WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2018/43576 E. sayılı takibinde, icra dosyasından müvekkiline gönderilen 89/3 haciz ihbarnamesinin 27/11/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkili tarafından daha önce gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesine, iadeli taahhütlü olarak RR barkot numarasıyla itiraz dilekçesinin gönderildiğini, ilgili gönderinin 01/10/2020 tarihinde icra müdürlüğüne teslim edildiğini, akabinde müvekkilince 89/2 haciz ihbarnamesinin 30/10/2020 tarihinde tebellüğ edildiğini, bu haciz ihbarnamesine karşıda iadeli taahhütlü olarak RR barkot numaralı itiraz dilekçesini PTT aracılığıyla icra dairesine gönderildiğini, itiraz dilekçelerinin posta yoluyla gönderilmesinde sakınca bulunmadığını, sadece posta yoluyla yapılan itirazlar da itiraz tarihi olarak itirazın icra dairesine ulaştığı tarihin dikkate alınması gerektiğini, müvekkili tarafından doğrudan iadeli taahhüt yoluyla yapılan itiraz başvurularının usul ve yasaya uygun olduğunu, müvekkilinin kendisine gönderilen 89/2 haciz ihbarnamesine...

İİK'nin 89. maddesine göre gönderilen haciz ihbarnamesinin muhatabı olan adi ortaklığın ayrı bir tüzel kişiliği olmadığından, adı geçenin taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Ehliyetsizliğe ilişkin bu durum kamu düzeni ile ilgili olup re’sen dikkate alınmalıdır. Ayrıca bu hususu adi ortaklığı oluşturan ortaklardan herbiri şikayet konusu yapabilir. Bu nedenlerle İİK'nin 89. maddesine göre çıkartılan haciz ihbarnamesi yok hükmündedir. O halde mahkemece şikayetin kabulü ile haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

    Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/04/2016 tarih ve 2016/414 Esas sayılı ara kararı ile iflasın ertelenmesi davası kapsamında ihtiyati tedbir ara kararı verildiğini ve bu tedbir nedeniyle icra müdürlüğünce şikayetçi şirkete 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceğini ileri sürerek söz konusu haciz ihbarnamesinin iptalini talep ettiği, ilk derece mahkemesince; şikayetin kabulüyle haciz ihbarnamesinin iptaline karar verildiği, alacaklı tarafından ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... ... Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 18/04/2017 tarih ve 2017/635 E. - 2017/676 K. sayılı kararıyla istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verildiği görülmektedir. ... ... 3....

      Ltd.Şti. aleyhine girişilen icra takibinde davacıya tebliğ edilen (1) ve (2). haciz ihbarnamelerine itiraz edilmediği, bu nedenle (3). haciz ihbarnamesinin gönderilip ödeme yapılmasının istendiği, davacı yanca sunulan 1.7.2008 tarihli davacı ile davalı ... Ltd.Şti. arasındaki sözleşmede ise başlangıç tarihinin 5.7.2008, bitiş tarihinin 5.9.2008 olup, sözleşme ile davalı ... Şti.nin davacıya 28.400.-TL. üzerinden bir takım inşaat işlerinin yapılmasının amaçlandığı, (1). haciz ihbarnamesinin gönderildiği tarihte bu anlaşmanın yapılmış olduğu, (3). haciz ihbarnamesine verilen 21.11.2008 günlü cevapta ve davacı vekilince verilen 03.03.2009 tarihli dilekçe ve eklerinden de bu hususun kısmen kabul edildiği gerekçeleri ile davanın reddine, alacağın % 40’ı oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, İİK.nun 89. maddesine göre açılmış bir menfi tespit davasıdır....

        -TL. tutarında kesinti yaptığını, ancak icraya yatırmadığını, bunun üzerine yeniden 30.09.2005 tarihli 1. haciz ihbarnamesinin gönderildiğini, itiraz edilmemesi üzerine de 17.10.2005 tarihli 2. haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiğini, bu ihbarnameye de itiraz edilmediğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacı ile takip borçlusu arasında iş ilişkisi mevcut olmakla birlikte, haciz ihbarnamelerinin tarihleri itibariyle takip borçlusunun davacı şirketten herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne, davacının takip borçlusuna borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli incelemeyi içermediği gibi Yargıtay denetimine de elverişli değildir....

          Genel Müdürlüğü'nün kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine karşı 2886 Sayılı Kanunun 26/son ve 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 34. maddesindeki hükümler gereğince, idarece alınan teminatların haczedilemeyeceğini ileri sürerek, borçlunun teminatları üzerine konulan haczin kaldırılmasına, haciz müzekkereleri ile haciz ihbarnamesinin teminatlara ilişkin kısmlarının iptaline karar verilmesini istediği, mahkemece, şikayetin kabul edilerek 1. haciz ihbarnamesinin husumet yokluğu nedeni ile iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. İcra müdürlüğünce 3. kişiye gönderilen 08.07.2013 tarihli 89/1 haciz ihbarnamesinde; "... borçluların bizzat veya adi ortaklık şeklinde müteahhit ve taşeron olarak almış olduğu ve sair işlerden dolayı ....her türlü doğmuş doğacak hak ve alacakların, hakedişlerin, nakti teminatların haczine" karar verildiği bildirilmiştir....

            İcra Müdürlüğü'nün 2014/17252 Esas sayılı takip dosyasında alacaklı tarafından davalı üçüncü kişiye 21.000,00 TL alacak için 18.07.2014 tarihinde 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ edildiği ve davalı üçüncü kişi tarafından bu haciz ihbarnamesine yasal süresi içinde itiraz edildiği anlaşılmaktadır. Davalı üçüncü kişiye 89/1 haciz ihbarnamesi, ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 04.06.2014 tarih ve 2011/487E.-2014/121 K. sayılı ilamında birleşen itirazın iptali davasında davalı ... vekili yararına hükmedilen vekalet ücreti alacağı için çıkartılmıştır. Mahkemenin alacaklının yararına İİK'nun 89/4. maddesine dayalı olarak tazminata hükmedilebilmesi için; borçlunun haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, muaccel bir alacağının bulunması zorunludur. ......

              Çıkış 133/1 Ada ... / ..." olduğunun bildirildiği, takip dosyasında şikayetçi adına çıkartılan 89/1 haciz ihbarnamesinin bu adrese gönderildiği, bila tebliğ iade edilmesi üzerine TK'nun 35. maddesi gereğince 14.4.2015 tarihinde, 89/2 haciz ihbarnamesinin 22.5.2015 ve 89/3 haciz ihbarnamesinin de 24.6.2015 tarihlerinde aynı şekilde tebliğ edildiği, şikayetçi tarafından 23.7.2015 tarihinde 89/1 haciz ihbarnamesine itiraz edildiği görülmektedir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/4. maddesinin açık düzenlemesi ve gerekçesi karşısında, borçlunun ticaret sicilinde kayıtlı bulunan adresinin, bilinen en son adresi olduğu ve adres değişikliği ile ilgili kararın, ticaret sicilinde tescil ve ilan edilmediği durumda, TK’nun 35/4. maddesi uyarınca yapılan tebliğ işlemlerinin usulüne uygun olduğunun kabulü gerekir ise de, somut olayda, ... ...'nin 15.02.2016 tarihli yazısından, adreste yapılan parselasyon değişikliğinin şikayetçi şirket kararı ile olmayıp, ilgili bakanlığın onayı ile ...'...

                Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, I- Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçuna ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede, Eyleme ve yükletilen suça yönelik sanığın temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, II- Tazminata ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede, 1-Gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşumu için, birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği tarih itibariyle kesinleşmiş ve muaccel bir borcun varlığı gerekmekle, birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği 26.01.2011 tarihi itibariyle üçüncü şahıs sanığın asıl borçlu L. Y.'...

                  Birinci haciz ihbarnamesine itiraz etmeyen üçüncü kişi ikinci haciz ihbarnamesine aynı sürede itiraz edebilir. İkinci haciz ihbarnamesine de itiraz etmeyen üçüncü kişiye üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilir. Üçüncü kişinin kendisine tebliğ edilen üçüncü haciz ihbarnamesine itiraz hakkı bulunmamaktadır. Üçüncü kişi, üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 gün içinde zimmetinde sayılan parayı ödemez veya aynı sürede menfi tespit davası açmaz ise hakkında cebri icra işlemleri yapılabilir....

                  UYAP Entegrasyonu