WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"Kanun maddesinde açıkça yer aldığını; kanun koyucunun alacaklıya seçenek sunduğunu; alacaklının dilerse icra hukuk mahkemesininde itirazın kaldırılmasını isteyebilmekte olduğunu, isterse genel hükümler çerçevesinde 1 yıllık süre içinde itirazın iptali davası açabilmekte olduğunu; alacaklı tarafından mahkemede itirazın iptali davası açılması durumunda ihtiyati haczin davanın sonuna kadar devam etmekte olduğunu, Yani davalının iddiasının aksine 7 gün veya 1 ay içerisinde dava açma mecburiyeti bulunmadığını, genel hükümler çerçevesinde 1 yıllık süre içerisinde itirazın iptali davası açılması gerektiğini; taraflarınca da süresi içinde Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2023/71 Esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını, Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2023/71 esas sayılı dosyası üzerinden itirazın iptali ile ihtiyati haczin devamı talebiyle ikame edilen davada mahkemece ihtiyati haczin devamına karar verildiğini, Davalının itirazı üzerine duran icra takibine devam edebilmek...

    Alacaklı, borçlunun bu itirazını gidermek (hükümden düşürmek) için, itirazın kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde, ya icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemek (m.68-70) veya mahkemede itirazın iptali davası açmak (m.67) zorundadır ( m.264,II,c.2). Alacaklı, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemez veya mahkemede itirazın iptali davası açmaz ise, ihtiyati haciz kendiliğinden hükümsüz kalır (düşer) ve ilgililer isterse lazım gelenlere bildirilir (m.264,IV). Alacaklının yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istememesi ya da mahkemede itirazın iptali davası açmaması halinde yalnız ihtiyati haciz hükümsüz kalır (m.264,IV); icra takibi ise, (ihtiyati haczin hükümsüz kalmasına rağmen) derdest kalmakta devam eder....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, Kurum tarafından maaşı üzerine konulan haczin kaldırılmasına ve kesilen bedellerin istirdadına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının davalı Kurumdan almakta olduğu yaşlılık aylığına haciz konulmasına ilişkin işlemin iptali, haczin kaldırılması ve yaşlılık aylığından yapılan kesintinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulü ile, Kurum işleminin iptali ile haczin kaldırılmasına, davacının yaşlılık aylığından yapılan kesintilerin iadesi gerektiğinin tesbitine karar verilmiştir....

        Dosyanın incelenmesinde, davacıya .....n 1996/4 - 1999/6 aylarına ait prim borcu ile ilgili 2013/27344 takip numaralı ödeme emrinin gönderildiği, ödeme emrinrin ilgili şirket adına düzenlendiği, şirkete tebliğ edilemeyerek iade olduğu, davacıya da ödeme emri ile ilgili tebligat yapılmadığı, davacının emekli maaşı üzerine konulan haczin sebebini kurumdan sorması sonucunda ödeme emrinden ve borçtan haberdar olduğu ve ödeme emrinin iptali ile maaşı üzerindeki haczin kaldırılması talebiyle dava açtığı anlaşılmaktadır Davacı hakkında düzenlenmiş bir ödeme emri bulunmadığından dolayı takibin iptaline karar verilmesi yerinde değildir. Mahkemece sadece haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

          Şti’nin dava konusu haczin kendilerine ödeme emri tebliğ edilmeden yapıldığından bahisle şikayet yolu ile iptali için yaptıkları başvuruları üzerine ... 11. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 27.05.2015 gün 2015/552 Esas, 2015/657 Karar sayılı kararı ile; şikayet başvurusunun kabulü ile dava konusu haczin iptaline karar verildiği, geri çevirme evrakı üzerine gönderilen ilam örneğine göre anılan kararın 23.06.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Hemen belirtilmelidir ki; istihkak davalarında geçerli bir haczin bulunması dava şartıdır ve Mahkeme hâkimi tarafından duruşmanın her aşamasında re’sen gözetilmelidir. Dava konusu haczin iptali kararının kesinleşmesi üzerine, borçlular hakkındaki haczin geçerliliği ortadan kalktığı için dava konusuz kalmıştır....

