Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı kooperatif yetkilisi, genel kurulun iptali gerektiren bir durum bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; yönetim kurulunun ibra edilmemesinin doğrudan yönetim kurulunun düşmesi veya genel kurul kararlarının iptali sonucunu doğurmayacağı, bunun için 6762 sayılı TTK 'nın 341. maddesi uyarınca süresinde dava açılması gerektiği, davanın yönetim kurulunun ibra edilmediği 19.06.2011 tarihli genel kurul toplantısından sonra bir ay içerisinde açılmadığı, ibranın yapılmadığı genel kurulda yönetim kurulunun yeniden seçimine ilişkin bir karar alınmadığı, 27.05.2012 tarihli genel kurul toplantısında davacıların herhangi bir muhalefet şerhlerinin bulunmadığı, davacıların anasözleşmenin 38 ve 6762 sayılı TTK'nın 381. maddelerinde sayılan dava açma hakkı olan kimselerden olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir....

    E.sayılı dosyası ile 2010 ve 2011 yılları genel kurul kararlarının iptali için açtıkları davanın kabul edildiğini, Kooperatifin karara ilişkinin olarak kararlara belirlenen temyiz itirazının da Yargıtay 23 HD.2017/2434 sayılı dosyasında kabul edilmeyerek onandığını, Kararda YK başkan ve üyeleri arasındaki huzur hakkı farklılığının ve maliyet bedeli üzerinden yönetim kurulu üyelerine tahsis yapılmasının normal ve olağan ve iyi niyetli görülmeyerek 27.06.2010 tarihli genel kurul kararının 9., birleşen davada 26.06.2011 tarihli genel kurul kararının 8 no.lu maddesinin iptaline karar verilmesi hususunun görüşülmesi amacı ile yönetim kurulunun kooperatif genel kurulunu 26.06.2021 tarihinde Olağanüstü toplayarak gündemin 4.Maddesinde iptal edilen 27.06.2010 tarihli ve 26.06.2011 tarihli genel kurul kararlarında alınmış Yönetim kurulu başkanının aldığı 34.500.-TL'lik huzur hakkı fahiş bulunmuş, yönetim kurulu yeleri için 1.916,66 TL'lik, denetim kurulu için belirlenen 1.500....

      Görüldüğü üzere çağrı ve gündemin usulsüz tebliğ ve ilanı yönetim kurulu kararının iptalinin konusu olmayıp, ancak genel kurul kararının iptali davasında ileri sürülebilir. Bu nedenlerle yönetim kurulunun iptali veya geçersizliği isteminin kanuni dayanağının bulunmaması karşısında davanın reddine" karar verilmiştir. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece usul ve yasaya aykırı karar alındığını, davalı birliğin yönetim kurulu olağan genel kurul toplantısı adı altında bir toplantı yapma kararı aldığını, ancak bu toplantıya dair üyelerine herhangi bir çağrının yapılmadığını, 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu'nun Çağrı başlıklı 45. maddesi, Genel Kurul Çağrı usulünü ; "...Genel kurul olağan ve gerektiğinde olağanüstü olarak toplanır. Olağan toplantının her hesap devresi sonundan itibaren 6 ay içinde ve en az yılda bir defa yapılması zorunludur....

        İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı şirketin aile şirketi görünümünde bir anonim şirket olduğunu, şirketin 15/10/2018 tarihli 2018/9 yönetim kurulu kararı ile müvekkilinin görev süresi dolmadan Antalya temsilciliği görevinden uzaklaştırıldığını ve 12/11/2018 tarihli genel kurul toplantısında hiçbir haklı gerekçe olmaksızın yönetim kurulu üyeliğinden alındığını, taraflarınca buna ilişkin genel kurul kararının iptali davası açıldığını, davanın halen derdest olduğunu, bu nedenlerle davaya konu edilen müvekkilinin kar payı istemesi ve buna ilişkin kararın iptalini talep etmesi ve yine muhalefet ettiği tüm diğer maddeler ile çoğunluk pay sahibi erkek kardeşlerinin kendisine zarar vermelerine ve yine kendi çıkarları doğrultusunda şirket gelirlerini kullanma uygulamalarına engel olma amaçlı olduğunu, yönetim kurulunu ibra ettiğinden bahisle TTK 558/2 maddesinin kıyasen uygulanması gerekti ve bu nedenle müvekkilinin genel kurul kararı iptal davası açma hakkının...

          Bir üyenin yönetimin ihraç kararına itirazı ihraç iptali davasından önce yönetimce genel kurula intikal ettirilmiş ve üye aleyhine davadan önce karar verilmiş ise, davanın yönetim kurulu kararına karşı açılmadığı, genel kurulca verilen karara karşı süresinde itiraz davası olarak açıldığı kabul edilerek, bundan sonra davanın esasına girilmesi; genel kurulca itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, ortaklık devam ettiğinden davanın reddine karar verilmesi; şayet yargılama aşamasında bu itiraz genel kurula intikal ettirilmiş ise, genel kurul kararı sonucu beklenilerek bu karar ortak aleyhine çıktığı takdirde davaya genel kurul kararının iptali olarak devam edilmesi; genel kurulca itirazın kabulüne karar verilmesi halinde davanın konusunun kalmayacağının düşünülmesi; itiraz genel kurula davadan önce ya da sonra intikal ettirilmemiş ve intikal ettirilmeyecekse, üyeliğin askıda ve devam ettiği, yönetim kurulunun ihraç kararına karşı dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/878 Esas KARAR NO : 2022/1060 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 28/10/2021 KARAR TARİHİ : 10/11/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/12/2022 Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: davacı vekili özetle; müvekkillerinin, davalı şirketin hissedarları olduğunu, müvekkillerinden .......'nin yönetim kurulu üyesi, diğer müvekkillerinin ise genel kurul üyesi olarak görevli olduklarını, Müvekkillerinin, davalı şirketin eski yönetim kurulu başkanı .........'nin mirasçıları olduğunu, vefat tarihinden sonra 28.05.2020 tarihli genel kurul kararı ile yönetim kurulu başkanlığına ........., başkan vekilliğine ........ ve yönetim kurulu üyeliğine .......'nin seçilmesine karar verildiğini, şirketin ortaklık yapısının %24,7 ........., %75,12 ...........

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/251 Esas KARAR NO: 2021/873 DAVA: Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ: 13/10/2014 KARAR TARİHİ: 06/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacının davalı şirketin------ hukuka aykırı olduğunu, alınan kararların kanuna,---- kurallarına aykırı olduğunu belirterek aykırılık gerekçelerini açıklamış ve sonuçta davalı şirketin anılan genel kurulunda alınan kararların iptaline karar verilmesini istemiştir....

                Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıların peşin ve sabit ödemeli ortak oldukları, ortaklıktan ihraç kararına dayanak ihtarnamelerde sorumlu oldukları genel yönetim gideri ve alt yapı gideri ayrıştırılmaksızın genel kurulca kararlaştırılan aidatların aynen istenmek suretiyle fazla borç çıkarıldığı, TBK'nın 120. maddesi hükmüne aykırı olarak faiz hesaplanması nedeniyle ihtarnamelerin geçersiz olması sonucu haklarında yönetim kurulunca alınan ortaklıktan ihraç kararlarına karşı davacıların itirazları üzerine davalı kooperatifin 15.03.2015 tarihli genel kurul gündeminin 3. maddesine alınan ihraç kararının iptal edilmesi gerektiği, genel kurul kararının iptali istemlerinin genel kurulca alınan ihraç kararının iptali şeklinde yorumlanması gerektiği, ihraç kararının iptali ile üyeliğin tespiti isteminin aynı nitelikte olduğu, borçlu bulunmadıklarını tespiti isteminin teknik anlamda bir menfi tespit davası olmadığı, yalnızca peşin ödemeli ortak...

                  ifadesi bulunduğunu, oysa ki genel kurulda yönetici atanamayacağını, yönetim kurulu üyelerini seçebileceğini, tedbir konmaması telafisi güç ya da imkânsız büyük sorunlara neden olacağını, TTK'nın 437.maddesine aykırı hareket edildiğini, finansal tablolar, yönetim kurulu yıllık faaliyet raporlarının, genel kurul toplantısından en az 15 (onbeş) gün önce şirket merkezinde pay sahiplerinin incelemesine hazır bulundurulmadığını, genel kurulun 7.maddesindeki yönetim kurulu seçilmesinde de usulsüzlük yapıldığını, yönetim kurulu başkanı ve üyesi olan Derviş Zeynel Abidin’in ve diğer ortak Aysun Tosun’un elbirliği ile şirketin tüm kazançların davacıdan sakladıklarını, hukuka aykırı belge ve işlemler yaptıklarını, bu nedenlerle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve genel kurul kararlarının yürütülmesinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbire karar verilmesini istemiştir....

                  ifadesi bulunduğunu, oysa ki genel kurulda yönetici atanamayacağını, yönetim kurulu üyelerini seçebileceğini, tedbir konmaması telafisi güç ya da imkânsız büyük sorunlara neden olacağını, TTK'nın 437.maddesine aykırı hareket edildiğini, finansal tablolar, yönetim kurulu yıllık faaliyet raporlarının, genel kurul toplantısından en az 15 (onbeş) gün önce şirket merkezinde pay sahiplerinin incelemesine hazır bulundurulmadığını, genel kurulun 7.maddesindeki yönetim kurulu seçilmesinde de usulsüzlük yapıldığını, yönetim kurulu başkanı ve üyesi olan Derviş Zeynel Abidin’in ve diğer ortak Aysun Tosun’un elbirliği ile şirketin tüm kazançların davacıdan sakladıklarını, hukuka aykırı belge ve işlemler yaptıklarını, bu nedenlerle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve genel kurul kararlarının yürütülmesinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbire karar verilmesini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu