinleşmiş olup, temyize konu hüküm tazminata ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil KARAR Davacı, 19.06.2001 tarihinde ve tek yanlı olarak düzenlenen harici satış senedine tutunarak eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, vekaletin kötüye kullanılarak davacının zarara uğratıldığı gerekçesiyle tazminata hükmolunmuştur. Hüküm, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya öncelikle Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne gönderilmiş, 1. Hukuk Dairesi, mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, davanın harici satış sözleşmesine dayalı kişisel haktan kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğundan dosyayı 14. Hukuk Dairesi'ne göndermiştir. 14. Hukuk Dairesi ise davanın haricen satın alma iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğundan bahisle Dairemize göndermiştir. Mahkeme kararındaki nitelendirmeye ve hükmü temyiz edenin sıfatına göre görevli Dairenin (13.)...

        Davalı-karşı davacı, kayınvalidesinin 1980-1986 yılları arasında, kendisinin ise 1986 yılından bugüne kadar taşınmaza malik sıfatı ile zilyet olduğunu, 1980 yılında davalının davaya konu evi kayınvalidesine haricen sattığını, onun da 1986 yılında kendisine bağışladığını ileri sürerek, asıl davanın reddini savunmuş, karşı davasında ise uzun süreli zilyetlik nedeniyle davalı adına olan tapu kaydının iptali ve adına tescilini, bu mümkün olmadığı takdirde taşınmazın bedeli olan 20.000,00 TL’nin tahsilini istemiştir. Mahkemece, harici satıştan uzun süre geçtikten sonra dava açılması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğundan davacı-karşı davalının el atmasının önlenmesi davası ile davalı-karşı davacının tapu iptali-tescil ya da bedel davasının yasal şartları oluşmadığından, ayrı ayrı reddine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 07.05.2019 gün ve 2016/12052 Esas, 2019/4099 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı mirasçılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davalının ...'a ... 6....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalılar ile ortak miras bırakanları ... ...'un kendisini vekil tayin etmek suretiyle sağlığında malvarlığını mirasçıları arasında paylaştırmasını istediğini, bu amaçla çekişme konusu taşınmazları davalılara tapuda satış suretiyle gerçekte bedelsiz olarak temlik ettiğini, davalıların, miras bırakan tarafından kendisine temlik edilen taşınmazlara yönelik olarak açtıkları davanın kabulle sonuçlandığını ileri sürerek, tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalılar, davacının miras bırakana vekaleten yaptığı işlemin muvazaalı olduğunu ileri sürmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalılara yapılan temliki işlemin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 4 parsel sayılı taşınmazdaki 3 numaralı bağımsız bölümün intikal ve satış işlemlerini gerçekleştirilmesi ve bedelin kendisine ödenmesi için davalı ...'ı vekil tayin ettiğini, ancak vekilin malik olduğu payı rayiç bedelinin çok altında fiyata diğer davalı ...'na temlik ettiğini, davalıların akraba olduklarını ve iş birliği içerisinde olduklarını, vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını, kendisine ödeme de yapılmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

                Hakkın kötüye kullanılmış olduğunu kabul etmek için hakkın amacına aykırı olarak kullanılması ve hakkı kullananın bu kullanmada çıkarının olmaması gerekir. “Hak” tanımının “hukukun tanıdığı ve koruduğu menfaat” olduğunu hatırlayarak, bir hakkın kullanılması sırasında kullananın bu “hak”kı, amacına aykırı olarak ve korunacak bir “menfaat” olmaksızın kullanması durumunda biçimsel mantığa göre, bu durumda hukukun himayesini esirgemek gerektiği sonucuna varılır (AKYOL, s. 21). Şu hâlde bir hak, o hakkın tanınmasındaki amaca aykırı olarak kullanılırsa ve bu kullanmada kullanan bakımından menfaat yoksa veya çok küçük bir menfaat varsa, bu takdirde o hakkın kullanılmasından değil, hakkın kötüye kullanılmasından bahsedilir....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, velayet hakkının kötüye kullanılmasına dayalı tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, velayet hakkının kötüye kullanılmasına dayalı tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu