Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dosyasının incelenmesinden; davacı belediyenin, 1994-2001 yıllarına ait çevre temizlik ve emlak vergisine ilişkin büyükşehir belediyesi paylarını ödemediğinden bahisle tüm taşınmazlarına … Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın 11.7.2002 tarih ve 1420 sayılı yazısı üzerine davalı idarece haciz şerhi konulduğu, 11.7.2002 tarih ve … sayılı işlemin iptali stemiyle açılan davada, … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile davanın kabulüne, dava konusu haciz işleminin iptaline karar verildiği, bu karar sonrasında davacı tarafından anılan Mahkeme kararı nedeniyle tapu kayıtlarındaki haciz şerhlerinin kaldırılmasının istemiyle davalı idareye yapılan başvurunun reddi üzerine bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. İdare Mahkemesi, davacı belediyenin taşınmazlarına haciz şerhi konulmasına dayanak alınan işlemin iptali istemiyle açılan ve ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesi şerhlerinin terkini istemine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 20.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 05.11.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Kat 27 nolu bağımsız bölüm üzerinde az yukarıda belirtilen haciz şerhleri bulunduğundan bu haciz şerhlerinin fekkine karar verilerek kaldırılması talep ve dava edilmiştir. Davalı T10 vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın reddinin gerektiğini, hak düşürücü süre ve zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, kaldırılması talep edilen haciz şerhinin konulduğu tarihte taşınmazın başkası adına kayıtlı olduğunu, konulmuş olan haciz şerhlerinin kaldırılması için tahakkuk eden vergi borçlarının ödenmesi gerektiğini, tahakkuk eden vergi borçları taşınmazların aynından kaynaklandığını, davacının söz konusu taşınmazların aynından kaynaklanan vergi borcundan dolayı hacizlerin kaldırılması talebinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın reddini, "ihtiyati tedbirin" kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir. Davalı T4 A.Ş....

      İcra Müdürlüğünün 2009/7300 Esas sayılı icra takip dosyası ile taşınmazlar yüklenici davalı şirket adına kayıtlı iken tapu kaydına haciz konulduğunu, müvekkili davacının haciz lehtarı olan davalı ...’e borcunun bulunmadığını, taşınmazın kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak yükleniciye devredildiğine dair davacı kooperatif lehine teminat ipoteği olduğunu, inşaat teminat ipoteğinden sonra konulmuş olan haciz lehtarlarının iyiniyetli olmadığını belirterek, davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti ile, 981 ada 5 parseldeki tüm bağımsız bölümler üzerine konulan hacizlerin fekkini talep etmiş, 23.05.2017 tarihli celsede ... 6. İcra Müdürlüğünün 2009/7300 Esas sayılı dosyasından C Blok 33 ve D Blok 42 numaralı bağımsız bölümlerin tapu kaydına konulan haciz şerhlerinin kaldırılmasını talep etmiştir....

        Ancak; 1- Davalı idare harçtan muaf olduğu halde aleyhine harca hükmedilmesi, 2-Dava konusu taşınmazların el atılan bölümlerinin yol olarak terkini yerine, idare adına tesciline karar verilmesi, 3-Dava konusu taşınmazların tapu kaydında bulunan ipotek şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin gözetilmemesi, Doğru değilse de bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının harç ve yargılama giderlerine ilişkin 3 ve 4. bendlerinin çıkartılarak yerlerine;sırasıyla ( Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan peşin ve ıslah harcının talep halinde yatırana iadesine) (Davacı tarafından yapılan 1.234,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine)cümlelerinin yazılmasına, b) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2/A, B, C ve D bendlerinden (terkini ile davalı idare adına tesciline )kelimelerinin çıkartılmasına,yerine (iptali...

          Ancak; Dava konusu taşınmaz üzerindeki haciz şerhlerinin kamulaştırma bedeline yansıtılmaması doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinin devamına “tapu kaydında mevcut haciz şerhlerinin kamulaştırma bedeline yansıtılmasına” tümcesi eklenmek suretiyle kararın düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 27.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            den satın aldığını, tapu kaydının beyanlar hanesinde tapu sicil müdürlüğünün 14.09.2009 tarihinde taşınmazın tapu kaydındaki terkin edilen ipotek üzerinde haciz şerhlerinin bulunması gerekirken bu şerhlerin sehven ipotek kaydına işlenmemesi nedeniyle kaydın düzeltilmesi için dava açılacağına dair beyanlar sütununa kayıt düşüldüğünü, bu kaydın yolsuz olduğunu ileri sürerek terkin edilmesini, bu istem kabul edilmediği takdirde tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., kaydın terkinini talep etmiş, Tapu Sicil Müdürlüğü ise davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tazminat isteminin Hazineye karşı açılacak bir davada talep edilebileceği, beyanlar hanesindeki kaydın terkini isteminin ise haciz şerhi lehtarlarına karşı yöneltilmesi gerekeceği, tapu sicil müdürlüğünün davada pasif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle tapu sicil müdürlüğü aleyhine açılan dava reddedilmiş, davalı ... aleyhine açılan davanın ise takip edilmediğinden açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....

              Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.01.2015 gününde verilen dilekçe ile haciz şerhinin terkini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve davalılar ... vd. vekilince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmazın tapu kaydındaki haciz şerhlerinin terkini istemine ilişkindir....

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; haciz şerhinin terkini istemli davalarda lehtarların hakları doğrudan etkileneceğinden davada taraf olmaları gerektiğini, haciz lehtarlarının davada taraf olmaksızın yokluklarında aleyhlerine olacak şekilde haciz şerhlerinin terkinine karar verilmesinin hukuka uygun olmadığını, yerel mahkemece, somut davada tapu kaydının beyanlar hanesinde yer alan belirtmenin kimin yararına konulduğunun yani lehtarının belirlenemediği, hukuki dayanağı saptanamayan ve yolsuz kayıt niteliği kazanan şerhlerin terkininde lehtarı aramanın mahkemelerdeki iş ve işlemleri çıkmaza sokma anlamına geleceği belirtildiğini, ancak, mahkemece yeterli inceleme ve araştırma yapılmadığını, eksik inceleme ile hüküm tesis edildiğini, tapu kaydındaki haciz şerhi 1936 tarihli olup davacı tarafın ise 14.03.1990 tarihinde satış yolu ile taşınmazın 45/60 hissesini edindiğini, tapu kaydındaki dava konusu haciz şerhi, davacının satın alma tarihinden...

                Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacı ve davacı murisi ... payları üzerinde bulunan haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı idareden peşin alınan karar düzeltme ve temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 15/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu