Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2013/531 Esas, 2014/167 Karar sayılı kararı ile kesin nitelikte adli para cezası ile mahkum olduğu anlaşılmaktadır. 818 sayılı BK 53. ve 6098 sayılı TBK 74. maddelerine göre hukuk hakimi, ceza mahkemesinin maddi olguya ilişkin tespitleriyle bağlıdır. Dava konusu uyuşmazlık ile ilgili olarak davalının hakaret suçundan yargılamasının yapılarak kesin nitelikte adli para cezası ile cezalandırıldığına göre, uygun bir miktarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, mahkemece davanın tümden reddine karar verilmesi doğru bulunmamış, kararın bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İDM KARARININ ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesince verilen kararda özetle; davalı T3 davacıya yönelik hakaret ve tehdit eyleminden dolayı hakkında açılan kamu davası sonucunda cezalandırıldığı, ceza dosyasının kesinleştiği, kesinleşen ceza kararının Mahkeme yönünden bağlayıcı olduğu, davacının kişilik haklarından olan şeref ve haysiyetine davalı tarafından hukuka aykırı olarak saldırıldığı, manevi tazminat isteme koşullarının gerçekleştiği; tarafların sıfatları ile sosyal ve ekonomik durumları, olayın niteliği, duyulan elem, hak ve nesafet kuralları göz önünde bulundurularak; davacının davasının kabulüne karar verildiği " gerekçesi ile 2.500,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 03/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiştir....

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 24/07/2013 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlali nedeniyele manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarının ihlali nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı, davalının şahsi twitter hesabından yayınlamış olduğu ''.... terörist saldırı ... ..... Milltevekili ... teröristi komisyon sıralarında oturan bakanımız ....'e alçakça saldırdı.'' şeklindeki mesajı ile kendisine hakaret ettiğini belirterek uğramış olduğu manevi zararın tazminini talep etmiştir....

      K.. aleyhine 06/01/2012 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlali nedeni ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/11/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının kadın doğum doktorlarının üyesi olduğu k...@...com ve ...@...com. isimli mail grubunda kişilik haklarına saldırıldığını ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme, davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı gerekçesi ile istemin kısmen kabulüne karar vermiştir....

        Ancak; a- Kamu görevlisine hakaret suçunun seçimlik ceza içermesi nedeniyle, hapis cezasının tercih edilmesinde takdir hakkının hangi hukuki gerekçeye dayanılarak kullanıldığının kararda gösterilmemesi ve kabule göre de, TCK'nın 50/2. maddesi uyarınca, temel ceza olarak tercih edilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmeden, yazılı biçimde hüküm kurulması, b- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 esas- 2009/13 karar sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararda, mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, atılı hakaret suçundan doğan herhangi bir maddi zararın gerçekleşmediği gibi mağdurun da tazminat talebinde bulunmadığı gözetilerek, sabıkasız olan sanık hakkında CMK'nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen “sanığın kişilik özellikleri ile...

          Davalı, davacının iddialarını kabul etmemiş ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece; polis memuru olan davacının hakaret ve tehdide uğradığının kabulü ile, davacının kişilik haklarının zedelendiği, olay nedeniyle büyük üzüntü ve acı duyduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya kapsamından, dava konusu olaya ilişkin olarak davalı hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçu nedeni ile ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/363 esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığı, yargılama sonunda davalının atılı suçu işlediği kanaatiyle cezalandırılmasına karar verildiği, kararın temyiz edildiği ve henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2020 NUMARASI : 2019/278 ESAS - 2020/262 KARAR DAVA KONUSU : Manevi Tazminat KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu verilen yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı Ali Rıza Yarım'ın davacı müvekkile yönelik 20/04/2017 tarihinde basit yaralama ve hakaret eyleminde bulunması nedeni ile Tokat 1, Asliye Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama neticesinde atılı suçları işlediği sabit olduğundan cezalandırılmasına karar verildiğini, ceza mahkemesi kararının kesinleşmiş olduğunu, yaşanan bu olay nedeni ile müvekkilinin psikolojik ve fiziksel açıdan son derece yıpranmış ve telafisi imkansız manevi zararlara düştüğünü,müvekkilin manevi zararlarının tanzimi için iş bu davayı açmak zorunda kaldıklarını, davanın kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden...

            , zehirleyeceğim" demek sureti ile hakaret ettiği ve tehditte bulunduğu, sanığın eyleminin kısmen ikrar içeren kaçamaklı savunma, özellikle sanığa iftira etmesi için makul bir neden bulunmayan tanıkların katılanın anlatımlarını doğrulayan samimi ve inandırıcı anlatımları ve tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu gerekçesiyle hakaret suçundan 1470.00 TL taksitli APC ile, tehdit suçundan 500,00 TL taksitli APC ile cezalandırılmasına fakat HAGB'na karar verildiği, anlaşılmaktadır....

            tarafından, davalı ... aleyhine 04/06/2014 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 11/06/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava hakaret, tehdit, yaralama nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece kısmen kabul kararı verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, kira ile ilgili sorundan dolayı davalı ile arasında tartışma çıktığını, ceza yargılamasında davalının hakaret ve tehdit suçlarından beraat ettiğini ancak yaralama suçundan ceza aldığını belirterek kendisinin yaralama filiine maruz kalması nedeniyle uğradığı manevi zararının tazminini istemiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur....

              ile davalıların ayrı ayrı hakaret nedeni ile cezalandırıldığını ileri sürerek 7.500,00 TL şer manevi tazminatın müştereken ve müteselsilen 29/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

              UYAP Entegrasyonu