Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

en yüksek faiz ile birlikte Brüt 2.056,20 TL izin ücreti temerrüt tarihi olan 26/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, Yasal kesintilerin ödeme sırasında dikkate alınmasına Alınması gereken 2.046,60 TL harçtan 513,40 TL Peşin ve ıslah harcın mahsubu ile bakiye 1.533,20 TL bakiye karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacı tarafın yapmış olduğu ilk gider, posta, müzekkere, ıslah harcı, davetiye ve bilirkişi masrafı olarak harcanan toplam 1.264,20 TL.'...

İcra Müdürlüğünün 2010/9543 esas sayılı dosyasındaki alacağının faiz ve ferileriyle birlikte tahsili için davacıya cebri icra yetkisi verilmesine karar verilmiştir. Davalı ... vekilince istinafa başvurulması üzerine de bölge adliye mahkemesince; mahkeme kararı ve gerekçelerinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı ...'ın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir....

    SONUÇ: Hüküm fıkrasının silinerek, yerine, '' Davanın kısmen kabulüne, 1-) 8.504,50 TL gelirin onay tarihinden itibaren, 5,24 TL geçici iş göremezlik ödemesinin ödeme tarihlerinden itibaren, 0,04 TL tedavi giderinin sarf tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 2-)Harçlar Kanununa göre hesaplanan 505,48 TL 'nin davalıdan tahsiline, 3-)AAÜT'e göre hesaplanan 1.021,17 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 4-)Reddedilen kısma göre, AAÜT'e göre hesaplanan 1.000 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 5-)Bu dava nedeniyle yapılan 178 TL yargılanma giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 141,90 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine'' yazılmasına ve kararın bu biçimiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıdan alınmasına, 23.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi...

      - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı firmaya muhtelif tarihlerde akaryakıt ürünü satıp teslim ettiğini, karşılığında irsaliyeli fatura düzenlediğini, borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için davalı hakkında başlatılan icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında cari hesap ilişkisine dayalı 09.02.2005 tarihli akaryakıt alım -satım sözleşmesi bulunduğunu, davacı şirketten satın alınan ürünün ayıplı olduğunu sebebine dayalı İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/495 sayılı dosyasından tazminat istemli dava ikame edildiğini, iş bu dava yönünden bekletici mesele yapılarak takas ve mahsup taleplerinin olduğunu, müvekkilinin davacıya borcunun olmadığını belirterek davanın reddine ve davacının % 40 oranında tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir....

        Davacı vekili, davalı hakkında, kira alacağının tahsili amacıyla ... İcra Müdürlüğü’nün 2012/29 Esas sayılı takip dosyası ile tahliye istemli icra takibi başlattıklarını, davalının ödeme emrinin tebliğine rağmen yasal sürede takibe itiraz etmediği gibi kira borcunu da ödemediğini, kısmi ödemenin ise borcu karşılamadığını belirterek, kesinleşen icra takibi nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, ödeme emrinin tebliğinden sonra kira bedellerinin davacı hesabına yatırıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davacı vekili, davalı hakkında, 09.01.2012 tarihinde tahliye istemli icra takibi başlatmış, ödeme emri davalıya 11.1.2012 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı takibe itiraz etmemiştir....

          Davacı vekili, davalı kiracı hakkında, kira alacağının tahsili amacıyla ... 26. İcra Müdürlüğünün 2011/15181 sayılı takip dosyası ile tahliye istemli icra takibi başlattıklarını, davalının ödeme emrinin tebliğine rağmen yasal sürede takibe itiraz etmediği gibi, kira borcunu da ödemediğini belirterek, kesinleşen icra takibi nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın 6 aylık sürede açılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davacı vekili, kiracı ve kefil hakkında 16.12.2011 tarihinde tahliye istemli icra takibi başlatmış, ödeme emri davalı kiracıya 19.12.2011 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı takibe itiraz etmemiştir. İcra İflas Kanunu'nun 269/a maddesinde, "Borçlu itiraz etmez, ihtar müddeti İçinde kira borcunu da ödemezse, ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde alacaklının talebi üzerine İcra Mahkemesince tahliyeye karar verilir." hükmünü içermektedir....

            Davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istemli olarak başlatmış olduğu icra takibine davalı borçlu itirazda bulunmuş, davacı alacaklı vekili, icra mahkemesinde itirazın kaldırılmasına ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiş, karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarında dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre temyiz eden borçlu davalının alacağa yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Borçlu davalının tahliyeye yönelik temyiz itirazlarına gelince; Takipte dayanılan 01/04/2011 başlangıç tarihli 2 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı vekili, bu sözleşmeye dayanarak, davalı hakkında .......

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, site alacağının faiz ve masraflarla birlikte tahsili istenilmiştir. Mahkemece dava dilekçesi yetki yönünden reddedilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, kat mülkiyetli anataşınmazın (sitenin) yöneticisi ile kat maliki arasındaki ortak gider alacağının tahsili istemine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının 33. maddesine göre borç ve yükümlülüklerin yerine getirilmemesi sebebiyle zarar gören kat maliki veya malikleri ana taşınmazın bulunduğu yerin Sulh Mahkemesine başvurarak hakimin müdahalesini isteyebilir....

                davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına, 6-Davalı tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 7-HMK 333 maddesi uyarınca yatırılan gider/delil avansında kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine, Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/02/2021 Başkan ......

                  Hukuk Dairesi'nin 2014/14655 E. - 2014/15601 K. sayılı ilamı ile “ kat irtifaklı veya mülkiyetli bir bağımsız bölümün ortak gider ve aidat borcundan kural olarak malik sorumlu olmakla birlikte Yasanın 22. maddesindeki koşulların varlığı halinde bu maddede sayılan ve bağımsız bölümü kullanan kişiler de malikle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olup, mahkemece davacı ve davalının aralarındaki sözleşme de dikkate alınarak, bu bağımsız bölümü kullandığı anlaşılan davalının ortak gider borcundan sorumlu tutulması gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmediğinden” hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile 5.000 TL ortak gider alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu