Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit gereksiniminin nedeni, taşınmazın niteliği ile bu gereksinimin nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır....

    Mahkemece, 2746 ve 2748 parsel sayılı taşınmazlar lehine, bilirkişi raporu ve ek (1) no'lu krokide gösterildiği şekilde 2740 ve 2741 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden geçit kurulmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur....

      Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu", ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....

        Genel Müdürlüğünün temyiz itirazlarının süreden reddine (2) numaralı bent uyarınca davalı Hazinenin diğer temyiz itirazlarının reddine, (3) numaralı bent uyarınca yerel mahkeme kararının hüküm sonucunun 3 numaralı bendinin sonunda yer alan 2 no'lu hüküm fıkrasındaki "...974 no’lu parsel lehine geçit hakkı tesisine, kurulan geçit hakkının tapuya tesciline” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine "...574 no’lu parsel lehine geçit hakkı tesisine, bu şekilde kurulan geçit hakkının leh ve aleyhinde geçit kurulan taşınmazların tapu sicilinde irtifak sütununa yazılmasına" cümlesinin eklenmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 05.11.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Zorunlu geçit hakkının hukuki niteliği gereği leh ve aleyhine geçit tesisi istenen taşınmazların tapu siciline kayıtlı olmaları gerekir. 11.02.1959 tarihli ve 1958/14 Esas, 1959/13 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında zorunlu geçit hakkının ancak tapuda kayıtlı taşınmazlar hakkında söz konusu olabileceği, tapu siciline kayıtlı olmayan yerler için böyle bir zorunluluk doğduğunda ise tapuya tescil gerekliliği yerine getirildikten sonra ihtiyaç sahibi kişinin talepte bulunmasının mümkün olduğu öngörülmüştür....

            İlk Derece Mahkemesi tarafından ise davacının lehine geçit hakkı kurulması istenen taşınmazların maliki olmadığından bahisle aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden red kararı verilmiştir. Geçit hakkı tesisi davaları ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu", ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir....

            Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı site yönetiminin Kat Malikleri Kurulu tarafından işbu davanın açılması için verilen kararı ve bu konuda yetkisine ilişkin belgeyi ibraz etmediğini, lehine geçit hakkı talep edilen davacı sitenin birden fazla geçit yolu bulunduğunu, halihazırda kullanıldığını, geçit hakkının talep edilebilmesi için, lehine geçit hakkı talep edilen malikin geçit yolunun hiç mevcut olmaması gerektiğini, aksi halde keyfi veya taşınmazına değer kazandırmak amacıyla geçit hakkının kötüye kullanılmasına sebebiyet verecek şekilde bu hakkın kullanılabilmesinin hukuken mümkün olmadığını, müvekkili şirkete ait taşınmazın hemen 50 metre doğu tarafında ve 100 metre batı tarafında toplamda 2 adet alt geçit bulunduğunu, alt geçitlerin bulunduğu yerden sahile inen yolların mevcut olduğunu, ayrıca taşınmazın hemen önünde bulunan üst geçidin inşaatının henüz tamamlanmadığını, üst geçit projesi ve buna ilişkin protokolün Antalya 5. İdare Mahkemesi'nin 2019/132 E....

            Kabule göre de, kurulan geçit hakkının kütük sayfasında ayrılan beyanlar hanesine şerh verilmesine karar verilmesi ve kurulacak geçit hakkının kaç metre eninde olacağının hüküm sonucunda belirtilmesi gerekirken bu hususun da gözetilmemesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25.06.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapu iptali ve yol olarak terkini ile olmadığı takdirde geçit hakkı tesciline ilişkin bulunduğuna ve davada zilyedliğe dayanılmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                ün temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucuna yeni bir bent olarak “Tapu Sicil Tüzüğünün 30. maddesi gereğince geçit hakkının, aleyhine geçit hakkı tesis edilen 140 ada 1 ve 5 parsel sayılı taşınmazlann kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline,” ibaresinin eklenmesi suretiyle düzeltilmesine, hükmün HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 13.10.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi. Okundu: K. Güzel B.Arıcı...

                  UYAP Entegrasyonu