Mahkemece yapılan ilk yargılamada, davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 2013/27716 Esas, 2014/8228 Karar sayılı ilamı ile; “...Davacı, dava dilekçesinde; davalı tarafından yapımı devam eden ve kendisine satılan taşınmazın geç teslimi nedeniyle kira tazminatı ile ayıplı ve eksik ifa nedeniyle taşınmazda meydana gelen değer kaybının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının geç teslim nedeniyle alacağı kira tazminatı hesaplanmış, ayıplı ve eksik ifa nedeniyle değer kaybına ilişkin bir değerlendirme yapılmamıştır....
olduğunu, sözleşmenin 8.6 maddesinde geç teslimin varlığı halinde ilk altı aylık tazminatsız ek süre içinde kira tazminatı talep edilemeyeceği ve altı aylık süreden sonraki geç teslim süresi içinde aylık kira bedelinin de satış bedelinin 1000’de üçünden fazla olamayacağının belirtildiğini, bu nedenle altı aylık süre için kira bedeli istenemeyeceğini, davaya konu bedelin davacı ile yapılan sözlü mutabakat sonucunda tapu hizmet bedeli olarak tahsil edildiğini, bu konuda fatura düzenlendiğini, müvekkili şirketin Tapu devrinden dolayı borcunun bulunmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Kat, 25 nolu bağımsız bölümün 565.081 TL bedelle satın alındığını, sözleşme bedelinin tamamının davalıya ödendiğini, davalının projede yer alan bağımsız bölümü sözleşmeye, vaziyet planına, teknik şartnameye uygun olarak süresinde tamamlayıp 30/05/2011 tarihinde davacıya teslimini vaad ettiğini, dava konusu bağımsız bölümün vaad edilen tarihte teslim edilmediğini, gecikmeye ilişkin olarak davacıya bilgi verilmediğini, konutun ancak 15/12/2011 tarihinde davacıya teslim edildiğini, davacının bağımsız bölümü 5,5 ay gecikme ile eksik ve ayıplı olarak teslim aldığını, eksiklikleri teslim tutanağına derç ederek ihtirazi kayıt ile konutu teslim aldığını, dava konusu bağımsız bölüme iskan alınmaması, taahhüt edilen yollar ile korunun yapılmamış olması, sosyal tesisler, spor alanları ve havuzun tamamamlanmadığı, satış ofisinin kullanımı nedeniyle davalının işgal tazminatı ödemesi gerektiğini , koruda çocuk parkı yapıldığını katlarda güvenlik bulunmadığını ileri sürerek geç teslim nedeniyle uğranılan...
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 02.07.2005 tarihli ibranamenin 1 no'lu bağımsız bölümde mutfakla oda arasındaki duvarın yıkılması, fayans ve karo işlerinin yapılması hakkında düzenlendiği, davacılara verilen bağımsız bölümlerde ve ortak alanlarda eksik işler olduğu, geç teslim nedeniyle kira alacağı doğduğu, iskan izni ile ilgili talebin yargılama sırasında konusuz kaldığı, davalının konutu sözleşmede kararlaştırılan vasıfta ve sürede teslim etmediği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 10.603,14 TL'si geç teslim nedeniyle kira tazminatı ve 8.778,17 TL'si eksik ve kusurlu iş bedeli olmak üzere 19.381,31 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
Hem taraflar arasındaki bu sözleşme hükmü,hem emsal Yüksek Yargıtay emsal kararlarında istikrarlı olarak vurgulandığı üzere, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde satışa konu taşınmazın kararlaştırılan tarihten sonra geç teslimi halinde geç teslim nedeniyle hem kira tazminatı,hem de sözleşme ile kararlaştırılan cezai şart istenemez,ancak bilirkişi tarafından yapılan hesaplamaya göre ancak birisi-yüksek olan- talep edilebilir. O nedenle, davacının gecikme cezası dışında kira kaybı istemesi hem sözleşme hükümlerine hem de Yüksek Yargıtay emsal kararlarına göre hukuken mümkün değildir. İlk derece mahkemesince bu yöndeki karar ve gerekçesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır....
