Taraflar arasındaki haczedilemezlik şikayeti nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Davalı alacaklı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, borçluya 103 örnek haciz davetiyesinin tebliğ edildiğini ve süresinde şikayette bulunmadığını, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre borçluya 103 örnek haciz davetiyesinin tebliğ edilmesinden sonraki yasal 7 günlük süre içinde şikayette bulunulmadığı hallerde süre geçtikten sonra yapılan şikayetin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiğini, İKKnun 82 maddesi gereğince haczedilemezlik şikayeti, aynı kanunun 16/1 maddesine göre 7 günlük süreye tabi olduğunu, bu sürenin hak düşürücü nitelikte olduğunu, borçlu tarafından hacze konu ev için ipotek verildiğini, borçlunun aynı borçtan dolayı evini ipotek ettirdiğini, söz konusu ipotek alacaklarının huzurdaki davada davalı olan şahıslardan oluştuğunu, ipotek alacaklılarına karşı meskeniyet iddiasında bulunulamayacağını, hacze konu meskenin oldukça lüks ve değeri yüksek bir konut olduğunu ve borçlunun haline münasip evi kapsamında...
Yerel mahkemece, davacının talebinin haczedilemezlik şikayeti olduğu benimsenerek İcra Hukuk Mahkemesine görevsizlik verilmiştir. Somut olayda, dava dilekçesi incelendiğinde,davacının, ödemiş olduğu kira bedelleri ile işyerini boşalttıktan sonraki döneme ait senetlerin davalı tarafından takibe konulduğunu, ayrıca davalı şirketin avukatının iyiniyetini suistimal ederek imzalattığı senedin de takibe konulduğunu beyan etmesi karşısında bu kadar borcu olmadığının tespitini istediği anlaşılmaktadır. Bu kapsamda dava menfi tespit davasıdır. ... İİK 72. maddesi gereğince borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için genel mahkemelerde menfi tesbit davası açabilir. Mahkemece işin esasının incelenerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarihli 2017/269 Esas ve 2020/148 Karar sayılı kararına dayalı olarak müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, taraflarına 103 Davet Kağıdı tebliğ edildiğini, tebliğ edilen davet kağıdının akabinde söz konusu davetiyeye müvekkilinin haline münasip evlerine haciz konulduğundan ve müvekkilinin aile efradının geniş olması nedeniyle meskeniyet itirazları doğrultusunda kararın kaldırılması için icra dairesinden talepte bulunduklarını, taleplerinin yerinde görülmediğinden reddedildiğini, taraflarınca söz konusu 103 Davet Kağıdına ilişkin icra dairesine itirazlarının sunulmasının sebebinin bu davet kağıdında herhangi bir diyeceklerinin olması halinde icra dairesine başvurulmasının yazılı bir şekilde ifade edildiğini, icra dairesinin meskeniyet iddiası ve haczedilemezlik ile ilgili olarak şikayetlerin kendilerine değil de İcra Mahkemelerine yapılması gerektiği belirtildiğini, bir malı haczedilemezlik niteliğine sahip olup olmadığı hususu öncelikle icra...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, haczedilemezlik şikayeti ile haczin ve 05.05.2021 tarihli haciz müzekkeresinin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2.İİK 82. ve devamı maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan genel haciz yoluyla takipte, borçlunun; icra mahkemesine yaptığı başvuruda, kıymet takdiri raporu tebligatının usulsüz olduğu ve haciz işleminden yeni haberdar olduğu, meskeniyet iddialı haczedilemezlik şikayeti ile anılan haczin kaldırılmasına karar verilmesini istediği, mahkemece; anılan tebliğ işleminin yasaya uygun yapıldığı gerekçesiyle şikayetin süre yönünden reddine karar verildiği görülmektedir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesinin 1. fıkrasına göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın tebligat çıkarılan adreste ikamet...
Bankası .... tarafından hacizli paraların İcra Müdürlüğü veznesine gönderildiğini, banka tarafından, paraların gönderildiği yazıda banka hesapları üzerinde kamuya tahsis yazısı olduğu belirtildiği, yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince salt kamuya tahsis kararı alınmasının haczedilemezlik sonucunu doğurmamasına ek olarak, haczedilemezlik şikayetinde dava açmaya ve iddiasını ıspat etmeye yükümlü olan borçlu belediyeler olduğunu, paraların reddiyatının talep edildiği müdürlüğün 23.05.2021 tarihli kararı ile taleplerini reddettiğini, borçlu tarafın haczedilmezlik şikayetinin bulunmadığını belirterek müdürlük kararının kaldırılmasına ve paraların reddiyatinin yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Borçlu cevap dilekçesi sunmamıştır. III....
Asıl dava yönünden davacının meskeniyet şikayetinin incelenmesinde; İİK 82/12 maddesi kapsamında meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti hacze konu taşınmazın maliki tarafından ileri sürülebilecek niteliktedir. Takipte yer alan diğer tarafların taşınmaza ilişkin meskeniyet iddiasında bulunması söz konusu değildir. (Benzer; Yargıtay 12. Hukuk Dairesi' nin 2018/8179 esas 2019/11291 karar sayılı ilamı) Malik dışında birisi tarafından ileri sürülen meskeniyet iddialarının başkaca bir araştırma yapılmaksızın dava şartı eksikliği dolayısıyla aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekmektedir. İİK'nun 82/12 maddesi uyarınca haczedilemezlik şikayeti borçlunun kendisine ait mallar yönünden söz konusu olup, davacının diğer takip borçlusu Akif Başdan adına kayıtlı taşınmaz yönünden haczedilemezlik şikayetinde bulunma hakkı olmadığından aktif husumet yokluğu nedeni ile şikayetin reddine karar vermek gerekir....
İİK'nun bu maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi kapsamında yedi günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. İİK'nun 19/2. maddesine göre bir müddetin sonuncu günü resmi bir tatil gününe rastlarsa, müddet tatili takibeden günde biter. Aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca müddet, son günün tatil saatinde bitmiş sayılır. Somut olayda, borçlunun... Plakalı traktörünün 22.10.2014 tarihinde fiilen haczedilerek değerinin tespit edildiği, haczin borçlunun yokluğunda, fakat borçlunun eşi ... huzurunda yapıldığı görülmektedir. Haciz tutanağında, tutanağın bir sureti "103 maddesi yerine kaim olmak üzere haciz tutanağı sureti haberdar edildi." ibaresi yer almaktadır....
Haczedilemezlik başvurusunun incelenmesi sırasında mahkemece takibin veya satışın durdurulmasına yönelik verilmiş bir tedbir kararı bulunmadığı gibi kararın temyizi sonrasında da aynı mahkemenin tescil ve satış sonrası diğer işlemlerin yapılmasına engel oluşturacak bir tedbir kararı da sözkonusu değildir. Hal böyle olunca, icra müdürlüğünün ihalesi kesinleşen taşınmazların satış sonrası işlemlerini ve bu doğrultuda ihale alıcısı adına tesciline ilişkin işlemleri yapmaktan kaçınması ve bu yönde verdiği karar, İİKnun yukarıda açıklanan 134/son maddesi hükmüne aykırıdır. O halde, mahkemece, şikayetin kabulü ile şikayet konusu kararın iptaline karar vermek gerekirken, istemin reddine yönelik hüküm tesisi isabetsizdir....