Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Dairesinin 2012/11516 sayılı dosyası ile icra takibine giriştiğini, ancak borçlunun haczi kabil malı bulunmadığından alacağın tahsil edilemediğini, icra müdürlüğünde alacağın aciz belgesine bağlandığını, davalılardan ... adına kayıtlı görünen ... plakalı ... aracın 20/10/2011 tarihinde devredildiğini, yapılan temlik işleminin İİK 277 ve müteakip maddeleri gereğince borçlunun yapmış olduğu iptale bağlı tasarruf olduğunu belirterek dava konusu araca ilişkin satış ve devir işleminin müvekkilinin alacağı olan 38.640,17 TL ile sınırlı olarak iptali ile Kocaeli 4. İcra Müdürlüğünün 2012/11516 sayılı takip dosyasında haciz ve satış yetkisi tanınmasını talep ve dava etmiştir. Davalı ... Gemi Panel İzolasyon San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili; ortada henüz kesinleşmiş bir alacak bulunmadığını, çünkü Kartal 1....

    yazısına istinaden … tarih ve …yevmiye numarası ile, … tarih ve … sayılı haciz yazısına istinaden … tarih ve … yevmiye numarası ile yeniden haciz uygulandığı, her ne kadar gayrimenkule ilk uygulanan (27.09.2005) ve sonrasında idarece kaldırılan (21.04.2011) haciz ile daha sonra uygulanan (17.03.2015) haciz tarihleri arasında kısmi tahsilatlar olmuşsa da, en son yapılan tahsilatın 2009/Aralık dönemi olduğu dikkate alındığında tahsil zamanaşımını kesen başkaca bir sebep bulunmadığından, tahsil zamanaşımına uğrayan alacak için uygulanan haciz işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle kabul eden ve dava konusu haciz işlemini iptal eden .....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaa nedeniyle tapu iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, davalı borçlu ...'un alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı villa ile dava dışı taşınmazını 19.8.2008 tarihinde davalı ...'e sattığını, ancak villanın halen borçlu ve ailesi tarafından kullanıldığını, satış işleminin muvazaalı olduğunu belirterek satış işleminin BK'nun 18. maddesi gereğince iptaline, İİK'nun 283/1. maddenin kıyasen uygulanarak 350.041,53 alacak yönünden haciz satış yetkisi tanınmasına, takip konusu alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

        taşınmazın satış işleminin muvazaalı olduğunun tespiti ile taşınmazın haciz ve satışını isteyebilmelerine, iddialarının kabul edilmemesi halinde tasarrufun iptali ile satışa konu taşınmaz üzerinde taraflarınca icra takibindeki alacak ve tüm ferileri hakkında haciz isteme yetkisinin tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2006/268 D.İş sayılı dosyasında aldığı ihtiyati haciz kararı üzerine ... İcra Müdürlüğü'nün 2006/3396 sayılı dosyasında icra takibine giriştiğini, fakat alacağını tahsil edemediğini, haciz tutanağının geçici aciz vesikası niteliğinde olduğunu davalıların alınan ihtiyati haciz kararını etkisiz kılmak için 17.4.2006 tarihli istihkakların temliki işlemini yaptıklarını belirterek İİK'nun 277. maddesi uyarıca yapılan temlik işleminin iptalini istediği, mahkemece anılan dava sonunda verilen kararla İİK'nun 277.maddesi uyarınca tasarrufun iptali davası açılabilmesi için kesinleşmiş bir alacak ve icra takibi bulunması gerektiği; oysa dava dayanağı icra takibinin İcra Hukuk Mahkemesince teminat çekinin tahsile konulmayacağı gerekçesiyle iptaline karar verilip kesinleştiğinden İİK'nun 277.maddesinin aradığı dava şartı olmadığından istemin reddedildiği ve kararın 17.Hukuk Dairesi'nce onanarak kesinleştiği, bu durumda eldeki davayla önce açılan ve sonuçlanın ....

