Davacı tarafça Tire İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/95 E. dosyasından aynı taşınmazlara ilişkin olarak aynı tarihli hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği, mahkemece 2015/21 K. Sayılı karar ile idari yargının görevli olması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtay 12. HD'nin 2016/3881 E. 2016/10872 K. Sayılı karar düzeltme talebinin reddi kararı ile 13/04/2016 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından, artık hacizlerin kaldırılması şikayeti ile ilgili verilmiş, kesinleşmiş bir karar bulunduğundan, iş bu dosyada hacizlerin kaldırılmasının değerlendirilmesi mümkün değildir. Ayrıca, 2576 Sayılı Kanunu'nun 6. maddesinde; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesine ilişkin davalarda Vergi Mahkemelerinin görevli olduğu düzenlenmiştir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi 3. kişiler tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı 3. kişilerin icra mahkemesine başvurusunda, şikayet konusu dosyadan haczedilen taşınmazların tapu kaydının iptali ile kendi adlarına tesciline karar verildiği ileri sürülerek taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği, ilk derece mahkemesince, hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, haciz tarihinde taşınmazların borçlu adına kayıtlı olduğu, tescil kararında da hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm bulunmadığı gerekçesi ile alacaklının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi...
İİK’nun 36. maddesine dayanılarak mehil vesikası verilmesi ve bilahare tehir-i icra kararının sunulması sadece takibi olduğu yerde durdurur, daha önce yapılmış hacizlerin kaldırılmasını sağlamaz. Bu nedenle hacizlerin kaldırılması da doğru olmamıştır. Bu durumda Mahkemece, şikayete konu İcra Müdürlüğü'nün 04/02/2014 tarihli kararının doğru olduğu gözetilerek şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. ve İİK'nun 366. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
İcra Hukuk Mahkemesinin 04/01/2021 tarih 2020/1091- 2021/1 E.K.sayılı ilamı ile İstanbul 7.İcra Müdürlüğünün 2018/23984 Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan takibin davacılar yönünden iptaline karar verildiği, davacı - borçlular vekilinin bu karara dayanarak hacizlerin kaldırılması isteminin icra müdürlüğünce reddedildiği görülmektedir. Bu durumda mahkemece, borçlular hakkında takibin iptaline karar verildiğine göre, icra müdürlüğünce talebin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu vekili tarafından icra mahkemesine yapılan başvuru, İİK'nun 78. maddesine dayalı olarak dosyanın muameleden kaldırılması ile İİK’nun 106-110. maddelerine dayalı mevcut hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, belirtilen maddeler çerçevesinde bir inceleme yapılmadığı, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 141. maddesinde belirtilen zaman aşımı süresinin dolmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....
Her ne kadar icra müdürlüğünün 02.12.2020 tarihli hacizlerin kaldırılmasına ilişkin kararı şikayet konusu yapılmamış ise de icra müdürlüğünce yasa maddesine aykırı olacak şekilde karar verilmiş olması ve yine teminat niteliği belirtilerek ihtiyati hacizlerin kaldırılması yönünde mahkemece tesis edilmiş bir kararın bulunmaması da dikkate alındığında, nakit yatan tutarın teminat mektubu ile değiştirilmesi mümkün değildir. Tüm bu nedenlerle, sonucu itibari ile Mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun olup, HMK.'nın 357.maddesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürülmeyen iddiaların istinaf incelemesi sırasında nazara alınamayacağı, HMK.'...
alınarak eklemesi ile hacizlerin harçsız olarak kaldırılmasının talep edildiğini, 09.11.2021 tarihli karar tensip tutanağı ile hacizlerin harçsız kaldırılması talebinin reddedildiğini, %4,55 oranında tahsil harcı ödenmesi hâlinde ilgili hacizlerin fekkine karar verileceğinin belirtildiğini, icra memurunun yapmış olduğu işlemin hukuka aykırı olduğunu ve iptali gerektiğini, bu nedenlerle 7186 SK ile getirilmiş düzenleme kapsamında alacaklı tarafından konulan hacizlerin harç ödenmeksizin fekkine karar verilmesini talep etmiştir....
İcra ve İflas Kanununun bazı maddelerinde yapılan değişikliklere istinaden, takipleri kesinleşme şerhleri dosyaya ibraz edilinceye kadar durdurulmasına, mevcut hacizlerin ise; yasa yürürlüğe girmeden önce konulduğu anlaşılmakla mevcut hacizlerin kaldırılması talebinin ise reddine karar verilmiştir...''...
İcra Dairesi'nin 2013/7245 Esas sayılı dosyasına göre 03.04.2014 tarihinde dosyanın infaz olunması nedeniyle hacizlerin kaldırılmış olduğu ayrıca davalı vekilinin 01.07.2014 tarihli celsedeki beyanından da hacizlerin kaldırılmış olduğunun anlaşılması karşısında davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi üzerine hüküm; şikayetçi borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Şikayete konu icra takip dosyasına, haciz konulan hesaplardan şikayet tarihinden sonra para gönderildiği, alacaklılara ödendiği ve alacaklı vekilinin hacizlerin kaldırılması talebi üzerine İcra Müdürlüğü'nce haczin kaldırılmasına dair yazı yazıldığı anlaşılmaktadır. Haciz nedeniyle hesaptan gelen paranın ödenmesi haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel değildir. Bu nedenle şikayetin esasının incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....
un bu meblağın davalı ... ve ... tarafından icra takip dosyaları için ödendiğinin kabul edildiği ve takip dosyalarındaki hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği anlaşılmakta olup ipoteğin kaldırılması ve hacizlerin kaldırılması için ödenen meblağların tapuda gösterilen bedele eklendiğinde tasarrufa konusu gayrımenkulün tapuda gösterilen satış bedeli ile gerçek değeri arasında misli aşan bedel farkı olmadığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ...'a geri verilmesine, 07.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....