den bir buçuk yaş küçük olduğunu beyan ettikleri, getirtilen okul kayıtlarına göre de mağdurenin 1996 yılında okula kayıt olduğu, nüfusa kayıtlı doğum tarihine göre beş yaşının içinde olmasına rağmen okula kayıt edildiği tarihte sunulan nüfus cüzdanı örneğinde bulunan fotoğrafında dahi beş yaşından büyük gösterdiği, yine mağdurenin yaşına ilişkin alınan Adli Tıp Kurumu raporlarında mağdurenin 11.05.2009 ve 29.07.2009 tarihlerinde çekilen grafilerinin dayanak yapılarak mağdurenin 2005 yılı yaz aylarında onbeş yaşını doldurmadığının bildirildiği görülmüş ise de, yaş tayininde kullanılan atlaslara göre değerlendirilebilme kısıtlılıkları, büyüme evresinde fiziksel gelişimin hızlanması veya gelişme geriliği oluşturan genetik,hormonal, coğrafik yaşam alanı, beslenme farklılıkları gibi faktörlerin varlığı nedeniyle yapılan bilimsel çalışmalarla ortaya konan gerçek yaş ile kemik yaşı arasında artı/eksi bir yaş farkı olabileceğinin bilinen bilimsel bir gerçek olması hususları birlikte değerlendirildiğinde...
Davacının tacir olduğu dosyada iddia ve ispat edilmediği gibi Tohumculuk Kanununun kapsam başlıklı 2.maddesinde “ Bu Kanun; tarla bitkileri, bağ-bahçe bitkileri, orman bitki türleri ve diğer bitki türleri çoğaltım materyaline ait çeşitlerin ve genetik kaynakların kayıt altına alınması, tohumlukların üretimi, sertifikasyonu, ticareti, piyasa denetimi ve kurumsal yapılanmalar ile ilgili düzenlemeleri kapsar.”şeklinde düzenleme getirilmiştir. Tohum ve türevlerinin üretim ve satışı,gerekli izinlerin alınmasının bu kanun kapsamında düzenlendiği de gözetildiğinde,kanunun bu süreçte yer alan gerçek ve tüzel kişiler için uygulanması gerekir. Bu açıklamalar ışığında davanın süresinde açıldığı anlaşılmakla davanın esasına girip,taraf delilleri toplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; genetik test işlemine konu alacak eser sözleşmesinden kaynaklandığından, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 15. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 29.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Köyü'nde hırsızlığa konu arazi sahibinin tespiti ile tanık olarak dinlenmesi gerektiği ve bu hususlar yerine getirilmeden eksik kovuşturma sonucu hırsızlık suçundan hüküm kurulduğundan bahisle bozma kararı verildiği, mahkemece bozma ilamı sonrası yapılan yargılamada, soruşturma aşamasında moleküler genetik inceleme için alınan örneklerin ile suça konu yerlerde elde edilen bütün delillere ilişkin yapılan incelemelerin akıbetlerinin araştırılmasına yönelik jandarma karakol komutanlığının 18/11/2019 tarihli vermiş olduğu cevabi yazısında en fazla 5 yıl süre ile arşivde saklandığı ve daha sonra imha edildiği, yapılan araştırmada herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığının tespit edildiğinin bildirildiği, suçun işlendiği yer olarak belirtilen yerlerin arazi sahipleri olan ...’ın tanık olarak dinlenmesine yönelik yapılan araştırmada ise tanıkların adreste tanınmadığı, kimlik ve açık adres bilgilerini bilinmediğinin bildirildiği, ....,Köyü'nde hırsızlığa konu arazi sahibinin ... isimli şahıs...
in duruşma sırasında sanığı tam teşhis edemediği, tanık... duruşma sırasında ''...koridorda bulunan dolabın yanına gizlenmiş vaziyette birini gördüm, başında siyah bir şapka ve yüzünde ise hemşire maskesi vardı, yani ağzı kapalıydı, burnunun ucu açıktaydı yüzünü tam gördüm..." şeklinde beyanda bulunmuş ise de bu tanığın yüzünde hemşire maskesi olan birini tam teşhis edebilecek durumda olmadığı, böylece bu tanığa kolluk tarafından yaptırılan sanığı canlı teşhis ettiğine ilişkin tutanağın sıhhati konusunda şüphe doğduğu, katılanların cinsel bir saldırıya maruz kalmadıklarını ve ikametlerinden herhangi bir emtianın çalınmadığını beyan ettikleri, görevlilerce olay yerinden alınan parmak izi ile genetik materyale dair düzenlenen Raporlara göre parmak izinin sanığa ait olmadığı, ayrıca genetik materyale dair düzenlenen Rapor içeriğinde sanıkla ilgili bir irtibatın kurulmadığına dair görüş beyan edildiği tespiti ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gözetilerek sanığın üzerine atılı suçlardan...
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Biyogüvenlik Kanunu, 2. maddesinde, genetik yapısı değiştirilmiş organizmalar (GDO), GDO’lardan elde edilen ürünler, GDO ve ürünleri, işleme, piyasaya sürme , bulaşan gibi önemli teknik terimlere dair tanımlara yer vermiştir....
Biyogüvenlik Kanunu, 2. maddesinde, genetik yapısı değiştirilmiş organizmalar (GDO), GDO’lardan elde edilen ürünler, GDO ve ürünleri, işleme, piyasaya sürme gibi önemli teknik terimlere dair tanımlara yer vermiştir. Buna göre: Genetik yapısı değiştirilmiş organizma (GDO): Modern biyoteknolojik yöntemler kullanılmak suretiyle gen aktarılarak elde edilmiş, insan dışındaki canlı organizmayı, GDO’lardan elde edilen ürünler: Kısmen veya tamamen GDO’lardan elde edilmekle birlikte GDO içermeyen veya GDO’dan oluşmayan ürünleri, ../.....
Türk Medeni Kanununun 291.madde koşulları oluşmadığından genetik baba olduğunu ileri süren davacı tarafından soybağının reddi davasının açılması mümkün değildir. Davacının açtığı davanın aktif husumet ehliyeti bulunmadığından reddine karar verilmesi gerektiği"gerekçesiyle belirtilen şekilde karar tesis edilmiştir....
ile nüfus kaydına tescillerine, bu kişilerin mirasçıları olan müvekkillerin, Mustafa oğlu T23'un mirasçıları olduklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava ettikleri, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Silifke 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 23/06/2022 tarih , 2021/238 Esas , 2022/111 Karar sayılı kararı ile özetle; ''davacının talebinin gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının yani baba adının düzeltilmesi davası olmakla birlikte, nüfus kaydına genetik baba isminin yazılması yönünden soybağı davası niteliğinde olduğu, davacının gerçek baba Mustafa oğlu T23 hanesine tescili isteminin Türk Medeni Kanunu'nun 301 ve devamı maddelerinde düzenlenen babalığın tespitine ilişkin olduğu, söz konusu talebin aile mahkemesince görülüp karara bağlanması gerektiği (Yargıtay 8....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/07/2021 NUMARASI : 2021/259 ESAS, 2021/273 KARAR DAVA KONUSU : Soybağı KARAR : İlk Derece Mahkemesince verilen karara davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA Davacı dava dilekçesinde özetle; Umut adlı çocuğun gerçek gerçek babası olmadığını, Denizli'de çalışırken çalıştığı işyerinin doktorunun iknası üzerine başkasından olan çocuğu kendi üzerine kaydettirdiğini, çocuğun ölmek üzere olduğunu, acıdığı için kendi üzerine aldığını, şimdi nüfustan çıkarmak istediğini ve davasının nüfus davası olduğunu belirterek nüfus kayıtlarının düzeltilmesini talep ve dava etmiştir....