            Davalı banka tarafından eldeki davanın davacısı Su Nakliyat şirketi ve dava dışı kişiler aleyhine 22/04/2014 tarihinde açılan tasarrufun iptali davasında, davaya konu taşınmazla birlikte toplam 22 taşınmaza ilişkin satış işleminin İİK’nun 277. maddesi uyarınca iptali ile taşınmazlar üzerinde İİK’nın 283. maddesi uyarınca cebri icra yetkisi tanınması ve İİK’nın 281. maddesinin 2. fıkrası uyarınca ihtiyati haciz konulması istenilmiş, davaya konu 316 parsel sayılı taşınmaz üzerine 25/04/2014 tarihinde ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiş, taşınmaz maliki Su Nakliyat şirketi ihtiyati hacze itiraz etmiş, itirazın kabul görmemesi üzerine bu kez tasarrufun iptali davasında tüm dava değerini kapsayan miktarda teminat mektubu mukabili haczin kaldırılması istemi mahkemece kabul edilerek, 500.000,00 TL tutarında teminat mektubu ibrazı üzerine 29/09/2014 tarihinde ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiş, yapılan yargılama sonucunda Su Nakliyat şirketinin 23/11/2012 tarihinde satın aldığı...

              İcra Müdürlüğünün 2012/2337 sayılı takip dosyasından 28.3.2012 tarihinde İİK.nun 96-97 maddesine göre haciz yapıldığını, haczin adresinin müvekkilinin şubesi olduğunu mahcuzların müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek, haczin İİK.nun 99. Maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, haczin takibe konu çekte belirtilen adreste yapıldığını, borçlunun bu adresi takibin iptali davasından kendi adresi olarak belirttiğini haciz mahallinde borçluya ait belgeler bulunduğunu, haczin İİK.nun 97. Maddesine göre yapılmasının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda haczin borçlunun adresinde yapıldığı, haciz mahallinde borçluya ait belgeler bulunduğu icra müdürlüğünce İİK.nun 96.-97 maddelerine göre işlem yapılmasının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3. Kişi vekilince temyiz edilmiştir....

                Alacaklı, borçlunun bu itirazını gidermek (hükümden düşürmek) için, itirazın kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde, ya icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemek (m.68-70) veya mahkemede itirazın iptali davası açmak (m.67) zorundadır ( m.264,II,c.2). Alacaklı, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemez veya mahkemede itirazın iptali davası açmaz ise, ihtiyati haciz kendiliğinden hükümsüz kalır (düşer) (m.264,IV). Bu konudaki şikayet, İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca bir hakkın yerine getirilmemesi ile ilgili olup süresiz şikayete tabidir. Alacaklının yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istememesi ya da mahkemede itirazın iptali davası açmaması halinde yalnız ihtiyati haciz hükümsüz kalır (m.264,IV); icra takibi ise, (ihtiyati haczin hükümsüz kalmasına rağmen) derdest kalmakta devam eder....

                  - K A R A R - Asıl ve birleşen dava sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Asıl dava davacıları vekili dava dışı borçlu Haluk Türkmen’e ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde birinci sıraya alınan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (... AŞ.nin) 15.04.2000 tarihli haczinin dikkate alındığını oysa davalının daha sonra haciz taleplerini yenilediğini ve bu suretle önceki haczin geçersiz hale geldiğini; öte yandan kıymet takdiri yapılmayan haczin usulüne uygun bulunmadığını, kaldı ki borçlunun takibe kısmen itiraz etmesi karşısında itiraz edilmeyen kısım için devam eden takip bakımından satış isteme süresinin dolduğunu ve haczin düştüğünü; ihtiyati hacizle başlayan takibe itiraz halinde itirazın iptali davasının 7 günlük yasal süre içinde açılmaması nedeniyle de ihtiyati haczin hükümsüz kaldığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı TMSF vekili davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                    Anılan hükme göre tapuya tescil işlemi gerçekleşmediği halde tapu iptali ve tescil ilamının kesinleşmesi ile mülkiyet hakkı kazanılır. Buna göre tapu iptali ve tescil ilamının kesinleşmesiyle mülkiyet hakkı lehine hüküm kurulan kişiye geçeceğinden, bu tarihten sonra eski malikin borcundan dolayı konulan haczin de kaldırılması gerekir. Somut olayda; Gaziantep 2. Tüketici Mahkemesinin 10.05.2009 tarihli ve 2017/621 E., 2019/445 K. sayılı kararında, şikayete konu haczin konulduğu taşınmazın borçlu adına kayıtlı tapusunun iptali ile şikayetçi 3. kişi adına tesciline karar verildiği, mahkeme kararının 04.06.2019 tarihinde kesinleştiği, eski malikin borcundan dolayı 27.05.2022 tarihinde taşınmaz üzerine haciz konulduğu, bahsi geçen taşınmazın 22.06.2022 tarihinde şikayetçi 3. kişi adına tescil edildiği, 19.07.2022 tarihinde mevcut şikayetin yapıldığı anlaşılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu