Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu 448 parsel üzerine konulan ipotekten dolayı hakkında yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekki isteminde bulunmuştur. Mahkemece; ipoteğin temelini oluşturan alacağın gerçekte olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, ... İcra Müdürlüğünün 2009/3893 Esas sayılı takibe dayanak ipotekten dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekkine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. İpotek, halen mevcut olan veya henüz doğmamış olmakla birlikte doğması kesin veya olası bulunan herhangi bir alacak için kurulabilir (TMK.m.881). Mevcut alacakları teminat altına almak için kurulan ipotek, anapara ipoteğidir. İlerde doğacak veya doğması muhtemel alacaklar için kurulacak ipotek ise üst sınır (azami meblağ) ipoteğidir....

    tekrar haciz işlenmesi yönünde 07.08.2014 tarihli kararın tesis edildiği, sonrasında borçlu tarafından, iflas erteleme davasında mahkemece verilen 25.07.2014 tarihli ara karar ile tedbir kararının ihtiyati haciz kararlarının tatbikini de kapsadığına dair verilen karar, icra müdürlüğüne sunularak, tüm hacizlerin kaldırılmasının istendiği, ancak icra müdürlüğünce, iflas erteleme davasında hacizlerin fekki yönünde karar olmadığından bahisle, istemin 08.08.2014 tarihli karar ile reddedildiği görülmüştür....

      tekrar haciz işlenmesi yönünde 07.08.2014 tarihli kararın tesis edildiği, sonrasında borçlu tarafından, iflas erteleme davasında mahkemece verilen 25.07.2014 tarihli ara karar ile tedbir kararının ihtiyati haciz kararlarının tatbikini de kapsadığına dair verilen karar, icra müdürlüğüne sunularak, tüm hacizlerin kaldırılmasının istendiği, ancak icra müdürlüğünce, iflas erteleme davasında hacizlerin fekki yönünde karar olmadığından bahisle, istemin 08.08.2014 tarihli karar ile reddedildiği görülmüştür....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu adına kayıtlı taşınmaza haciz konulduğu ve taşınmazı hacizli olarak satın alan üçüncü kişinin, İİK'nun 106-110 maddeleri gereğince haczin düştüğü gerekçesi ile hacizlerin kaldırılması talebinde bulunduğu, icra müdürlüğünce talebin kabulüne karar verildiği ve hacizlerin kaldırıldığı, alacaklı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda; hacizlerin fekki işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın iptalini talep ettiği, mahkemece, şikayetin süresinde olmadığından reddine karar verildiği...

          kaldırılması talebi doğrultusunda icra müdürlüğünce hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklı vekilinin hacizlerin fekki işleminin iptalini talep ettiği, icra müdürlüğünce talebin reddi üzerine alacaklı vekilinin mahkemeye şikayet yoluna başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.Tedbir kararı ile haciz tarihi aynı tarihli olmasına rağmen, uyap kayıtlarından haciz saatinin 09.30, icra mahkemesinin tedbir kararı saatinin ise 16.01 olduğu, bu hususun icra müdürlüğünün de kabulünde olduğu görülmüştür.Borçlu tarafından imzaya itiraz davası ilk açıldığında mahkemece tedbir kararı verilmediğinden, alacaklının haciz talebi üzerine icra müdürlüğünce haciz uygulanmış olup, hacizlerin uygulanmasından sonra tedbir kararı verildiğinden icra müdürlüğünce hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir.O halde mahkemece, haciz saati ile tedbir kararı saati nazara alınarak şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ...

            Dolayısıyla, tahsil harcı, ancak icra takibi sırasında, takip dosyasına münhasıran yapılan ödemelerden kesilen bir harç olup, takip kesinleşmediği müddetçe ihtiyati haciz, icrai hacze dönüşmeyeceğinden ve dolayısıyla bu durumda ihtiyati haciz icra takip işlemi sonucunu doğurmayacağından ihtiyati haciz kapsamında, ihtiyati hacizlerin fekki ve teminat mektubunun iadesi talebi nedeniyle tahsil harcının alınması mümkün değildir. Somut olayda, icra takibine başlanmış ise de henüz icra takibi kesinleşmemiş olup, ihtiyati haciz icra-i hacze dönüşmediğinden, ihtiyati hacizlerin fekki ve teminat mektubunun iadesi sırasında tahsil harcı alınamaz. O halde, ilk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

              evini tamamen kaybetmemek için taşınmazı 17/10/2018 tarihinde devraldığını, takyidatların fekki gerektiğini, ipotek ve hacizlerden müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, açıklanan nedenlerle dava konusu taşınmazın sözleşme tarihi itibariyle mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun tespiti ile hukuka aykırı ve kötü niyetli ipotek ve hacizin kaldırılmasına, bunun mümkün olmaması halinde davalı Emay İnşaat aleyhine bedel iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 15/11/2021 tarih 2019/584 Esas 2021/1012 Karar sayılı ilamı ile borçlu şirket hakkında konkordato tasdikine karar verildiği, borçlu şirket tarafından konkordato tasdik kararının icra müdürlüğüne ibraz edilerek hacizlerinin kaldırılmasının talep edilmesi üzerine icra müdürlüğünün 20/12/2021 tarihli kararı ile haciz kaldırma talebinin reddine karar verildiği, davacı borçlu şirket tarafından İİK'nun 294. madde hükmü uyarınca takip yasağına rağmen takip başlatıldığından tüm hacizlerin fekki ile icra takibinin iptali talepli iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkili ... ile davalı arasındaki bayilik sözleşmesi uyarınca ...'ın maliki olduğu taşınmaz üzerine ipotek konulduğunu, daha sonra ...'ın 1/3'er hisseyi diğer davalılara devrettiğini, bayilik sözleşmesinin cari hesaptan kaynaklanan bir borç olmaması nedeniyle kendiliğinden sona erdiğini belirterek müvekkili ...'ın davalıya borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın ipoteğin fekki ile borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, dava konusu ipotekli taşınmazın ....'...

                Adına konut niteliği ile tapuda kayıtlı bulunduğu, davacı ile davalı satıcı Garanti Koza...A.Ş.arasında konut satım sözleşmesi akdedildiği, dava konusu taşınmazın tapu kaydında davalı Akbank T.A.Ş. ile T2 alacaklı davalı Garanti Koza....A.Ş.nin borçlu olduğu ipotekler ile çok sayıda haciz şerhinin bulunduğu tapu kaydı ve tüm dosya kapsamı ile sabittir. İpotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin taşınmazın aynına yönelik konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ile tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu