Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hakaret eylemlerinin karşılıklı olması manevi tazminat isteminin tümden reddedilmesi için yeterli olmayıp sadece tazminat tutarının belirlenmesinde etkili olabilecek bir olgudur. Diğer yandan, davalının tehdit eylemi nedeniyle cezalandırılmasına ilişkin ceza mahkemesi kararı, Borçlar Yasası'nın 53. maddesi gereğince hukuk yargıcı yönünden bağlayacağı olup davacı yararına manevi tazminat takdirini gerektirir. Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilerek davacı yararına uygun bir tutarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, olaya uygun olmayan gerekçe ile isternin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/08/2015 gününde verilen dilekçe ile hakaret nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 24/05/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarının ihlali nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istem reddedilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, müvekkilinin ... valisi olduğunu, davalının sosyal paylaşım sitesi olan facebook hesabı üzerinden müvekkilini hedef alan ifadeler kullanması nedeni ile kişilik haklarının zedelendiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

      in 13.09.2011 tarihli ifadesinde “...5-6 ay öncesinde sanığın kendisinin çalıştığı pastanede oturduğu sırada oradan geçmekte olan bir şahsın "seni süründüreceğim, sana gününü göstereceğim" diyerek tehdit ettiğini...”beyan etmesine karşın, tarafları tanımadığı, bahsettiği olay ile zaman ve mekan olarak iddianamede tarif edilen eylemin uyuşmadığı, yargılamaya konu eylemin katılanın sanığa sarfettiği sözler değil, sanığın yürüyüş yolunda gördüğü katılana yönelttiği tehdit ve hakaret içerikli ifadeler olduğu nazara alındığında bu tanığın beyanlarına itibar edilemeyeceği, salt tazminat alacağı nedeni ile sanık hakkında dava açmış olmasının olay sırasında katılanın yanında olan diğer tanık ...'...

        Davacı, davalının halen kendisi ile evli olan eşi ... ile birlikte olduğunu, eşinin kendisini ve müşterek kızlarını terk ederek evden ayrılmış bulunduğunu, aradan beş yıl geçtikten sonra davalı ile birlikte kızlarını okuldan kaçırmak istediğini, davalının kendisine telefon açarak hakaret ve tehdit ettiğini bu nedenle işinden ayrıldığını, evini değiştirdiğini, maddi ve manevi olarak zarara uğradığını iddia ederek uğradığı maddi ve manevi zararlarının ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın usul ve esas yönlerden reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının maddi tazminat isteminin ispat edilememesi nedeni ile reddine karar verilmiş, manevi tazminat istemi yönünden, davalının davacıya yönelik tehdit ve hakaret eylemlerinden dolayı mahkum olduğu, davacının eşi ile birlikte kızını götürmek istediği anlaşıldığından 4.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir....

          İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, manevi tazminat istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasında işçi işveren ilişkisi olduğu, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamındaki davranışlar nedeni ile manevi tazminat istendiği gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... 32. İş Mahkemesince ise, kişilik haklarına saldırının, iş ilişkisinin sona ermesinden sonra gerçekleştiği gerekçesiyle karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4857 sayılı İş Kanununun 1/2. maddesinde “Bu Kanun, 4. maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir....

            Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. Dava ve karşı dava hakaret, hakaret ve iftira nedeni ile, birleşen dava hakaret yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararların ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece asıl dava ile birleşen dava yönünden istemlerin bir bölümü kabul edilmiş, karşı dava reddedilmiş; karar, taraflarca temyiz edilmiştir. Asıl davada davacı, davalı .... Parti .... milletvekili olan ...'ın seçim bölgesinde ... Parti 2. olağan kongresinde yaptığı konuşmada kendisine hitaben “...yalancı...... bir saatte 50 tane yalan söyleyen, çamur at izi kalsın mantığı ile siyaset yapan bir vekildir...v.b.” sözler sarf ettiğini, kişilik haklarına saldırı teşkil eden ifadeler nedeni ile manevi tazminat ödetilmesini istemiştir....

              MANEVİ TAZMİNAT 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 25 ] "İçtihat Metni" Davacı Hava B.. kendisine asaleten Tuğrul'a velayeten vekili Avukat Zeki tarafından, davalı Salih aleyhine 23/01/2006 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/07/2006 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar, müşterek murislerine yapılan hakaret ve tehdit nedeni ile manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

                Davacı, davalı ... tarafından kaleme alınan ve diğer davalı taraf gazetesinin 19.07.2009 günlü nüshasında yayınlanan "Devletin ......ratı" başlıklı yazının ağır isnat ve suçlamalar içerdiğini, kullanılan kelimelerin ve gerçekle ilgisi olmayan olayların kişilik haklarına saldırı mahiyetinde olduğunu, davalı ... aleyhine aynı yazı nedeni ile kamu görevlisine hakaret suçundan ...... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/1443 dosyası ile açılan davanın halen devam ettiğini ileri sürerek manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Davalılar ...... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/1443 sayısıyla açılan davanın bekletici mesele olarak sayılmasını, yayının güncel ve görünürdeki gerçeğe uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlar, yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava dilekçesi ve cevap dilekçesi içeriğinden dava konusu yayın nedeni ile davalı yazar hakkında basın yoluyla hakaret suçundan ...... 2....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakaret HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Manevi tazminat kararı, hakaret suçundan kurulan hükmün bir bölümü olup bütünden ayrılamayacağından, tebliğnamedeki buna dair red düşüncesine katılınmamış; dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

                    un rahatsızlığı ve cenazesi sırasında kızkardeşi davalı ... ile eşi ... ve oğlu ...'nun hakaret, sövme, darp, cenazeye hakaret ve meskene tecavüz suçlarını işlemek suretiyle kişilik haklarına saldırıda bulunduklarını belirterek 3.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalılar ise davanın reddini savunmuşlardır.Davacı ... ile davalılardan ... kardeş olup, babalarının cenazesi sırasında aralarındaki ihtilaflar nedeni ile birtakım olaylar meydana gelmiştir. ... 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/109 esas sayılı dosyası ile her iki davacının davalı ...'nu, davacılardan ...'un davalı ...'...

                      UYAP Entegrasyonu