WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/659 Esas KARAR NO :2022/170 DAVA:Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ:24/09/2021 KARAR TARİHİ:03/03/2022 Dava öncelikle değişik iş dosyası üzerinden İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılmış, İstanbul 15.Asliye Ticaret Mahkemesi ... D.iş k sayılı, 01.10.2021 tarihli kararı ile ; dava yargılamasının değişik iş tespiti ile yapılamayacağından istemin reddine karar verilmiş ve dosya mahkememizin iş bu esasına kayıt edilmiştir....

    Somut olayda, alacaklı tarafından başlatılan takipte, talimat yoluyla taşınmazın satış işlemlerinin yapıldığı, talimat icra müdürlüğünce, esas icra dairesince bildirilen adrese çıkarılan satış ilanı tebligatının, borçlunun tanınmadığından bahisle tebliğ edilemeden iade edilmesi üzerine, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği görülmektedir. ... Ticaret ve Sanayi Odası’nın 02.03.2015 tarihli yazısının incelenmesinde; borçlu şirketin adresinin 04.11.2009 tarihinden itibaren “...” olarak değiştirildiği belirlenmiştir. Bu durumda borçlu şirketin, tebliğ işleminin yapıldığı tarih itibariyle ticaret sicilinde kayıtlı adresi “...” olduğuna göre, borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresine herhangi bir tebligat çıkarılmaksızın, önceki adresi olan "..." adresine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre yapılan satış ilanı tebliğ işlemi, aynı maddenin 4. fıkrası hükmüne aykırı olmakla usulsüzdür....

      ın seçildiğini, ... tarih ve ... sayılı ortaklar kurulu karan ile tasfiyenin sonlandmlmasına karar verilerek, müdürlüklerince .../.../... tarihinde terkin tescili yapıldığını, şirketlerin tasfiye sürecine girmesinin, kazanç elde etme ve bu kazancı bölüşme amacının ortadan kalkması ile birlikte genel kurulda bu yönde bir karar alınması ile mümkün olduğunu, genel kurul kararı ile tasfiye işlemlerini gerçekleştirmek üzere görevlendirilen tasfiye memurunun ticaret siciline tescil ve ilanı gerektiğini, alacaklıların ise Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde birer hafta ara ile yapılacak üç ilan ile haberdar edilmesi gerektiğini, Tasfiye halinde bulunan şirketin tasfiye işlemleri tamamlandıktan sonra, üçüncü kez yapılan ilan tarihinden itibaren en az 1 yıl geçmesi ile ticaret sicilinden terkin edilebileceğini, davaya konu Tasfiye Halinde ......

        Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; Anonim Şirket Genel Kurul kararlarının iptalinin 6102 sayılı TTK.’nun 445 ve devamı hükümlerine tabi olduğunu, bu tür davalarda Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne husumet yöneltilemeyeceğini, davacı tarafın genel kurul kararının iptaline yönelik dava açması gerekirken, huzurdaki dava ile aynı sonuca ulaşmak istediğini, mahkemece ilgili Genel Kurul kararının iptali yönünde verilecek bir kararın zaten Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından tescil/terkin edileceğini, Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün TTK.’nun 32. ve Ticaret Sicili Yönetmeliği’nin 34. maddeleri çerçevesinde işlem yaptığını, Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki talepleri ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirerek sonuca bağlayabileceğini, yargı makamı gibi hareket edemeyeceğini, Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün yetkisinin emredici hükümlere aykırılık bulunup bulunmadığı ile sınırlı olduğunu, bir iptal davasına konu...

        Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; Anonim Şirket Genel Kurul kararlarının iptalinin 6102 sayılı TTK.’nun 445 ve devamı hükümlerine tabi olduğunu, bu tür davalarda Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne husumet yöneltilemeyeceğini, davacı tarafın genel kurul kararının iptaline yönelik dava açması gerekirken, huzurdaki dava ile aynı sonuca ulaşmak istediğini, mahkemece ilgili Genel Kurul kararının iptali yönünde verilecek bir kararın zaten Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından tescil/terkin edileceğini, Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün TTK.’nun 32. ve Ticaret Sicili Yönetmeliği’nin 34. maddeleri çerçevesinde işlem yaptığını, Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki talepleri ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirerek sonuca bağlayabileceğini, yargı makamı gibi hareket edemeyeceğini, Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün yetkisinin emredici hükümlere aykırılık bulunup bulunmadığı ile sınırlı olduğunu, bir iptal davasına konu...

          İlgili genel kurulun iptaline ilişkin bir mahkeme kararı ya da tespit mevcut olmadığı gibi, davacı tarafın Türk Ticaret Kanunu 30. Ve 422. Maddelerini dayanak göstererek tescil ve ilan yapılmamasının genel kurul toplantısını ve alınan kararları geçersiz kılacağı iddiası yerinde değildir. Zira kanun koyucu tarafından genel kurul kararlarının iptal ve butlan sebepleri Türk Ticaret Kanunu'nun 445. ve 447. Maddelerinde açıkça sayılmış olup, bu sebepler arasında tescil ve ilana ilişkin bir hususa yer verilmemiştir. Kanunda genel kurulda alınan kararlardan yalnızca sermayenin artırılmasına ilişkin kararlar tescile tabi tutulmuş ve tescil edilmemesinin sonuçlarına kanunda açıkça yer verilmiştir. İlgili genel kurulda açık bir hukuka aykırılık olduğu iddiası da ileri sürülmediğinden yokluk halinde bahsetmek de mümkün değildir. Genel kurul tutanağının geçersizliği ise ancak Türk Ticaret Kanunu'nun 422/1 Maddesinin 2. Cümlesinde yer alan şartların varlığı halinde mümkündür....

            Yine her ne kadar davacı tarafça, şirket müdürü olarak atanmasına dair genel kurul kararının kendisine zorla imzalattırıldığı iddiasında bulunmuş ise de, zorla imzalattırıldığı iddiasında bulunan ve bu nedenle yok hükmünde sayılması istenen genel kurul kararının ... tarihli olduğu, davacının zorla imzalattırıldığını iddia ettiği genel kurul kararının tarihinden iş bu yana geçen süre içerisinde, iş bu iddiayı herhangi bir şikayete ve davaya konu etmediği, TBK nun 39....

              Şti' nin %98 oranında hissedarı iken vefatı ile hisselerin 1/4 payının miras yoluyla kendisine intikal ettiğini, diğer %2 hissenin eşit olarak davalılara ait olduğunu, 02.08.2019 tarihli ve 2019/1 nolu Genel Kurul Kararında veraset yoluyla intikal eden şirket hisselerinden feragat ederek paylarını davalı ...e devretmiş göründüğünü, ancak bu genel kurulun yasal şartları taşımadığından yok hükmünde olduğunu, davacının anılan genel kurul kararını davalıların şirketle ilgili işler için atılması gereken bir imza olduğunu söyleyerek aldatmaları ile evde imzaladığını, usulünce genel kurula davet ve genel kurul toplantısı yapılmadığını, davacının miras payı olan hisseleri için ticaret sicilinde davacı adına tescil edilmediğinden davacının şirket ortağı olarak genel kurula katılmasının ve hisseler üzerindeki hakkından davalı lehine vazgeçmeye ilişkin genel kurul kararı alınmasının da mümkün olmadığını, şirket hisselerinden davalı lehine vazgeçme iradesinin bulunmadığını, miras yoluyla intikal...

                Genel kurul yapıldıktan sonra 15 gün içinde bağlı olunan Ticaret Sicil Müdürlüğü ne şirket tarafından genel kurul kararları ibraz edilip tescil ve ilan ettirilmelidir.Alınan genel kurul kararlarının geçerlilik şartı tescil ve ilan olunmasıdır. Somut olayda; Davalı şirket tescil ve ilanı 15/04/2023 tarihinden itibaren 15 gün içinde en son 02/05/2023 tarihine kadar yaptırmalıdır.Davalı şirketin 15/04/2023 tarihli ortaklar kurulu/genel kurul kararlarını ticaret sicile tescil ve ilan için ibraz etmediği, tescil ve ilanın yapılmadığı, alınan şirket ticaret sicil dosyası, Türkiye ticaret sicil gazetesi ve davalı şirket vekili beyanından anlaşılmıştır. Huzurdaki davanın görülebilmesi için konusunun bulunmadığı sabittir. Mahkememizce konusuz davada esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.Davacının TTK 448-449 maddesi gereğince icrasının geri bırakılmasını isteyebileceği geçerli bir genel kurul kararı bulunmadığından bu talebi reddedilmiştir....

                  Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/267 Esas sayılı dosyasının, aslı veya tamamının okunaklı, onaylı ve dizi pusulasına bağlanmış bir örneğinin ilgili mahkemesinden, 2- Davacı kooperatifin kuruluş aşamasından itibaren tüm genel kurul tutanakları, genel kurullara katılan ortaklara ilişkin ortakları gösteren listeler, kuruluş aşamasından itibaren dönem dönem görev yapan tüm yönetim ve denetim kurulu üyeleri ile görev dönemlerinin, kooperatife ait genel kurul tutanaklarının ve ticaret sicilinde tescil ve ilanına ilişkin taleplerin kim tarafından yapıldığı ile dayanak belgelerinin okunaklı ve onaylı birer suretinin ilgili ticaret sicil müdürlüğünden, getirtilerek temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle,dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 03.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu