Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davanın davalı şirketin 18.08.2020 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 9 nolu kararın batıl olduğunun tespiti ve / veya iptaline, 28.01.2019 tarihinde seçilen yönetim kurulu üyelerinin görevlerinin devam ettiğinin tespitine, davalı şirketin genel kurulu olağan üstü toplantıya çağıran yönetim kurulu kararının TTK 391. Madde uyarınca haksız ve batıl olduğunun tespiti ve / veya iptali istemi ve ihtiyati tedbiren dava konusu 18.08.2020 tarihli genel kurulun 9 nolu kararının yürütmesinin durdurulmasına ve davalı şirkete kayyum atanmasına; Yine ihtiyati tedbiren davalı şirketin 27.10.2020 tarihinde yapılacak olağanüstü genel kurul toplantısının yürütmesinin geri bırakılmasına ve genel kurul toplantısının yapılmasının durdurulmasına yönelik olarak açılmış olup, mahkememizce düzenlenen tensip tutanağıyla dava konusu 18.08.2020 tarihli genel kurulda alınan 9 nolu kararın yürütmesinin geri bırakılmasına ve kayyım atanmasına ilişkin ihtiyati tedbir talepleri yönünden TTK 449....

    Hukuk Dairesinin 2015/8055 Esas - 2016/3673 Karar sayılı kararında gerekçe olarak iptali istenilen genel kurul kararının alındığı tarih itibariyle davalı şirketin yönetim kurulu üyeleri hakkında devam eden hukuk ve ceza davaları ile yine davalı şirketin önceki genel kurulunda alınan aynı yöndeki kararın mahkemece iptal edilmiş bulunduğu hususları gözetildiğinde, davalı şirketin yönetim kurulu üyelerine TTK'nın 395. ve 396. maddelerinde düzenlenen yetkilerin verilmesinin iyiniyet kurallarına aykırı bulunduğunun belirtildiği, iş bu onama kararının gerekçesinde 2011 yılındaki genel kurul kararının iptali isteminin reddi üzerine onama ilamının karar düzeltme aşamasındaki bozma gerekçesinden farklı olarak salt yönetim kurulu üyeleri hakkındaki ceza davasının varlığının gerekçe yapılmadığı, yönetim kurulu üyeleri aleyhine devam eden hukuk davalarının ve şirketin önceki genel kurulunda alınan aynı yöndeki kararın mahkemece iptal edilmiş bulunduğu hususlarının da gözönünde bulundurulduğu, bir...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/394 KARAR NO : 2022/419 DAVA : Ticari Şirket Genel Kurul Kararının İptali DAVA TARİHİ : 26/04/2022 KARAR TARİHİ : 29/04/2022 Mahkememizde açılan davanın dosya üzerinden yapılan görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesi ile özetle; davalı şirketin pay sahiplerinden olan ....’in hukuka aykırı olarak “yönetim kurulu üyesi ve başkanı” seçilmesine ilişkin 30/12/2021 tarihli 1 sayılı olağanüstü genel kurul kararının ve bu karara dayalı olarak ....’in imzası ile alınan 10/01/2022 tarihli 10 sayılı yönetim kurulu kararının iptali için İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde ... Esas sayılı davayı açtıklarını; eldeki bu davanın ise .......

      Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalı şirketin 31/03/2010 tarihinde yapılan genel kurulunda alınan 4, 5 ve 7 nolu kararlarının iptaline, 3 ve 6 nolu kararlarının iptali isteminin reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine karar, Dairemizin 24.04.2013 günlü ilamıyla gündemin 5. maddesinde görüşülen yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin oylamada usulüne uygun muhalefet şerhinin bulunmadığı, bu nedenle anılan maddeye ilişkin olarak davacının artık genel kurul kararının iptalini isteyemeyeceği yönündeki gerekçe ile davalı yararına bozulmuştur. Davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dava, anonim şirket genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir. Davaya konu genel kurul toplantısının 5. maddesinde alınan kararlar ile şirket yönetim kurulu üyeleri ile denetçinin ibrasına karar verilmiştir....

        Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/220 Esas 2020/478 Karar sayılı dosya DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 19/06/2020 KARAR TARİHİ: 27/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl davada davacı vekili 19/06/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı ...' ın davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davalı kooperatif yönetim kurulunca Genel Kurul' a çağrılmadığını, davacıya ve çok sayıda üyeye Kooperatifler Kanunu ve ana sözleşmede belirtilen yasal sürelere uygun surette genel kurul çağrısının tebliğ olmadığını, alınan kararların yasaya ve usule aykırı olduğunu, davalı kooperatif yönetim kurulu başkanı ...'...

          Davacı tarafça, 09.12.2011 tarihli genel kurul toplantısında ana sözleşme değişikliği ve yönetim kurulu seçimine ilişkin alınan kararların yasaya ve yönetmeliklere aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Dairemizin yerleşmiş içtihatları gereğince, genel kurulun toplantıya çağrılması usulsüz olsa bile, salt bu nedenle genel kurul kararlarının iptali gerekmeyip aynı zamanda, alınan kararların yasaya, anasözleşmeye veya objektif iyiniyet kurallarına aykırı olduğunun da iddia ve ispat edilmesi gerekmektedir....

            DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 06/09/2022 KARAR TARİHİ : 23/11/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kooperatif, ......

              Genel kurul davacının itirazı olmasa da esasen itirazı incelemeye görevli olduğuna ve görevli olduğu konuda ihraç kararını gündeme alıp, ihracı karara bağladığına göre, mahkemece artık, itirazın yapılmadığına bakılmaksızın ve anılan genel kurul kararının varlığından haberdar olduğu cevaba cevap dilekçesinde anlaşılan davacının, anılan genel kurul kararının iptali için ayrı bir dava açıldığının iddia ve ispat edilemediği de gözetilerek, davanın genel kurulda alınan ihraç onama kararının iptali olarak ele alınması ve yönetim kurulu kararının dayanağı olan ihtarnameler değerlendirilerek genel kurul kararının iptaline karar verilmesi gerekir....

                Davalı vekili, davacının tek başına ortağı olduğu kooperatifi davalı olarak göstererek sorumluluk davası açmasının mümkün olmadığını, ortakların 1/10’unun teklifi ile yönetim ve denetim kurulu üyelerinin seçiminin gündeme alınabileceğini, genel kurul kararının yasa ve anasözleşmeye aykırı olmadığını, davacının alınan kararlara karşı aykırı oy kullanarak muhalefetini tutanağa yazdırmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davanın genel kurul kararlarının iptali ve sorumluluk davası olduğu, sorumluluk davasının kooperatif hasım gösterilerek açılmasının mümkün olmadığı, genel kurul kararlarının iptalini isteyen davacının alınan kararlara karşı oy verdiği açık ve net olarak belirli olmadığı gibi, alınan genel kurul kararlarına karşı muhalefetini tutanağa geçirtmediği, bu nedenle de genel kurul toplantısında alınan kararların iptali hakkında dava açma hakkının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

                  Kooperatif yönetimince değiştirilmesi istenilen bir yönetim kurulu ya da genel kurul kararının, kooperatif yönetim kurul ya da genel kurul tarafından alınacak yeni bir karar ile değiştirilmesi mümkün olduğundan, kooperatif yönetimince kendi kararlarının iptali için mahkemede davacı sıfatıyla dava açmalarında da hukuki yarar yoktur....

                    UYAP Entegrasyonu