Bilirkişi tarafından araç hasarı giderim bedeli 23.635,00 TL olarak belirlenmiş olup, raporda kusur oranında indirim yapılmadığından % 25 davacı kusuruna denk gelen kısım indirildiğinde davacının talep edebileceği araç onarım bedelinin 17.726,25 TL olması gerektiği ve yine bilirkişi tarafından araç mahrumiyeti için tespit edilen 2.718,00 TL üzerinden de kusur indirimi yapıldığında davacının talep edebileceği araç mahrumiyeti miktarı 1.633,50 TL olabileceği, araç mahrumiyetine dolaylı zararının ZMMS poliçesi ile teminat altına alınmadığından bu tutarın sadece davalı araç işleteni ve sürücüsünden talep edilebileceği sigorta şirketinin araç mahrumiyeti zararından sorumlu olmadığı, dava dilekçesinde talep edilen durak zararına ilişkin tutardan feragat edildiği için davada bu kısım yönünden feragata dayalı ret hükmü kurulması gerektiği gözetilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur....
-TL (KDV Dahil) hasar bedelinin ve 100TL değer kaybı bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen hasarı ret tarihinden (sigorta şirketleri açısından ret tarihi- diğer davalılar açısından kaza tarihinden), 100TL ikame araç bedelinin ise davalı ... ve ...'den müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile tahsiline karar verilmesi talep etmiştir. CEVAP: Davalı .... vekili cevap dilekçesinde özetle, bahsi geçen ... plaka sayılı aracın müvekkil şirket nezdinde ......
plakalı araçların hasar gördüğünü ve iş bu araçlarda oluşan toplamda 6886,00 TL hasar bedelinin taraflarınca ödendiğini, ayrıca .... plakalı araç için Ankara ... Müdürlüğü'nün 2019/13210 E.sayılı dosyasına 45029,48 TL ödendiğini, iş bu kazada davalı şirkete ait aracın olay yerini terk eden alkollü sürücüsü .... 'in kusurlu olduğunu, olay yerini zorunlu haller hariç olmak üzere terk etmenin ve kaza tespit tutanağının tam olarak düzenlenmesine mani olmanın müvekkili firmanın ödeyeceği hasar bedelini arttırdığından araç işleten ve sürücünün kusurlu olduklarını, alacağın tahsili amacı ile Ankara .... İcra Müdürlüğü'nün 2020/3002 Esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalı yanın itirazı üzerine takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla Ankara .......
mahrumiyet bedelinin- ikame araç bedelinin 700,00 TL olduğunun (7x100= 700,00TL) tespit edildiği, Anayasa Mahkemesinin 17/07/2020 tarih ve 2019/40 esas, 2020/40 karar sayılı ilamı uyarınca tazminat hesaplamasında genel hükümlerin uygulanması gerektiği, bu kapsamda davacının değer kaybına ilişkin talebinin genel hükümlere ve serbest piyasa rayiçlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, bu ilke ve açıklamalar uyarınca mahkememizce alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, davalı ...'...
Davaya konu kaza nedeniyle davacının aracında oluşan hasarın onarımı için gerekli makul sürede, davacının ikame araç temin etmek ve suretle masraf yapmak zorunda kalacağı, bu zararının da tazmininin gerektiği açık olmakla birlikte; bu zararın, kazadan kaynaklanan dolaylı zarar mahiyetinde olduğu ve davalı trafik sigortacısının sadece doğrudan zararlardan sorumlu olduğu, bu zararın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ve poliçe özel şartları uyarınca teminat kapsamında bulunmadığından bu kapsamda mahrumiyet bedelinin hesaplanması yönünden alınan bilirkişi raporu ile davacının tamir süresi ikame araç yoksunluk kaybı 1.315,00 TL araç mahrumiyet bedelinin davalı ...'dan kaza tarihinden (04/01/2022) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
CEVAP: Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karışan aracın davalı sigorta şirketine sigortalı olduğunu, davacıya hasar bedelinin ödendiğini ve aksi düşünülse bile sorumluluklarının da sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, davacıya ait araç değer kaybının da Trafik Sigortası Genel Şartları (yeni) ekinde yer alan kriterlere göre hesaplanması gerektiği belirtilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL: Dava, 24/08/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasına dayalı olarak değer kaybı tazminat talebinden ibarettir. Mahkememizce taraf delilleri toplanarak davalı sigorta hasar dosyası ve poliçesi, celbedilerek dosya içerisine konulmuştur. Kazaya karışan araç sürücülerinin kusur durumlarının ve talep edilebilecek tazminata yönelik makine mühendisi bilirkişiden rapor istenilmiş, bilirkişinin 27/01/2022 tarihli raporunda özetle; davalı sigorta şirketine sigortalı ... plakalı araç sürücüsü ...'...
Ltd.Şti. ile davalı ... yönünden 07/07/2021 haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, 1.000,00 TL ikame araç bedelinin davalı ... Mimarlık... Ltd.Şti. ile davalı ...'...
Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü yukarıda açıklandığı gibi İİK 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere,muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde ise iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı,alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1,2. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının 01.05.2005 - 31.05.2017 tarihleri arasında iki dönem hâinde alt işverenlere bağlı olarak davalı Belediyenin araç tahsis biriminde binek tipi araç şoförü olarak çalıştığı, Dairelerinin 2020/802 Esas ve 2021/577 Karar sayılı kaldırma - gönderme kararının davacının otobüs şoförü değil binek tipi araç şoförü olması sebebiyle maddi hataya dayalı olduğu, maddi hataya dayalı bu kararın davacı lehine hak sağlamayacağı, araç kiralanması hizmet alım sözleşmesi kapsamında dava dışı şirketlere bağlı olarak davalı ... nezdinde çalışan davacının muvazaa konusunda soyut tanık beyanları dışında delili olmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönüyle dosya kapsamına uygun olduğu, davanın maddi tazminat istemine ilişkin olmaması sebebiyle karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin (AAÜT) 13 üncü maddesinin ikinci fıkrasının uygulanma imkânı bulunmadığı, ancak kıdem tazminatı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava B.K.' nun 19.maddesine dayalı genel muvazaaya dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,01.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....