Hukuk Dairesinin 26.05.2015 tarihli ve 2014/21763 E., 2015/17012 K. sayılı kararı ile; “…Mahkemece, davacıların davalıdan almış olduğu dava konusu 31 nolu bağımsız bölüm için satış bedelinden kalan 5000,00 TL'lık kısmı ödemediği, davacılar satış bedelini tam olarak ödemediği için geç teslim sebebiyle kira tazminatı talep edemeyeceklerini gerekçe göstererek davanın reddine karar verilmiştir. Dava, geç teslim nedeni ile uğranılan kira kaybı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 4/g maddesinde; “Bağımsız bölümün, 31/01/2011 tarihinde, satıcı tarafından alıcıya teslim edilmemesi halinde, satıcı, gecikilen her ay için, zararına karşılık olarak, alıcıya 100 USD ödemeyi kabul eder. Ancak, bu gecikme en fazla 6 ay olabilir. 6 ay sonunda, bağımsız bölümün teslim edilmemesi halinde sözleşme fesih edilmiş kabul edilir....
Maddesinde düzenlendiği üzere taşınmazın teslim süresinin 16 ... olduğunu, sözleşmenin üzerinden 29 aydan fazla süre geçmesine rağmen taşınmazın teslim edilmediğini, 15 aylık kira parası kadar zarara uğradığını bu nedenle fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydı ile davalı tarafından taşınmazın teslim tarihi olan 09.09.2007 tarihinden itibaren toplam 3.000.00 TL maddi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, sözleşmenin 3.maddesi uyarınca konutun tesliminde belirli bir tarihin olmadığını, 16 aylık teslim süresinin başlangıcı ile ilgili olarak da sözleşme tarihinin esas alınacağına dair bir hükmünde yer almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin "gayrimenkulün teslimi" ile ilgili 3.maddesindeki teslim süresi başlangıcının 16 aylık tespit edilmesine rağmen teslim süresinin hangi tarihte başlayacağı açıklanmadığı gibi sözleşmede taşınmazın geç teslimi halinde kira tazminatı ödeneceği...
- K A R A R - Davacılar vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince müvekkili arsa sahiplerine ait olan bağımsız bölümlerin davalı yüklenici tarafından teslim edilmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL kira kaybının teslim tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte, 18.11.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile de toplam 35.136,48 TL kira tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşme gereğince teslim tarihinin 12.06.2009 tarihinden önce olamayacağını, davacıların kira tazminatı isteme haklarının doğmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; sözleşme gereğince davacıya düşen bağımsız bölümlerin en geç ........2009 tarihinde teslimi gerekirken dava tarihi itibariyle iskân ruhsatı alnmamış olduğu, sözleşmede anahtar teslim şartı bulunduğundan hukuki teslim olgusunun gerçekleşmediği, fiili teslim olgusunun da ispatlanamadığı, inşaatın teslim süresini davalı lehine uzatacak bir hal bulunmadığı, teslimde gecikmeden kaynaklı toplam kira tazminatı miktarının 91.987,00 TL olduğu gerekçesiyle, taleple bağlılık ilkesi gereğince davanın kabulü ile 70.000,00 TL kira tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiştir....
KARAR Davacı, davalıdan 05.04.2006 tarihinde konut satın aldığını, yapılan sözleşmede dairenin teslim süresinin 16 ay olarak kararlaştırıldığını, dairenin 2007 yılı Ağustos ayında teslimi gerekirken halen teslim edilmediğini belirterek aylık 1.500 TL kira tazminatı alacağının temerrüt tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıya ödetilmesini istemiştir. Davalı, yapılan sözleşmede, konutun tesliminde belirli bir tarihin olmadığı gibi sözleşmede geç teslim halinde tazminat ödeneceğine dair herhangi bir hükmün de bulunmadığını, dava konusu taşınmazların geç tesliminin kendilerinden kaynaklanmadığını, teslim gecikmesi nedeni ile konut alıcılarının zarara uğramaması için taksit ödemelerinin durdurulduğunu, davacının söz konusu durdurma işlemine herhangi bir itirazının olmadığını buna rağmen zarara uğradıklarını iddia ederek görülmekte olan davayı açmalarının iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir....