Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; manevi tazminat taleplerinin davalının davacıya karşı hakaret, tehdit, şantaj ve iftira suçlarına dayandığını, dava dilekçesinde yer alan bu hususların mahkemece değerlendirilmeden karar verildiğini, ayrıca davalının davacıyı evli olduğu ve boşandıktan sonraki birlikte yaşadıkları dönemde bir çok kez aldattığını, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, tanık beyanlarının iddialarını doğruladığını, ceza davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini, böylece iftira hususunun ortaya çıkacağını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava; hakaret, tehdit, şantaj ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davranış sebebiyle manevi tazminat talebine ilişkindir....
Asliye Ceza mahkemesinin müvekkilin cezalandırılmasına karar verdiğini, kanun yolu sürecinin devam ettiğini, hükmedilen manevi tazminatın ölçüsüz, orantısız ve oldukça fahiş olduğunu, haksız ve mesnetsiz bir biçimde ikame olunan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; "... Davalının tartışmayı ikrar etmesi ve ceza dosyası içerisindeki deliller incelendiğinde davalının, manevi tazminatın dayanağı hakaret ve tehdit eylemlerini gerçekleştirdiği açıktır. Olayla orantılı ve davacı yönünden zenginleştirme oluşturmayacak miktarda olan manevi tazminat talebinin kabulüne ...DAVANIN KABULÜ ile 5.000,00 TL'nin 14/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,..." karar verilmiştir. Verilen karara karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/55 esas, 2013/161 karar sayılı dosyasında davacı ile davalının birbirlerine hakaret ettiklerinin tespit edildiği, ancak hakaretin öncelikle kimin tarafından edildiğinin belirlenememesi ve tehdit suçunun gerçekleştiğine ilişkin delil elde edilememesi sebebiyle her iki müşteki sanık hakkında açılan davadan ayrı ayrı beraatlerine karar verildiği gerekçesiyle davanın eddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasında manevi tazminat yönünden uyuşmazlık söz konusudur. Manevi zarar, kişinin psikolojik durumunda meydana gelen elem, acı ve ızdıraptır. Manevi tazminatın amacı, duyulan manevi acıyı yumuşatmak, bozulan dengeyi onarmak, teselli etmektir. Mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacının takıntısının hastalık boyutunda olduğunu, dosya içerisinde de bu durum ile ilgili raporlarının bulunduğu, davacının bulunduğu tutumlar nedeniyle bir çok sorun yaşadığını ve işsizliğine sebep olduğunu, aile huzurunun bozulması ve verilen kararın hak ve nasafet ölçüleri gereği hakka, hukuka ve vicdana, adalete uygun olmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın manevi tazminat talebi yönünden de reddine karar verilmesini istemiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Manevi tazminat ödetilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı ve oluşmuşsa, hükmedilen manevi tazminat tutarının dosya kapsamına ve olayın özelliklerine uygun olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hakaret, tehdit ve yaralama nedeni ile maddi ve manevi tazminat ödetilmesi istemine ilişkindir....
Asliye Ceza Mahkemesi kararının henüz kesinleşmediğini belirterek iddia edilenin aksine telefon, mail ve Facebook adresinden hakaret ve tehdit içerikli mesajlar gönderenin kendisi değil davacı olması sebebiyle haksız ve hukuka aykırı davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda özetle; davalının davacıya yönelik hakaret, tehdit ve basit yaralama suçundan mahkumiyet kararı mevcut olup, Facebook çıktıları ve dinlenen tanık beyanları ile hakaret, tehdit eylemleri sabit olmakla ceza dosyasının beklenmesinde fayda olmayacağından, davacı yararına haksız fiilden kaynaklanan manevi zararın ödetilmesi koşullarının oluştuğu kabul edilerek davanın kısmen kabulü ile 5.000TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 29/04/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eylemden kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 31/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylemden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalıların müvekkillerine karşı işlemiş oldukları tehdit ve hakaret suçları sebebiyle ... 5....
İlk derece mahkemesince; olay nedeniyle davacı yararına manevi tazminat için gerekli yasal koşulların oluştuğu, davalının tehdit ve hakaret suçlarından ceza davasının kesinleştiği ve ceza aldığı, ceza mahkemesi kararının bağlayıcı olduğu, ceza dosyası kapsamında alınan tanık ifadelerinde ve 11/12/2017 tarihli CD izleme tutanağına göre davalının davaya konu eyleminin sabit olduğu, davacının kişilik değerlerinin haksız biçimde ihlal edildiği belirtilerek 7.500,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir. Davalı istinaf dilekçesinde özetle; hükmedilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, tehdit ve hakaret sebebiyle manevi tazminat istemine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/04/2019 NUMARASI : 2017/56 ESAS, 2019/395 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat KARAR : İDDİA: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının Ankara 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/201 Esas sayılı dosyasından tehdit ve hakaret iddiasıyla ilgili olarak aleyhe açmış olduğu davada hakaret suçundan dolayı mükerrerlik sebebiyle red, tehdit suçundan ise beraat kararı verildiğini, davalının yapmış olduğu haksız şikayet sebebiyle yol masrafı olarak maddi zarara uğradığı gibi şikayetin kişilik haklarına saldırı teşkil etmesi nedeniyle manevi olarak da zarara uğradığını belirterek 2.000TL maddi, 8.000TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARŞI OY YAZISI Dava hakaret ve tehdit nedeniyle kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar Dairemiz çoğunluğunca onanmıştır. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...'in tehdit fiili nedeniyle 5,000 TL, davalı ...'in tehdit fiili nedeniyle 5,000 TL ve ...'in hakaret fiili nedeniyle 5,000 TL manevi tazminat talep etmiştir. Mahkemece; tehdit nedeniyle 1,000 TL ve hakaret nedeniyle 1,000 TL olmak üzere davalı ... aleyhine toplam 2,000 TL, hakaret için de ... aleyhine 1,000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacının davalı ...'ten hakaret ve tehdit için iki ayrı tazminat talebi, davalı ...'den ise tehdit için tek bir manevi tazminat talebi vardır....
Davacı; davalı ile arasında mevcut bulunan bir olay sebebiyle ifade vermek üzere aracına binerken davalının tehditlerde bulunduğunu ve arkasından tükürdüğünü, davalının haksız eylemleri nedeniyle kişilik haklarının zedelendiğini belirterek uğradığı manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; taraflar arasında meydana gelen olaylara davacının sebep olduğu, meydana gelen olaylar nedeni ile ruh bütünlüğünün bozulmadığı ve normal yaşamına devam ettiği gerekçesiyle manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğindeki ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/487 esas ve 2015/341 karar sayılı dosyasında davalının davacıya yönelik hakaret ve tehdit eylemleri nedeniyle cezalandırılmasına karar verildiği ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....