"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.09.2006 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkının terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalıya ait 54 parsel sayılı taşınmaz yararına maliki bulunduğu 50 parsel sayılı taşınmazın geçit ile yükümlendirildiğini, yararına geçit kurulan 54 parsel bitişiğine zeminde yeni yol açıldığından geçit ihtiyacının ortadan kalktığını ileri sürerek geçit hakkının terkinini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuş, Mahkemece, davalıya ait taşınmazın geçit güzergahı dışında başka yolu bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
Başka bir anlatımla, tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için ya Medeni Kanunda bir hüküm olması veya özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer verilmesi, yahut tapu sicil tüzüğünde bir düzenleme yapılmış olması gerekir. Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 maddesi uyarınca tapu sicilinin beyanlar hanesine şerh verilmesi gereklidir. Somut olayda; hükümle kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3. maddesi uyarınca Tapu Sicilinin beyanlar hanesine şerh verilmemesi doğru değil ise de; bu yön hükmün bozulmasını ve yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK'nun 438/VII. maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....
kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için ya Medeni Kanunda bir hüküm olması, veya özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer verilmesi, yahut ... sicil tüzüğünde bir düzenleme yapılmış olması gerekir. Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 maddesi uyarınca ... sicilinin beyanlar hanesine şerh verilmesi gereklidir. Somut olayda; hükümle kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3. maddesi uyarınca ... sicilinin beyanlar hanesine şerh verilmemesi doğru görülmemiş ise de; bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için ya Medeni Kanunda bir hüküm olması, veya özel kanunlarda bu konuda bir hükme yer verilmesi, yahut ... sicil tüzüğünde bir düzenleme yapılmış olması gerekir. Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 maddesi uyarınca ... sicilinin beyanlar hanesine şerh verilmesi gereklidir. Somut olayda; hükümle kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3. maddesi uyarınca ... Sicilinin beyanlar hanesine şerh verilmemesi ve geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak şahıslar lehine değil taşınmaz leh ve aleyhine kurulması gerekirken mahkemece, davacı lehine geçit hakkı tesisine karar verilmesi doğru görülmemiş ise de; bu hususlar kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/04/2021 NUMARASI : 2020/84 ESAS 2021/114 KARAR DAVA KONUSU : Geçit Hakkının Terkini KARAR : Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait Burdur ili, Merkez ilçesi Bahçelievler mahallesi 21 ada 64 parsel sayılı taşınmaz üzerinde davalılar lehine kurulan geçit hakkının terkinine karar verilmesini talep etmiş, davalılar cevap dilekçelerinde özetle açılan davayı kabul etmediklerini davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Davanın kabulü ile, Burdur ili, Merkez ilçesi Bahçelievler mahallesi 21 ada 64 parsel sayılı taşınmaz üzerinde aynı yer 21 ada 10 parsel sayılı taşınmaz lehine tesis edilen geçit hakkının tapudan bedelsiz olarak terkinine karar verilmiştir....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 05.08.1952 gün ve 3665 yevmiye numarası ile 3212 ada 53 parsel sayılı taşınmaz lehine, aynı ada 50 parsel sayılı taşınmaz üzerinden tesis edilen geçit hakkının terkini istemine ilişkindir....
Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....
Davacı vekilinin 14/02/2023 tarihli Tedbiren geçit hakkı verilmesi TALEBİNİN KABULÜ ile -Davacı vekilinin 14/02/2023 tarihli dilekçesinde belirttiği tedbiren geçit hakkı talebinin mahkememize sunulan 02/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda, dava konusu Mersin İli, Anamur İlçesi, Çarıklar Mah. Kocadut mevki 224 ada 1 parselde ekli krokide B harfi Yeşil renk ile gösterilen 139.06 metre karelik kısımdan karar kesinleşinceye kadar tedbiren geçit hakkı TESİS EDİLMESİNE, tesis sırasında zeminde mevcut kapatılan demir kapının ve molozların kaldırılarak geçit hakkının TESİS EDİLMESİNE, yönelik karar verilmiştir....
olma ihtimalinin yüksek oluşu, keşif sırasında çekilen resimlerden de anlaşılacağı üzere ve inşaat bilirkişi tarafından geçit tesisi için gereken maliyet hesabı da dikkate alındığında aleyhine geçit tesis edilene aşırı külfet getirdiği, geçit tesisi ile aşırı oransızlık bulunduğu ve geçit hakkının terkini gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Bu itibarla, hüküm fıkrasında "davacı lehine geçit hakkı tesisine, geçit hakkının tapuya tesciline" şeklinde geçit yerinin taşınmazdan ayrılması anlamını verecek biçimde hüküm kurulması doğru değildir. Ayrıca, geçit hakkının tesisine ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerekir. Yazılı şekilde davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 16.11.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....