-K A R A R- Davacı vekili, davalıların, müvekkili kooperatifin üyesi olduğunu, dava dışı... isimli üye ile yapılan kredi sözleşmesine kefil sıfatıyla imza attıklarını, kredinin ödenmemesi üzerine girişilen takibe davalıların haksız itiraz ettiklerini ileri sürerek, itirazın kaldırılmasına, takibin devamına ve ... inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davacının asıl borçlu ile kendileri aleyhine davaya konu ... takibinden önce, aynı kredi sözleşmesine dayalı olarak ... takibi yaptığını, takiplerle istenen asıl alacak tutarlarının kredi ve kefalet limitini aştığını savunarak, davanın reddini istemişlerdir....
Dosyanın bilirkişiye tevdii ile uygulanan faiz oranlarının nasıl belirlendiği raporda gösterilerek alacaklar için temerrüt tarihine kadar akdi faiz, temerrüt tarihinden takip tarihine kadar temerrüt faizi uygulanarak alacağın miktarının tespiti noktasında ek rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından düzenlenen ek raporunda özetle; "a- Davacı ile davalı asıl boçlu ... San. Ve Tic. A.Ş. arasında Genel kredi sözleşmesi imzalandığı diğer davalı ... ... müteselsil kefil olduğu, b-Davacı tarafından davalı ... San. Ve Tic. A.Ş. ... nolu Gerçek kişi Tacir Ticari kredi kartının davalıya davacı bankaca tahsis edildiği, c-Davalı asıl borçlu ... San. Ve Tic. A.Ş. nin almış olduğu kredi kartının dosyaya sunulan belgelerden anlaşılacağı üzere harcamalarının ödemelerini zamanında ödemediği, d-Davalı asıl borçlu ... San. Ve Tic. A.Ş. ve müteselsil kefil ... ... borçtan sorumlu olduğu, e-... nolu Ticari kredi kartından kaynaklanan .... İcra Müdürlüğü ......
. - K A R A R - Davacılar vekili, davalı bankanın kambiyo senetlerine özgü takibe konu ettiği bononun verilen kredinin teminatı olarak müvekkillerince imzalanıp davalıya verildiğini, kredi sözleşmesinin borçlusundan bankanın kendisini lehtar göstererek ödeme amaçlı senet almasının mevzuata aykırı olduğunu, senedin hukuki geçerliliğinin bulunmadığını, davalı bankanın gayri nakdi alacak niteliğindeki çek yapraklarının yasal yükümlülük bedelini de ilave ederek senede dayalı takibe girişmesinin doğru olmadığını ileri sürerek müvekkillerinin borçlu olmadığının tespiti ile %40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili banka ile davacı şirket arasında 31.01.2005 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığını, davacı ...’nun da sözleşmenin kefillerinden birisi olduğunu, nakit ve gayrinakit alacakların tahsili için gönderilen ihtara cevap alınamayınca icra takibine girişildiğini belirterek davanın reddini istemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2014/14567 sayılı dosyasına dayanan kredi sözleşmesinin kefili olan davacının kefaletinin geçersiz olduğu iddiası ile borçlu olmadığının tespiti isteğine ilişkindir. ... 9. İcra Müdürlüğünün 2014/14567 sayılı dosyasının uyap üzerinden gönderilen kayıtlarının incelenmesinde; davalı - alacaklı tarafından, davacı - borçlu ile dava dışı ... hakkında 24/06/2013 tarih, 2.500.000,00 TL limitli kredi sözleşmesine dayalı olarak 1.612.575,35 TL'si asıl alacak olmak üzere ferileriyle birlikte toplam 1.774.023,18 TL alacağın tahsili isteğiyle 24/07/2014 tarihinde ilamsız takibe geçildiği, ödeme emrinin davacıya 29/07/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borca itirazın bulunmadığı, takibin dayanağı kredi sözleşmesi örneğinin incelenmesinde 24/06/2013 tarih, 2.500.000,00 TL limitli asıl borçlusu ...Asansör Taah. İnş. Otom. Gıda San. ve Tic. Ltd....
İcra Müdürlüğü'nün 2013/7524 Esas sayılı dosyasıyla genel kredi sözleşmesine dayalı olarak davacı aleyhine icra takibi yapıldığını, icra dosyasından gönderilen tebligatın davacıya ulaşmadığını, takibe konu genel kredi sözleşmesinde davacının imzasının bulunmadığını, davacının, takip borçlusu Lineteks Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin % 2,5 hissesine sahip ortağı ise de, şirketi temsile yetkisi olmadığını ileri sürerek, İzmir 24. İcra Müdürlüğü'nün 2013/7524 Esas sayılı dosyası ve dayanağı genel kredi sözleşmesinden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, icra tehditi altında davacıdan tahsil edilen paranın yasal faizi ile davalıdan istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davaya konu icra takibine dayanak yapılan genel kredi sözleşmesinde dava dışı Lineteks ... Ltd....
- K A R A R - Davacı vekili, davacı banka ile dava dışı ... arasında akdedilen genel kredi ve teminat sözleşmesine davalının eşi müteveffa ... ....'in müşterek boçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını kullandırılan krediden kaynaklanan alacaklarını tahsil için girişilen icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, takip dayanağı sözleşmedeki imzanın müvekkilinin murisine ait olmadığını savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre takip ve dava konusu genel kredi sözleşmesindeki kefil imzasının davalının eşi müteveffa ....'...
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı asıl borçlu...nın davalı banka ile akdedilen Genel Kredi Sözleşmesine kefil olduğunu, kredi ödemelerinin düzenli olarak yapıldığını, dava dışı asıl borçlunun aynı banka nezdinde kullanmış olduğu kredi kartı borcunu ödemediğini, bu nedenle müvekkilinin kefili olduğu genel kredi sözleşmesi hesabının da kat edilerek müvekkiline ihtarname keşide edildiğini, müvekkili hakkında davalı tarafından icra takibine girişildiğini, müvekkilinin kefili olmadığı kredi borcunun ödenmemesi sonucu kefili olduğu kredinin geri ödemelerinin erkenden ve ilave masrafları ile birlikte ödemeye zorlanamayacağını ileri sürerek takip dosyasından dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve %40 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bölge adliye mahkemesince; tüm dosya kapsamına göre, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davacının salt genel kredi sözleşmesinde kefaletinin geçersizliğine dayalı olarak dava açmasına, genel kredi sözleşmesindeki dava dışı şirketin davalı bankaya olan borcunun miktarına yönelik bir ihtilaf bulunmamasına, davaya konu takibin genel kredi sözleşmesine değil bonoya dayalı olmasına, bonoda davalının asıl borçlu olmasına ve bono bedelinin ödendiğinin iddia ve ispat edilememesine göre ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece yapılan inceleme sonucu davalının bu sözleşmelerden 21.12.2006 tarihli genel kredi sözleşmesinde imzasının olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda davalının kefil olarak imzasının bulunduğu sözleşmeden kaynaklı borçtan sorumluluğu söz konusu olup, diğer kredi sözleşmelerinden kaynaklı borçtan sorumlu tutulamaz.Bilirkişilerin varsayıma dayalı olarak kullandırılan kredinin davalının imzasının bulunduğu sözleşme tarihinden sonra olması nedeniyle davalının sorumlu olduğuna dair görüşü yerinde değildir. Mahkemece bilirkişilere banka kayıt ve defterleri yerinde incelettirilerek icra takibine konu alacağın hangi kredi sözleşmesinden kaynaklandığının tespiti gerekir....
Mahkemece, dava konusu icra takip dosyasında ödeme emri ekinde 05.07.2012 tarihli genel kredi sözleşmesi eklenmiş ise de yargılama aşamasında davacı vekilinin 24.03.2010 tarihli genel kredi sözleşmesine dayandığı, kredinin kullandırılma tarihi 09.09.2011 olup davalılara gönderilen ihtarnamede de hangi tarihli genel kredi sözleşmesine dayanıldığının gösterilmediği, davalıların dava konusu miktar yönünden her iki genel kredi sözleşmesi kapsamından da sorumlu olduğu, davalıların 24.03.2010 tarihli genel kredi sözleşmesine kefaletlerinin geçerli olduğu, alınan bilirkişi raporu ile alacak miktarının belirlendiği, takip sırasında yapılan ödemelerin alacaktan mahsup edileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, takibe itirazın kısmen iptaline, takibin 225.854,96 TL asıl, 4.254,90 TL işlemiş faiz üzerinden devamına karar verilmiş, hüküm davalıla... vekili tarafından temyiz edilmiştir....