Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ TARİHİ : 28/02/2019 NUMARASI : 2018/837 ESAS, 2019/104 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı KARAR : Taraflar arasında görülen tüketiciyi koruma kanunundan kaynaklanan alacak davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;mahkememizin 2015/767 Esas sayılı dosyası ile açılan davanın kabulüne karar verildiğini, mahkememizce hükme esas alınan geçici işgal tutanağı belgesindeki imzanın müvekkili T1 ait olmadığının müvekkil tarafından yapılan suç duyurusu neticesinde Van CBS 'nin 2017/16717 Sor. Sayılı dosyası ile yapılan imza incelemesi sonucunda düzenlenen 26/10/2018 tebliğ ve 05/09/2018 sor....

nın mirasçısı olduğu anlaşıldığından davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Somut olayda; davacı, dava konusu 4, 179 ve 340 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında “... ...” şeklindeki kaydın “... ...”, “ ... oğlu ... ...” şeklindeki kaydın “... ... oğlu ... ...”, “ ... oğlu ... ...” şeklindeki kaydın “... ... oğlu ... ...”, “ ... oğlu ... ...” şeklindeki kaydın “... ... oğlu ... ...”, “ ... kızı ... ...” şeklindeki kaydın “... ... kızı ... ...”, “ ... kızı ... ...” şeklindeki kaydın “... ... kızı ... ... ”, “ ... kızı ... ...” şeklindeki kaydın “... ... kızı ... ...”, “ ... kızı ... ...” şeklindeki kaydın “... ... kızı ... ...”, “... kızı ... ...” şeklindeki kaydın “... ... kızı ... ...” olarak düzeltilmesini istemiştir....

    in 1993 olan doğum yılının 1989 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinden, doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen ...'in davadan önce 26.5.2008 tarihinde ölümü ile nüfus kaydının kapatıldığı anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 14. maddesinde; "Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır....

      nın nüfus bilgilerinin davacı ...’in kardeşi olan ... tarafından kullanıldığının tespitine karar verilmesi istenilmiş, mahkemece düzeltilmesi istenen kaydın kapalı olduğu ve kapalı kayıt üzerinde işlem yapılamayacağından davanın reddine karar verilmiştir. Davacılar vekili tarafından karar temyiz edilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; ...’nın Türk vatandaşlığından çıktığı kaydın vatandaşlıktan çıkma nedeni ile kapatıldığı anlaşılmaktadır. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 14 üncü maddesinde; “(1) Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlât edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. (2) Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak, 1) Sanığın 6545 sayılı yasanın yürürlük tarihinden önce atılı suçu işlediği ve adli sicil belgesindeki kaydın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair hükme ait olduğu anlaşılmakla; adli sicil kaydındaki sabıkaları ertelemeye engel teşkil etmeyen sanığa, TCK'nin 51/1-b maddesi gereğince suçu işledikten sonra yargılama sürecinde pişmanlık gösterip göstermediği irdelenip buna göre tekrar suç işleyip işlemeyeceğinin ve CMK'nin 231. maddesi gereğince katılanın zararını giderip gidermediğinin değerlendirilmesi gerekirken "yasal şartları oluşmadığından ve cezanın caydırıcı özelliği dikkate alınarak" şeklindeki yetersiz ve yasal olmayan gerekçe ile CMK'nin 231 ve TCK'nin 51. maddesini uygulanmaması, 2) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015...

          Mahkemece tüm dosya kapsamına göre hüküm kısmının 2. bendin " Yukarıda belirtilen ve mahkememizce de feshine karar verilen sözleşme uyarınca yükleniciye devredilen ve davalılara yüklenici tarafından satışı yapılan tüm tapuların ve arsa paylarının ayrı ayrı iptali ile davacı ... . ile diğer davacı ..... adına eşit paylar halinde tapuya tesciline,...n vefat etmiş olması nedeni ile adına düşecek paya ilişkin kaydın dosya kapsamındaki mevcut veraset belgesindeki payları oranında tüm mirasçıları adına yapılmak sureti ile tapuya kayıt ve tesciline " yazılmak sureti ile maddi hatalının düzeltilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı ... .tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ...... temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... .'...

            Elbirliği mülkiyeti halindeki taşınmazların ortaklığının giderilmesi davasında satış bedelinin taraflara mirasçılık belgesindeki paylara göre dağıtılması gerekirken satış bedelinin dağıtımı konusunda hüküm kurulmamış olması doğru değil ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasına gerek görülmediğinden hüküm fıkrasının 1. bendinin sonuna "satış bedelinin mirasçılık belgesindeki payları oranında taraflara dağıtılmasına” ibaresi eklenmek suretiyle hükmün HUMK.nun 438.maddesi uyarınca düzeltilerek ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %09.9 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 15.60.-TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, 22.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Taraflar arasında görülen davada ... 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 29/11/2013 tarih ve 2012/180-2013/223 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı adına tescilli 2009/02659 sayılı endüstriyel tasarımın yenilik kriterinden yoksun olduğunu, 556 sayılı KHK.nın 5 ila 10. maddelerinde belirtilen koruma şartlarına sahip olmadığını ileri sürerek, bu tasarım tescil belgesindeki 2 no lu tasarımın yenilik unsurundan yoksun olması nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilmesini ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkiline ait tasarımın koruma koşullarını taşıdığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

                nin 1955 olan doğum yılının 1954 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyada mevcut nüfus kayıt örneğinden doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen ...’nin 21.03.2007 tarihinde ölümü ile nüfus kaydının kapatıldığı anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 14. maddesinde; “Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır....

                  Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R- Dava, nüfusta mükerrer kaydın iptali ile nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, davanın nüfus kaydının düzeltilmesi davası olabilmesi için öncelikle soy bağındaki karışklığın giderilmesi gerektiği, soybağına ilişkin olan davanın ise Aile Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davanın nesebin reddi davası olmadığı, mükerrer kaydın iptali niteliğinde nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğu, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda... C.Başsavcılığı davaname ile ...'ın ...'la olan gayri resmi birdelikliğinden ...'ın dünyaya geldiği halde, resmi eşi...nin nüfusuna kaydettirdiği gibi, ayrıca ...'un, ...'ı (...'ı) ...'...

                    UYAP Entegrasyonu