          Eldeki davada danışıklı işlemin saptanması ile birlikte tapu kaydının iptali ve tescili istenmiş ise de davacının amacı, tapunun iptali olmayıp alacağına kavuşmak olduğundan, çoğun içinde azın da bulunduğu ilkesi ve davacının tasarruf tarihinde haciz aşamasına gelmiş bir alacağının varlığı gözetilerek, mahkemece, davacının alacağını almasına olanak sağlayacak biçimde kaydın (tapunun) iptaline gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebileceğine ilişkin bir hüküm kurulması gerekirken bu yönler gözetilmeyerek, yerinde olmayan yazılı gerekçesiyle tapu kaydının iptali ile önceki malik (borçlu) adına tesciline karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; tasarruf tarihine kadar olan kesinleşmiş vergi alacağı miktarı belirlenerek bu miktarla sınırlı olmak üzere davacıya dava konusu taşınmazın haciz ve satışını isteyebilme yetkisi vermekten ibarettir....

            Davacının bu davadaki amacı, yaptığı icra takibi nedeniyle alacağını tahsil edebilmek için yapılan taşınmaz satışının kendisi yönünden geçersizliğini sağlamak olduğu, davacının bu hakkının ayni değil şahsi sonuç doğurduğu, davada tasarrufun iptali sebeplerinin olması halinde İİK'nun 283/1. maddesi uyarınca iptal ve tescil olmaksızın, taşınmazın haciz ve satışına karar verilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece dava konusu taşınmazın davalılar arasındaki satış işlemine ilişkin tasarrufun iptali ile davacı alacaklıya ......

              KARŞI OY(X): Dava; davacı şirketin çevre para cezası ve yargı harcı borçları nedeniyle, adına kayıtlı bulunan … plakalı aracın, davalı kurum tarafından 17/03/2008 tarihinde yapılacak satışına ilişkin işleminin iptali istemiyle açılmıştır. 6183 sayılı Kanunun 55. maddesinde; amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumu bir “ödeme emri” ile tebliğ olunacağı, 62. maddesinde; borçlunun, mal bildiriminde gösterilen veya tahsil dairesince tesbit edilen borçlu veya üçüncü şahıslar elindeki menkul malları ile gayrimenkullerinden, alacak ve haklarından amme alacağına yetecek miktarı tahsil dairesince haczolunacağı, 64. maddesinde ise; haciz muameleleri, tahsil dairelerince düzenlenen ve alacaklı amme idaresinin, mahalli en büyük memuru veya tevkil edeceği memur tarafından tasdik edilen haciz varakalarına dayanılarak yapılacağı, hüküm altına alınmıştır....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bahse konu ihtiyati haciz kararı ile borçlunun 211.809,35 TL alacak yönünden alacağın %15'ine tekabül eden 37.771,40 TL teminat karşılığında İİK 257/1 maddesi uyarınca borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından borca yetecek miktarın İİK'nun koyduğu sınırlar içinde ihtiyaten haczine karar verildiği ve icra müdürlüğünün cevabı yazılarında bakiye borç miktarının 258.577,04 TL olduğu, 06.04.2022 tarihinde 9.589,75 TL ile 241.200,00 TL olmak üzere toplam 250.789,75 TL ödemede bulunulduğunun bildirildiği, dosyaya ödeme yapıldığı ve takibin de durduğu görülmekle hacizlerin aşkın haciz niteliğinde olduğu şikayete konu icra müdürlüğü işleminin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile icra müdürlüğünün 08.04.2022 tarihli işleminin iptali ile aşkın haciz niteliğindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

                  Somut olayda satış işleminin iptaline karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün bu yönüyle düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1.bendindeki "...satış işleminin iptaline" ibaresinin çıkarılarak yerine "satışa ilişkin tasarruf işleminin, tasarruf tarihine kadar olan alacak ve fer'ileriyle sınırlı olarak iptaline, davacıya bu miktarla sınırlı haciz ve satış yetkisi verilmesine" cümlesinin yazılmak suretiyle hükmün HUMK'nun 438/VII.madde gereğince DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1.188,85 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ...'ten alınmasına 15.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu