WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Davalının haksız fiil niteliğinde bir eylemi bulunup bulunmadığı, davacı yararına manevi tazminat ödetilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı, hükmedilen manevi tazminat tutarının uğranılan manevi zararı giderme amacına uygun olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hakaret ve tehdit nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava konusu olaya ilişkin davacı ve davalı hakkında, hakaret ve tehdit suçundan Ankara 39....

Davalı ise, davacı kiracının kira ve yakıt borcunu ödememesi nedeniyle aralarında çıkan tartışmada söylenen bazı sözlerin hakaret ve tehdit niteliğinde olmadığını, istemin aşırı olduğunu ileri sürerek istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Yerel mahkemece, davalının hakaret ve tehdit suçundan cezalandırılmasına ilişkin kararda, verilen cezadan indirim yapıldığı gözetilerek davalının 3.000,00 TL manevi tazminat ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir....

    Yukarda yapılan açıklamalar ışığında, tanıkların davalıların hakaret ettiklerini duymadıklarını beyanları doğrultusunda, hakaret nedeniyle manevi tazminat isteminin reddine yönelik karar doğruysa da, davacının aracında bulunan kendisi dahil dört bayanın davalıların saldırgan davranışları karşısında korkarak araçtan inmedikleri ve davalıların, davacı ve arkadaşlarını araçtan indirmek amacıyla araca verdikleri zararlar nazara alındığında, davalıların saldırgan davranışlarıyla tehdit eylemini gerçekleştirdiklerinin kabulü gerekir. Şu durumda, tehdit nedeniyle uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, reddine karar verilmesi doğru görülmemiş; hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan sebeplerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Şu halde; taraflar arasında gerçekleşen anlaşmalı boşanma davası sırasında tarafların karşılıklı olarak manevi tazminat talep etmeyeceklerini kararlaştırmış olmaları ve aile mahkemesince bu anlaşmaya istinaden boşanma kararı verildiği, tarafların bu şekilde aralarındaki ihtilafı nihai olarak çözdükleri ve ilişkilerini tasfiye ettileri, boşanma hükmünün de kesinleşmesi sebebiyle davacının bu kez aynı olaylara dayalı olarak manevi tazminat talep etmesi mümkün olmadığından manevi tazminat talebinin tümden reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        Somut olayda Alaşehir 1.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2018/65 Esas sayılı dosyasının incelemesinde; Alaşehir Cumhuriyet Başsavcılığının 16/01/2018 tarih ve 2018/67 Esas sayılı iddianamesi ile sanık Nihal hakkında silahla kasten yaralama, hakaret ve tehdit suçlarından, sanık Yaşar hakkında Alaşehir Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/149 Esas sayılı iddianamesi ile Basit Yaralama, Hakaret, Tehdit suçlarından cezalandırılması istemi ile kamu davası açıldığı yargılama sonucu sanık Nihal hakkında Yeter' e karşı silahla kasten yaralama, hakaret ve tehdit suçlarından TCK nun 125/1, 86/2, 106/1- 1. cümle, sanık Yaşar hakkında Havva'ya karşı kasten yaralama, hakaret ve tehdit suçlarından TCK nun 125/1, 86/2, 106/1- 1. Cümle uyarınca cezalandırılmalarına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği görülmüştür....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 2014 yılında evlendiklerini, 1 çocuklarının olduğunu, davalının ailesinin baskı yaptığını, davalının ailesini kabullenmediğini, hakaret ettiğini, sürekli kıskançlık krizi çıkarıp, hakaret ettiğini, küçük düşürdüğünü, abisi ile tehdit ettiğini, sürekli evi terk ettiğini, kendisi ve ailesini tehdit ettiğini, eltisine ailesini kötülediğini, çocuklara kötü davrandığını, en son hakaret edip tehdit ettiğini, evi terk ettiğini, ziynet eşyalarını yanında götürdüğünü, 05/12/2018'den beri ayrı yaşadıklarını, çocuğu görüştürmediğini, sürekli kendisine ve ailesine bu dönemde tehdit mesajı attığını belirterek TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, velayetin tarafına verilmesine, 50.000,00 TL maddi-50.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

        Bu düzenlemelere göre manevi tazminat tayin ve taktir edilirken manevi tazminatın 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı İBK'da belirlenen acı ve üzüntüyü gidermek, bir huzur ve tatmin duygusu yaratma amacı ile gelişen hukukta benimsenen zararları tamamlama ve denkleştirme ve aynı zamanda caydırıcılık işlevlerinin göz önünde bulundurulması gerekir. Tazminatı doğuran olayın işleniş biçimi, sonuçları, meydana getirdiği etkiler, kusur ve sorumluluk oranları, tarafların sosyal konumları, aile ilişkileri, yaptıkları meslekler, gelir durumları, gibi olgular da manevi tazminatın takdirinde etkili olan etmenlerdir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır....

        AHM'nin 08.10.2020 tarih, 2019/293 Esas, 2020/171 Karar sayılı kararı ile davalı T3 lehine 4.000,00- ₺ manevi tazminata hükmedilip, işbu dava dosyasında mahkemesi tarafından davacı müvekkili lehine 2.000,00- ₺ manevi tazminata hükmedilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak 10.000,00- ₺ manevi tazminat talebinin kabulüne karar verilmesini, şayet daire tarafından yeniden yargılama yapılması mümkün değilse, hükmün ortadan kaldırılarak yeniden karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesini karar verilmesi talepli olarak istinaf başvurusuna bulunmuştur. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE : Dava, haksız fiil (hakaret) iddiasına müstenit manevi tazminat davasıdır....

        Mahkemece maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin bir bölümünün kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vasisi tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının hakaret ve tehdit içeren sözleri ile kendisini gerek Emniyet teşkilatı personeli nezdinde ve gerekse toplum nezdinde küçük düşürmek, şaibeli bir konuma sokmak çabası içerisinde olduğunu iddia ederek uğradığı maddi ve manevi zararın ödetilmesini istemiştir. Davalı vasisi, davalının akıl hastası olduğunu, Adli Tıp Kurumu raporuna göre hastalığı nedeniyle kendi işlerini görmeye muktedir olmadığını ve fiili ehliyetinin bulunmadığını, dolayısıyla davalıya hukuken ve fiilen sorumluluk yüklenemeyeceğini belirtilerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

          xx numaralı hattan arayarak devamlı taciz etmeye, hakaret, tehdit ve küfürler yağdırmaya başladığını, müvekkilinin bu aramalara daha fazla dayanamayarak telefonları açmayınca ve hatta engelleyince davalıların, bu kez müvekkiline karşı mesaj yolu ile hakaret ve tehdit etmeye başladıklarını, davacının bu sebeple psikolojik sarsıntı yaşadığını, ölüm korkusu yaşadığını, il dışı tayin istediğini, davalılar hakkında şikayette bulunduğunu ve davalıların Yozgat 1....

          UYAP Entegrasyonu