Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Her ne kadar davacı vekili, istinaf dilekçesinde müvekkilinin davalı taraftan sürekli hakaret iftira ve kötü muamele gördüğünü, bu konu ile ilgili Germencik Asliye Ceza 2017/ 317 E. sayılı dosyasında sanık sıfatı ile davalı T5 hakkında dava açıldığını, mahkemenin Kararı ile hakaret, Basit Yaralama, Tehdit suçlarına ilişkin davada müvekkilin beraati, karşı yanın ise mahkumiyeti ile sonuçlandığını iddia ederek kusur tespiti yönünde istinaf itirazında bulunmuş ise de taraflar hakkında Germencik Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2017/ 317 E. sayılı Karar sayılı ilamı ile 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 129 uncu maddesi uyarınca karşılıklı hakaret ettikleri sabit kabul edilerek, 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/4- c maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına kararı verilmiştir. Yargıtay 2....

ve manevi tazminat talebi reddedilmiştir....

    oluşan bir zararının söz konusu olmadığını, bunun yanında müvekkili Nuri'nin devlet memuru olup diğer müvekkil İbrahim Can'ın ise üniversite öğrencisi olduğunu, yapmadıkları eylem nedeni ile tazminat talebine muhatap olmalarının kabul edilemeyeceğini beyan ederek davaya dayanak yapılan ceza dosyasında T1'nın taraf olmaması, açılan tazminat davasının haksız ve yersiz olması nedeni ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    KARŞI OY YAZISI Dava hakaret ve tehdit nedeniyle kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar Dairemiz çoğunluğunca onanmıştır. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...'in tehdit fiili nedeniyle 5,000 TL, davalı ...'in tehdit fiili nedeniyle 5,000 TL ve ...'in hakaret fiili nedeniyle 5,000 TL manevi tazminat talep etmiştir. Mahkemece; tehdit nedeniyle 1,000 TL ve hakaret nedeniyle 1,000 TL olmak üzere davalı ... aleyhine toplam 2,000 TL, hakaret için de ... aleyhine 1,000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacının davalı ...'ten hakaret ve tehdit için iki ayrı tazminat talebi, davalı ...'den ise tehdit için tek bir manevi tazminat talebi vardır....

      olduğunu, müvekkilinin fotoğrafının altında bir çok yorum geldiğini personelinden duyduğunu, suç duyurusu yapıldığını, hakaret suçundan davalının ceza aldığını, yaşanılan bu olayın davalının müvekkiline hakaret etmek suretiyle kasten gerçekleştirildiğini, 26 yıllık meslek hayatında polis teşkilatı içerisindeki insanların gözünde küçük düşürüldüğünü, bu olay nedeni ile psikolojik olarak sarsıntı yaşadığını, mağduriyetinin bulunduğunu, çevresinde bulunan herkese gerek sözlü gerekse telefon aracılığı ile durumu izah etmeye çalışmış ise de insanların bakışlarının değiştiğini, bu nedenlerle manevi tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarih olan 08/04/2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Güngör hakkında verilen kararın temyiz incelemesinde; Temel cezanın TCK'nın 125/3-a maddesine göre belirlenmesi gerekirken aynı maddenin 1. fıkrasına göre belirlenip 3. fıkrasının a bendi uyarınca artırılması sonuca etkili bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 1- TCK'nın 62. maddesi uyarınca indirim sırasında yapılan hata sonucu 1 yıl 1 ay 10 gün yerine 1 yıl 1 ay hapis cezasına hükmedilerek eksik ceza tayini, 2- TCK'nın 51/3. maddesi gereğince denetim süresinin tayin olunan ceza süresinden az olamayacağının gözetilmemesi 3- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/ 11-250 esas 2009/13 karar sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararda, mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, hakaret suçu yönünden katılanın bir tazminat talebi bulunmadığı anlaşılmakla...

        Mahkemece; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı eşine hakaret eden ve küçümseyen davalının tamamen kusurlu olduğu, davacıya atfı mümkün bir kusurun bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların TMK.nun 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiştir. Evlilik birliği, eşlerin ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa boşanmaya karar verilebilir. Davacının babası ile davalı arasındaki fiziksel şiddet olayına ilişkin davacı kadının babasını azmettirdiğine dair bir delil ve iddia bulunmadığından, bu vakıa nedeni ile kadına kusur yüklenemez. Davacı kadının davalı hakkındaki şikayeti şikayet hakkını kullanmaya yönelik olup, iftira niteliğinde olmadığından, bu vakıa nedeni ile de kadına kusur yüklenmemiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

        İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı T6 vekili; davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, bu nedenle mahkeme dosyanın esasına girilmeden dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, aleyhine açılmış olan söz konusu dava belirsiz alacak davası şeklinde açılmış olup, davanın belirsiz olarak açılmasında davacıların hiçbir hukuki yararı bulunmadığını, Facebook paylaşım sitesinde yapılan paylaşımın hakaret amacı taşımadığını, kimseyi ya da hiçbir kurumu küçük düşürücü niteliği bulunmadığını, mahkemece bu husus göz ardı edilerek karar verildiğini, mahkeme tarafından verilen tazminat miktarının fahiş olduğunu ve kendisinden talep edilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hakaret nedeni ile açılan manevi tazminat istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit, hakaret HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1- Tehdit suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz incelemesinde, Tehdit suçundan hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre hükmün; 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 3-B maddesi ile değişik 1412 sayılı CMUK’nun 305/1. maddesi gereğince hüküm tarihi itibariyle temyizi mümkün olmadığından, temyiz isteğinin aynı Kanunun 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 2- Hakaret suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz incelemesinde, Dosya içeriğine göre diğer itirazlar yerinde görülmemiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın için aylık 200,00 tedbir nafakasına, kadının yoksulluk nafakası ve maddi tazminat talebinin reddine, kadın için 14.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir. Erkeğe verilen kusurlar: Küfür, hakaret ve onur kırıcı beyanlarda bulunduğunu, Aşırı derecede kıskançlık gösterdiğini, Kadına verilen kusurlar: Kusur verilmedi. Yerel mahkemece erkeğin tam kusurlu olduğuna karar verildi....

          UYAP Entegrasyonu