"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki il hakem heyeti kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı şirket, 30.9.2004 tarihli Hakem Heyeti Kararının iptalini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, Hakem Heyeti Kararının iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
DAVA : Hakem Kararının İptali DAVA TARİHİ : 29/12/2020 KARAR TARİHİ : 05/07/2021 KARAR YAZMA TARİHİ : 14/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan Hakem Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİ: Davacı Vekili Dilekçesinde; Müvekkili Büyükşehir Belediyesinin, Belediye Encümeni tarafından davalıya 17/08/2020 tarihli ve 022996 no'lu 1.250,00 TL cezalı hal resumu tutanağı ile cezalı hal rusumu ödemesi hususunda karar verdiğini, davalının bu karara ... Hakem Heyetine itiraz ettiğini, ... Hakem Heyetinin 16/12/2020 tarih ve 2020-6-00929 sayılı kararı ile müvekili tarafından uygulanan cezalı hal rüsumunun iptal ediliğini, kararın usule aykırı olduğunu belirterek... Hal Hakem Heyetinin 16/12/2020 tarihli 2020-6-00929 Karar sayılı kararına itirazlarının kabul edilerek kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP DİLEKESİ:Davalı davaya cevap vermemiştir....
Sigorta şirketince il tüketici hakem heyeti kararının iptalinin istendiği Bingöl asliye hukuk mahkemesince; sigortalının ikamet ettiği Ankara’daki evini su basması nedeniyle Bingöl’de açılan Bingöl tüketici hakem heyeti kararının iptali davasında Bingöl tüketici hakem heyetinin yetkisiz olduğu, yetkisiz olarak verilen kararın kaldırılması gerektiği, Ankara ilinde meydana gelen uyuşmazlığın Bingöl tüketici hakem heyetince sağlıklı sonuçlandırılamayacağından bahisle tüketici hakem heyeti kararının iptaline karar verilmiş ise de; sigortalının seçimlik hakkını kullanarak 6502 sayılı TKHK'nın 68/3. maddesi gereği Bingöl il tüketici hakem heyetine başvurmasında hukuka aykırılık olmadığından mahkeme gerekçesi yerinde olmadığı gibi, mahkemece davanın kabulü ile il tüketici hakem heyeti kararının iptaline karar verildiği halde, davalı tüketici aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gerekirken, Bingöl tüketici hakem heyeti uyuşmazlığı çözmede yetkili olmamasına rağmen davacı aleyhine...
DELİLLER : Samsun İl Hal Hakem Heyetinin 01/11/2018 tarih 2018-55-00898 karar numaralı karar sayılı hakem heyeti dosyası, feragat beyanı ve tüm dosya kapsamı. KANITLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKÇE: Mahkememiz önünde görülmekte olan dava hukuki niteliği itibariyle Hal Hakem Heyeti kararının iptali istemli hakem kararının iptali davasıdır. 5957 Sayılı Sebze ve Meyveler Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanunun 2/ç,10/1. maddelerinde belirtildiği üzere, İl Hal Hakem Heyeti, üreticiler ile meslek mensupları arasında veya meslek mensuplarının kendi aralarında çıkan uyuşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla kurulmuş olup, somut olayda davacı Samsun Hal Hakem Heyetinin 01/11/2018 tarihli kararının iptali amacıyla mahkememize başvurmuş olup dilekçesinde davalı olarak ....ni göstermiştir....
Davacı tarafından 31/01/2020 tarihinde toplam 17.128,88 TL para cezasının iptali için Muğla İl Hakem Heyetine başvurmuştur. Muğla Hal Hakem Heyetinin 16/07/2020 tarih 2020/20- 48- 00441 sayılı kararı ile cezalı hal rusum tutanaklarının mevzuata uygun düzenlendiği kanısına varıldığı gerekçesi ile davacının şikayetinin reddine karar verilmiş, bu karar davacı şirkete 28/07/2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. İDM uyuşmazlığın hal hakem heyetinin görev alanın girmediği gerekçesiyle, hal hakem heyeti kararını iptal etmiştir. Davacı şirket olaylar kısmında Muğla İl Hakem Heyeti kararının iptalinden söz etmekle birlikte sonuç ve istem kısmında bu karar yanında kesilmiş olan cezaların da kaldırılmasını talep etmektedir. (I) 6100 Sayılı HMK'nun 33. maddesi gereğince olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme mahkemeye aittir. Somut olayda davacının iki talebi mevcuttur....
Dava, hakem kararının iptali istemine ilişkin olup, mahkemece 10/03/2014 tarihli hakem kararı ile ek karar tarihine nazaran davanın süresinde açıldığı kabul edilerek, HMK.nın 439. maddesinde sayılan ve kararın iptalini gerektirir şartların mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın “Hakem kararının tavzihi, düzeltilmesi ve tamamlanması” başlıklı 437. maddesinin 4. bendi uyarınca “Taraflardan her biri, hakem kararının kendilerine bildirilmesinden itibaren bir ay içinde, karşı tarafa da bilgi vermek kaydıyla, yargılama sırasında ileri sürülmüş olmasına rağmen karara bağlanmamış konularda tamamlayıcı hakem kararı verilmesini isteyebilir. Hakem veya hakem kurulu, talebi haklı bulursa, tamamlayıcı hakem kararını bir ay içinde verir. İcap ederse, bu süre hakem veya hakem kurulunca en fazla bir ay uzatılabilir.”...
iptal sebebi yapılamayacağı gerekçesiyle hakem kararının iptali isteminin reddine karar verilmiştir....
Belediyesi Başkanlığı aleyhine 03/12/2014 gününde verilen dilekçe ile hal hakem kararının iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07/06/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, hal hakem heyeti kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 5957 sayılı Kanun'un 10/5. maddesine göre Hal Hakem Heyetinin karar tarihi olan 2014 itibariyle değeri 56.018,00 TL'nin altında bulunan uyuşmazlıklarda, hal hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilam hükmündedir. Bu kararlar 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 20/11/2015 gününde verilen dilekçe ile hal hakem kararının iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 05/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, hal hakem heyeti kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 5957 sayılı Kanun'un 10/5. maddesine göre Hal Hakem Heyetinin karar tarihi olan 2015 itibariyle değeri 61.681,72 TL'nin altında bulunan uyuşmazlıklarda, hal hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilam hükmündedir. Bu kararlar 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir....
Somut uyuşmazlıkta davacı vekili, hakem kararına göre müvekkilinin ortaklıktan çıkmasına, çıkma payı ödenmesine karar verildiğini, davalı Şemseddin Petek'in müdürlük görevinden azli ile yerine kayyım atanması gerektiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davacının, davalı şirket ortaklığından çıkmasına dair 10.03.2014 tarihli hakem kararı alınmış, anılan kararın iptali için davalılarca İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesine açılan 2016/741 E, 2016/870 K sayılı davada hakem kararının iptali talebi esastan reddedilmiş, davacılar vekilinin kararı temyizi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 19.10.2017 tarih 2017/1992 E, 2017/518 K sayılı ilamıyla hakem kararına karşı süresi içinde iptal davası açılmadığı şeklindeki değişik gerekçeyle karar sonucu itibariyle doğru olduğundan onanmıştır....